"ihtimaline" - Translation from Turkish to Arabic

    • حال
        
    • حالة
        
    • إمكانية
        
    • لإحتمالية
        
    • باحتمال
        
    • لإمكانية
        
    • لاحتمالية
        
    • فى حاله
        
    • تحسبا
        
    • احتياطاً
        
    • فقط فى
        
    • أردت الرجوع الى
        
    Belki çatışma sonrasını beklemeliyiz, ikimizin de geri dönmemesi ihtimaline karşılık. Open Subtitles ربما علينا الانتظار حتى انقضاء المعركة، في حال لم نرجع كلانا.
    Tamam, sen sorun çıkması ihtimaline karşı arabayı hazır tut. Open Subtitles حنساً , ابقي السيارة تعمل في حال حدث شيء خطأ
    Adamın bizim tarafa dönme ihtimaline karşı seninde orada bulunmanı istedim. Open Subtitles وظننت أنك قد تريد التواجد هناك في حال كان هو القاتل
    Başarılı olamama ihtimaline karşın, siz elinizden geleni yapmaya devam edin. Open Subtitles استمر فى عمل ما يمكنك فعله فى حالة لو فشلت أنا
    Telefonu olmama ihtimaline karşı, beni bulabileceği bir adres bırakmak istiyorum. Open Subtitles في حالة انه لما يمتلك هاتف, واريد ان اخبره اين يجدني.
    Anomaliden bir şey gelme ihtimaline karşı burada olman gerek. Open Subtitles أحتاجكَ هنا في حال خروج أي شيء من تلكَ الهالة
    Gürültü yapamama ihtimaline karşı tören için seçenekleri gözden geçirmeliyiz. Open Subtitles نحن بحاجة لمناقشة خياراتنا للموكب في حال لم نصدر الضوضاء
    Tamam, burada, al bunu, diğerinden kurtul seni takip etme ihtimaline karşı. Open Subtitles حسنٌ، تفضل. خذ هذا تخلّص من الهاتف الآخر في حال كانوا يتعقبونك
    Burs çıkmaması ihtimaline karşı bir plan yapmak için bilmemiz gerekiyor. Open Subtitles علينا أن نعرف لكي نضع خطة في حال لم تحصل عليها.
    Bazılarınızın oynamanın ne olduğunu unutması ihtimaline karşı, işte oynamak şuna benzer. TED في حال نسي أحدكم ما هو اللعب، فهكذا يبدو اللعب.
    Alabora olma ihtimaline karşı hazırlıklı olmak için daha küçük bir akıntıda bana yüzme alıştırması yaptırdılar. TED ولكي نكون جاهزين في حال انقلبنا، تمرنا بجعلي أسبح في تيار صغير.
    Lonnegan üç haftada bir kontrole geliyor ama baskın ihtimaline karşı günlük işlerden uzak duruyor. Open Subtitles لونيغان يأتي كل ثلاثة أسابيع لتفقد العمل لكنه يبقى بعيداً عن الأمور اليومية في حال تعرض لغارة
    Pekala, siz barikat ekibindekiler... ..kaçması ihtimaline karşılık olduğunuz yerde kalın! Open Subtitles حسنٌ أنتم يارفاق عند حواجز الطرق تربصوا بأماكنكم في حال لو فر من بيننا
    Bir şey olması ihtimaline karşı senin burada olmanı istiyorum. Open Subtitles كلا، في حالة حدوث أي شيء فأحتاج إلى تواجدكِ هنا
    Kralın dönmeme ihtimaline karşı, gelecek kralın onayını almak istiyorlar. Open Subtitles يتطلعون إلى استحسان الملك المقبل، في حالة عدم عودة الحالي.
    Hayır, hayır. Eve gelme ihtimaline karşın benim orada olmam gerekiyor. Open Subtitles لا، لا، يجب أن أكون هناك في حالة لو عادت للمنزل
    Hayır, hayır. Eve gelme ihtimaline karşın benim orada olmam gerekiyor. Open Subtitles لا، لا، يجب أن أكون هناك في حالة لو عادت للمنزل
    Seçeneklerimizin tükenmesi ihtimaline karşın bir acil durum planı oluşturmamız gerekiyor. Open Subtitles اذا يجب ان تكون لدينا خطة طوارئ في حالة نفاذ خياراتنا
    Ona zarar verecek biri olması ihtimaline karşı buraya atandım. Open Subtitles المتمركزة هنا في حالة أي شخص يحاول إلحاق الأذى به.
    Sevilen senaryoların listesine dahil olma ihtimaline dayanarak senaryonun değerini göstermeye çalışıyordu. TED للإقتراح بأن النص له الجدارة بناءً فقط على إمكانية إدراجه في قائمة من السيناريوهات المحبوبة
    Baylar bayanlar, olası bir bomba ihtimaline karşı burayı tahliye ediyoruz. Open Subtitles ،سيداتي وسادتي ،نحن سنقوم بالإخلاء الفوري لإحتمالية وجود قنبلة
    Sherak'in Santa Clarita'daki tren saldırısının organizesine yardım ettiği ihtimaline inanıyoruz. Open Subtitles نعتقد باحتمال ضلوع شاريك في تنظيم هجوم القطار في سانتا كلاريتا
    Belki bazı şeyleri düzeltebiliriz ama daha kötü olma ihtimaline kendinizi hazırlayın. Open Subtitles قد نكون قادرين على تحسين عدة أشياء لكن كن مستعداً لإمكانية حدوث أشياء سيئة
    Acaba kendini şey ihtimaline karşı hazırlasan mı? Open Subtitles ولم يفقسوا الى الان هل يجب عليك ان تعد نفسك لاحتمالية
    Babamın tekrar tutuklanma ihtimaline karşı birikmiş biraz param var. Open Subtitles لدى بعض المال أحفظه جانباً فى حاله لو أن ابى أعتقل مره أخرى
    İçeride polis olma ihtimaline karşı, birimiz oraya yalnız gidip bakmalı. Open Subtitles يجب أن يذهب أحدنا للداخل وحده تحسبا لوجود الشرطة بالداخل
    Telefonunun dinlenme ihtimaline karşın ses bozucuyla konuşuyorum. Open Subtitles شوّشتُ صوتي احتياطاً إن كانوا يفكّون شيفرةَ المكالمة
    Yanılıyor olman ve anlaşmayı imzalaması ihtimaline karşın, tehdidinizi tamamlamaya hazır olacak mısınız? Open Subtitles حسناً , فقط فى حالة كونك مخطئاً و وقّع الإتفاقية هل ستكون على إستعداد لتنفيذ تهديدك ؟
    Ayrıca, veri çekme ihtimaline karşın laptop'un nerede? Open Subtitles أيضا, أين حاسبك الشخصي اذا أردت الرجوع الى المعلومات؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more