"insanlarımız" - Translation from Turkish to Arabic

• شعبنا
• قومنا
• شعبينا
• جماعتنا
• قبيلتنا

- Devlet meselesini federal mahkemeye taşıdığımız için kendi insanlarımız bizi topa tutar.
و نريد أن نكون موثّقون من قبل شعبنا لدفع قضية دولة لمحكمة اتحادية

O olmadan, insanlarımız en fazla bir nesil daha yaşayabilir.
غير ذلك , سينتهي شعبنا في أقل من جيل واحد

biz insanlarımız için en ufak şeyleri dahi yapabilmek için ayaklarımızın üzerinde durmaya çalışıyoruz.
لكننا نحاول الوقوف على أقدامنا، لفعل شئ صغير، يمكننا فعله لصالح شعبنا.

İnsanlarımız Fatu-Krey'li Sarris tarafından katlediliyor.
ان قومنا يتم اصطيادهم بانتظام وذبحهم على يد روثاهار ساريس من فاتو كرى

İnsanlarımız iyi adapte olmuşlar. İnsanlar kadar yardıma ihtiyaçları yok.
لقد اندمج قومنا كما يجب ولا يحتاجون إلى مساعدتي بقدر البشر

İnsanlarımız arasındaki ilişkinin barışçıl devamlılığını tehdit ediyorsunuz.
أنت تُهدد الإستمرار السِلمي للعلاقات بين شعبينا

Çünkü insanlarımız bu oyunu nasıl oynayacaklarını bilmiyor.
لأن جماعتنا لا يعرفون كيف يلعبون هذه اللعبة

Eğer başaramazsak insanlarımız Hakan'ın topukları altında ölecekler.
اذا فشلنا , شعبنا سوف يموت تحت سنابك الخان

İnsanlarımız ona bilgelik ve güç kaynağı olarak baktı.
شعبنا كان ينظر أليها على أنهارمزالحكمةوالصمود.

Ve o tatlı anı ölümsüzleştirmek için insanlarımız, bu limon ağacını dikti, limon o zamanlar en tatlı meyveydi.
وتخليداً لتلك اللحظة الحاسمة ، شعبنا زرعوا هذه الشجرة الليمون كان ألذ فاكهة مُتاحة بذلك الوقت

İnsanlarımız çocuklara kızılderili yöntemlerini öğreterek onları büyük savaşçı yaparlar.
شعبنا علم الفتى الهندي الكثير مما جعله محارب عظيم

İnsanlarımız mutlu ve bir çok yönden çok şanslıyız.
شعبنا سعيد, و نحن محظوظو جداً من العديد من النواحي

Bu konseyin harekete geçmesini sabırla bekledim ama insanlarımız bu çürüyerek ölen Ark'ın içinde yoruldu.
لقد انتظرت بصبر هذا المجلس لكي يتحرك ولكن شعبنا تعب من الموت في هذه السفينه المتعفنه

İnsanlarımız, yardım etme konusunda, aynı fikirde olsa da, olmasa da, ...barış içinde yaşayabileceklerine inanmayı isterim.
سواءً أتفقوا شعبنا أو لا أريد أن أصدق أنه بأمكانهم التعايش مع بعض بالسلام

Buraya Romanya'dan insanlarımız geldiği zaman , yaratık onların arasına saklandı.
حين جاء شعبنا إلى هنا من "رومانيا" قام المخلوق بالاختباء بينهم

Ekinlerimizi yok ettiler, ve insanlarımız yoksullaştı.
لقد قضت على محاصيلنا , و شعبنا أصبح فقيراً

Lütfen. İnsanlarımız hiçbir şey yapmadılar. Neden bizi götürüyorsunuz?
،أرجوك، لم يقم قومنا بأي سوء إلى أين تأخذونا ؟

İnsanlarımız, annenin seni diğer dünyada saklamasına yardım etti.
قومنا ساعدوا أمك في أخفائك في العالم الآخر

İnsanlarımız canla başla savaşıyor.
لقد أعطيبنا قومنا كُل شىء مِن أجل . هذه الحرب

İnsanlarımız doğalarında olduğu gibi melek olduklarında zenginleşeceklerdir.
ازدهار قومنا سيكون ممكناً حينما نكون على طبيعتنا

Fakat ilişkimiz, insanlarımız arasındaki ilişki, eğer birbirimize bir daha güvenebilmek açısından. hiç de iyi bir başlangıç olmadı.
و لكن علاقتنا و علاقة شعبينا إن كنا نثق ببعضنا البعض لسنا بعيدين عن بداية جيدة بالفعل

Emniyetleri açın. İçeridekiler bizim insanlarımız.
إفتحوا زناد الحماية إنهم جماعتنا في الداخل

Güneydeki dağlarda yaşayan insanlarımız var.
يوجد هنا عدد لا بأس به من سكان قبيلتنا في الجبال الجنوبيه