| Ve bu köşede, nerden geldiği ve neyden yapıldığı bilinmeyen: | Open Subtitles | و في هذا الركن .. مصنوع من أجزاء غير معروفة |
| Oraya vardığımda bir köşede oturmuş, o komik leopar desenli bavuluyla bekliyordu. | Open Subtitles | حين وصلت كانت جالسة على الركن بحقيبة سخيفة ذات جلد نمر أبيض |
| Eğer ana kavşağın sağ köşesinin hemen önündeki konferans merkezine giderseniz her köşede, geçiş yeri olmayan dört tane duvar göreceksiniz. | TED | اذا ذهبت الى الزاوية اليمنى عند تقاطع رئيسي أمام مركز المؤتمرات هذا، سترى تقاطع مع أربعة جدران فارغة في كل زاوية. |
| Bu arada, Pansiyon Margherita köşede. | Open Subtitles | بالمناسبة, فندق بينسيون مارغريتا بالزاوية |
| Hem bana köşede çok ucuza bir park yeri ayarlayacak. | Open Subtitles | كما أنه سيحجز لي مساحة ركن عند الزاوية بأجر رمزي. |
| Sağ alt köşede küçük Caylee'den bir parça çaldıkları şey bir ev videosu. | Open Subtitles | هو الركن الأيمن السفلي والذي يعرضون فيه مقتبسات من مقطع منزلي لكيلي الصغيرة |
| Arka köşede bir güvenlik ofisi var ama içinde ne var bilmiyorum. | Open Subtitles | هناك ضابط أمن في الركن الخلفي، لكن لا أعلم ماذا يوجد هناك. |
| Mesela şuradaki köşede duracak olursanız size en sevdiklerimden birini gösterebilirim. | Open Subtitles | على سبيل المثال إن وقفتِ في هذا الركن سأريكِ أحد مفضلاتي |
| - Ah, etrafta bir köşede. Seni c bölümüne mi yolladılar? | Open Subtitles | ــــ في ذلك الركن هناك ــــ هل أرسلوك لتري الكذب ؟ |
| Bunu sol üst köşede görebilirsiniz. | TED | يمكنكم رؤيتها في الركن اليساري في الأعلى. |
| Öğlen tatilimi sahildeki köşede, küçük bir kafede yalnız geçirdim. | Open Subtitles | قضيت وقت الغداء لوحدي في مقهى صغير في زاوية المعرض |
| Bu beceriksizlerden uzakta sessiz bir köşede yemek istiyorum, tamam mı? | Open Subtitles | أنا فقط أود الأَكْل في زاوية هادئة بعيداً عن هؤلاء البلهاء،مفهوم؟ |
| Dehşet verici korkuların her köşede pusuya yattığı yılın en korkuç zamanı. | Open Subtitles | أكثر الليالي رعباً في السنة حيث يترصد الرعب المخيف في كل زاوية |
| köşede polis arabası var. Direk oraya git, Mary'de orada. Fırla. | Open Subtitles | هناك سيارة شرطة بالزاوية و "ماري" هناك أيضا توجه لها مباشرة |
| -Güneydoğu köşede. -Bu salonda kaç çıkış var? | Open Subtitles | ـ بالزاوية الجنوبية الشرقية ـ كم مخرج لهذه القاعة؟ |
| ..ve Harris'in olduğu köşede bir laterna vardı. Laternaları ne kadar sevdiğimi bilirsin. | Open Subtitles | وجدت آلة بيانولا عند الزاوية وأنا أحب البيانولا |
| köşede minibüsüm var. Kapının önüne çekerim. | Open Subtitles | لدى شاحنة عند الزاوية سأحضرها أمام الباب |
| Bu otoparkın çevresindeki her köşede tam olarak iki dakika durmuş. | Open Subtitles | إنهُ يتوقَف عِندَ كل ركن حول مرآب السيارات لمدة دقيقتين بالضبظ |
| Şu an telefonunuza bakmadan sağ alt köşede hangi simge olduğunu hatırlayabilir musunuz? | TED | أجيبوني من دون النظر إلى هواتفكم هل تتذكرون الأيقونة في الزاوية اليمينية السفلى؟ |
| Onun yerine köşede durup bedava anüs muayenesi de yapabilirsin yani. | Open Subtitles | ربما عليهم ايضا ان يقفوا على الناصية ويعطوننا فحص طبي مجاني |
| Şampiyonu köşede tuzağa düşürdü. | Open Subtitles | هو يُحْصَلُ على البطلِ حَصرَ في الزاويةِ. |
| köşede bir müzik kutusu olur, Aziz Patrick Gününde yeşil bira satarız. | Open Subtitles | انت فاهم، نحصل على صندوق موسيقي قديم في احدى الزوايا و بيرة خضراء في اليوم الوطني الايرلندي |
| Bu arada, dünyaya daha çok benzemesi için yapabileceğimiz bir şey varsa her köşede dilek-şikayet kutuları vardır. | Open Subtitles | بالمناسبة، إن أمكننا أن نفعل أي شي لجعلها تشبه الأرض، لدينا صناديق المقترحات عند كل ناصية. |
| Hayat mucizelerle dolu! Asla bir sonraki köşede neler olacağını bilemezsin. | Open Subtitles | الحياة مليئة بالمعجزات , أبداً لن تعرفِ ما هو قاب قوسين أو أدنى |
| Neden bir kahve dükkânına denk gelmeden bir mil sürebilir ve sonra aynı köşede üç tanesiyle karşılaşabilirim? | TED | لماذا تقود سيارتك لأميال دون أن تجد مقهى و من ثم تجد على بعد هنيهة 3 في نفس الزواية ؟ |
| köşede güzel bir kafe var. Orada bekleyebilirdin. İçerde! | Open Subtitles | يوجد مقهى عند الزاويه كان عليك الإنتظار هناك |
| köşede bile olmaz. Griss bu gece bu serseriye tahammül edemez. | Open Subtitles | ولا حتى فى الزاوية جريس لا يستطيع ان يظل مذعورا الليلة |
| köşede bir polise rastladık, son yarım saattir binadan ayrılan kimseyi görmemiş. | Open Subtitles | على الزاوية وجدنا شرطي لكنه لم يرى أحد يترك البناية في أخر ربع ساعة |