"iyi olduğu" - Translation from Turkish to Arabic

• الذي نبرع فيه
• يجيده
• كانت صحته جيدة
• هو الأفضل

- Biz ajanların iyi olduğu bir şey de bu.
حسناً هذا الشيء الوحيد الذي نبرع فيه كعملاء

Ve bir objenin ne yaptığı ya da ne için iyi olduğu hakkında hiçbir fikrim yok, ama onu istiyorum.
وليس لدي أدنى فكرة عما يفعله أو ما يجيده ولكني أريده

Hassas çocukları bulmak bu adamların iyi olduğu konulardan biridir.
ايجاد الأطفال الضعيفين هو ما يجيده هؤلاء الرجال

İyi olduğu yıllarda bile çalışamıyordu.
حتى في العام الذي كانت صحته جيدة لم يمكنه العمل

Diğer bir zorluk ise koloni zihniyeti; Batı'dan gelenin hep en iyi olduğu sanısı.
والتحدي الآخر هو العقلية الاستعمارية بأن ما يأتي من الغرب هو الأفضل.

Doğru anlıyorsam burada en önemli şey oğlumuz için neyin en iyi olduğu.
أذا كنت افهم الموضوع بشكل صحيح.. ولكن مايعنى هو الأفضل لأبننا,

İyi olduğu konular sadece seks ve şoförlük zaten.
وكل ما يجيده هو الجنس وقيادة السيارات فقط

Babamın iyi olduğu tek şey, savaş.
هناك شيء واحد يجيده أبي, إنه الحرب

Başarısız girişimcileri topluluk önünde aşağılamaktan vazgeçtiğimiz gibi başarısız olmanın her zaman iyi olduğu düşüncesinden de vazgeçmeliyiz.
أريد أن أقترح أن نضع هذه الفكرة جانبا فكرة الإذلال العلني لرواد الأعمال الذين قد فشلوا، يجب أن نضع هذه الفكرة " الفشل السريع هو الأفضل دائمًا" جانبا.

demek istiyoruz. Kızgınlık dikkat toplamada gerçekten işe yarıyor, hatta Facebook'ta kızgınlık akışı ve sakinlik akışı diye iki seçenek olsa, size kızgınlık akışını gösterirlerdi, biri bilinçli olarak onu seçtiğinden değil, dikkatinizi çekmede daha iyi olduğu için.
لذلك للغضب فاعلية شديدة في جذب الانتباه، لدرجة أنه إذا اختار (فيسبوك) بين إظهار الأخبار التي تبعث على الغضب أو الأخبار الهادئة، سيختاروا عرض الأخبار الباعثة على الغضب، ليس لأن شخصًا ما اختار ذلك عن قصد، لكن لأن ذلك هو الأفضل لجذب انتباهك.