"köşede" - Translation from Turkish to Arabic

    • الركن
        
    • زاوية
        
    • بالزاوية
        
    • عند الزاوية
        
    • ركن
        
    • في الزاوية
        
    • الناصية
        
    • في الزاويةِ
        
    • الزوايا
        
    • ناصية
        
    • قاب قوسين
        
    • الزواية
        
    • الزاويه
        
    • فى الزاوية
        
    • على الزاوية
        
    Ve bu köşede, nerden geldiği ve neyden yapıldığı bilinmeyen: Open Subtitles و في هذا الركن .. مصنوع من أجزاء غير معروفة
    Oraya vardığımda bir köşede oturmuş, o komik leopar desenli bavuluyla bekliyordu. Open Subtitles حين وصلت كانت جالسة على الركن بحقيبة سخيفة ذات جلد نمر أبيض
    Eğer ana kavşağın sağ köşesinin hemen önündeki konferans merkezine giderseniz her köşede, geçiş yeri olmayan dört tane duvar göreceksiniz. TED اذا ذهبت الى الزاوية اليمنى عند تقاطع رئيسي أمام مركز المؤتمرات هذا، سترى تقاطع مع أربعة جدران فارغة في كل زاوية.
    Bu arada, Pansiyon Margherita köşede. Open Subtitles بالمناسبة, فندق بينسيون مارغريتا بالزاوية
    Hem bana köşede çok ucuza bir park yeri ayarlayacak. Open Subtitles كما أنه سيحجز لي مساحة ركن عند الزاوية بأجر رمزي.
    Sağ alt köşede küçük Caylee'den bir parça çaldıkları şey bir ev videosu. Open Subtitles هو الركن الأيمن السفلي والذي يعرضون فيه مقتبسات من مقطع منزلي لكيلي الصغيرة
    Arka köşede bir güvenlik ofisi var ama içinde ne var bilmiyorum. Open Subtitles هناك ضابط أمن في الركن الخلفي، لكن لا أعلم ماذا يوجد هناك.
    Mesela şuradaki köşede duracak olursanız size en sevdiklerimden birini gösterebilirim. Open Subtitles على سبيل المثال إن وقفتِ في هذا الركن سأريكِ أحد مفضلاتي
    - Ah, etrafta bir köşede. Seni c bölümüne mi yolladılar? Open Subtitles ــــ في ذلك الركن هناك ــــ هل أرسلوك لتري الكذب ؟
    Bunu sol üst köşede görebilirsiniz. TED يمكنكم رؤيتها في الركن اليساري في الأعلى.
    Öğlen tatilimi sahildeki köşede, küçük bir kafede yalnız geçirdim. Open Subtitles قضيت وقت الغداء لوحدي في مقهى صغير في زاوية المعرض
    Bu beceriksizlerden uzakta sessiz bir köşede yemek istiyorum, tamam mı? Open Subtitles أنا فقط أود الأَكْل في زاوية هادئة بعيداً عن هؤلاء البلهاء،مفهوم؟
    Dehşet verici korkuların her köşede pusuya yattığı yılın en korkuç zamanı. Open Subtitles أكثر الليالي رعباً في السنة حيث يترصد الرعب المخيف في كل زاوية
    köşede polis arabası var. Direk oraya git, Mary'de orada. Fırla. Open Subtitles هناك سيارة شرطة بالزاوية و "ماري" هناك أيضا توجه لها مباشرة
    -Güneydoğu köşede. -Bu salonda kaç çıkış var? Open Subtitles ـ بالزاوية الجنوبية الشرقية ـ كم مخرج لهذه القاعة؟
    ..ve Harris'in olduğu köşede bir laterna vardı. Laternaları ne kadar sevdiğimi bilirsin. Open Subtitles وجدت آلة بيانولا عند الزاوية وأنا أحب البيانولا
    köşede minibüsüm var. Kapının önüne çekerim. Open Subtitles لدى شاحنة عند الزاوية سأحضرها أمام الباب
    Bu otoparkın çevresindeki her köşede tam olarak iki dakika durmuş. Open Subtitles إنهُ يتوقَف عِندَ كل ركن حول مرآب السيارات لمدة دقيقتين بالضبظ
    Şu an telefonunuza bakmadan sağ alt köşede hangi simge olduğunu hatırlayabilir musunuz? TED أجيبوني من دون النظر إلى هواتفكم هل تتذكرون الأيقونة في الزاوية اليمينية السفلى؟
    Onun yerine köşede durup bedava anüs muayenesi de yapabilirsin yani. Open Subtitles ربما عليهم ايضا ان يقفوا على الناصية ويعطوننا فحص طبي مجاني
    Şampiyonu köşede tuzağa düşürdü. Open Subtitles هو يُحْصَلُ على البطلِ حَصرَ في الزاويةِ.
    köşede bir müzik kutusu olur, Aziz Patrick Gününde yeşil bira satarız. Open Subtitles انت فاهم، نحصل على صندوق موسيقي قديم في احدى الزوايا و بيرة خضراء في اليوم الوطني الايرلندي
    Bu arada, dünyaya daha çok benzemesi için yapabileceğimiz bir şey varsa her köşede dilek-şikayet kutuları vardır. Open Subtitles بالمناسبة، إن أمكننا أن نفعل أي شي لجعلها تشبه الأرض، لدينا صناديق المقترحات عند كل ناصية.
    Hayat mucizelerle dolu! Asla bir sonraki köşede neler olacağını bilemezsin. Open Subtitles الحياة مليئة بالمعجزات , أبداً لن تعرفِ ما هو قاب قوسين أو أدنى
    Neden bir kahve dükkânına denk gelmeden bir mil sürebilir ve sonra aynı köşede üç tanesiyle karşılaşabilirim? TED لماذا تقود سيارتك لأميال دون أن تجد مقهى و من ثم تجد على بعد هنيهة 3 في نفس الزواية ؟
    köşede güzel bir kafe var. Orada bekleyebilirdin. İçerde! Open Subtitles يوجد مقهى عند الزاويه كان عليك الإنتظار هناك
    köşede bile olmaz. Griss bu gece bu serseriye tahammül edemez. Open Subtitles ولا حتى فى الزاوية جريس لا يستطيع ان يظل مذعورا الليلة
    köşede bir polise rastladık, son yarım saattir binadan ayrılan kimseyi görmemiş. Open Subtitles على الزاوية وجدنا شرطي لكنه لم يرى أحد يترك البناية في أخر ربع ساعة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more