"için emir" - Translation from Turkish to Arabic

    • أوامر بأن
        
    • أوامر بألا
        
    • مذكرة لتفتيش
        
    • كجزء من صفقة
        
    • لدى اوامر
        
    • عندنا الطلبات
        
    • على مذكرة
        
    • أوامر بجلب
        
    • أوامر بعدم
        
    • أوامر كهذه لأخبر بها
        
    • أوامري أن
        
    • أمراً بالنظر
        
    Blaster, Ultra Magnus, Ay Üssü Bir'deki Optimus Prime'la bağlantı kurman için emir verdi. Open Subtitles يا بلاستر ، ألترا ماجنس أرسل أوامر بأن نتصل بأوبتيموس برايم علي القاعدة القمرية 1
    Seni götürmek için emir aldık çünkü eve dönüyorsun. Open Subtitles نحن لدينا.. أأ.. أوامر بأن نحضر لنأتى بك
    Leydinin zarar görmemesi için emir vermiştim. Open Subtitles لقد أعطيت أوامر بألا يمس الليدى أى سوء
    Mülkünüzü aramak için emir çıkarttım hanımefendi. Open Subtitles لدي مذكرة لتفتيش محيطك سيدتي
    - ...için emir verdim. Open Subtitles كجزء من صفقة الحماية
    Cesedini götürmek için emir aldım. Open Subtitles حَسناً، لدى اوامر بنقل جسده
    Bu kaçak işinde birlikte çalışmak için emir aldık. Open Subtitles عندنا الطلبات للعمل مع المسؤولون الإتحاديون على هذه المطاردة.
    Nick, Jessica Hall'un evini aramak için emir çıkarttır. Open Subtitles نيك,احصل على مذكرة تفتيش لشقة جيسيكا هول
    Tüm mezar hırsızlarını yakalamamız için emir var. Open Subtitles لدينا أوامر بجلب جميع لصوص الماشية المشتبه بهم
    Herhangi bir olay çıkartmak için emir verilmesi beklenir. Open Subtitles لقد تلقينا أوامر بعدم استفزاز الحوادث
    Kamptan ayrılmak için emir almadım. Open Subtitles -لم أتلق أوامر كهذه لأخبر بها المعسكر
    Yoldaki herkesi Elm Caddesi'ndeki sığınağa götürmek için emir aldım. Open Subtitles أوامري أن أرافق أيّ أحد إلى الملجأ في شارع "إيلم"
    Konuşmak isterdim ama dosyaları incelemek için emir aldım. Open Subtitles أود الدردشة معك ولكني تلقيت أمراً بالنظر في هذه الملفات،
    Sizi götürmemiz için emir aldık. Open Subtitles لقد تلقينا أوامر بأن نحضرك معنا
    - Onu bırakmayacağım. Kurtulanları almadan gitmemek için emir aldım. Open Subtitles أنا لن أتركها - لدي أوامر بأن لا أرحل دون ناجين -
    Hepinizi öldürmek için emir aldık. Open Subtitles أعطونا أوامر بأن نقتلكم جميعًا
    Leydinin zarar görmemesi için emir vermiştim. Open Subtitles -لقد أعطيت أوامر بألا تؤذى السيدة - و لكن سيدى الأمير ...
    Fonteneau'u tutuklamak için emir çıkartayım. Open Subtitles لإبقائها صامتة {\pos(195,255)} سأجلب مذكرة لتفتيش منزل (فونتنو)
    - ...için emir verdim. Open Subtitles كجزء من صفقة الحماية
    Masum insanları öldürmek için emir almadım. Open Subtitles ليس لدى اوامر بقتل ناس بريئة
    Bunun için emir aldık. Open Subtitles عندنا الطلبات.
    Sarışın çocuk Dwayne için emir var, ama önce onu buradan çıkarmanız lazım. Open Subtitles حصلنا على مذكرة إحضار لذلك الفتى الأشقر (دواين) لكنني أريد منكَ إخراجها من هنا
    Başlarına bela açmak için emir aldığımız, bu pislikler, hilekarlar, Open Subtitles لدينا أوامر بجلب الخراب إلى هذا البلد الإستهلاكي التافه
    Buradan ayrılmaması için emir aldım. Open Subtitles لدي أوامر بعدم مغادرتها للمكان
    Kamptan ayrılmak için emir almadım. Open Subtitles -لم أتلق أوامر كهذه لأخبر بها المعسكر
    Sizi doğrudan Elçiliğe götürmek için emir aldım efendim. Open Subtitles سيدي.. أوامري أن آخذك مباشرةً للسفارة
    Konuşmak isterdim ama dosyaları incelemek için emir aldım. Open Subtitles أود الدردشة معك ولكني تلقيت أمراً بالنظر في هذه الملفات،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more