"karıştırma" - Translation from Turkish to Arabic

    • تخلط
        
    • تخلطي
        
    • خلط
        
    • خارج الموضوع
        
    • وشأنها
        
    • تشوش
        
    • تدخلي
        
    • تخطئ
        
    • خارج الأمر
        
    • الخلط
        
    • تدخله
        
    • تتورط
        
    • تعبثي
        
    • تقحم
        
    • بخلط
        
    Galiba ihtiraslıyım da. Ama bu duyarlılığı başka şeyle karıştırma. Open Subtitles وقد أكون عاطفياً أيضاً لكن لا تخلط بين هذا واللطف
    Sana kaç kere söylemek zorundayım kirli kıyafetlerini bizimkilerle karıştırma diye? Open Subtitles لقد سبق أن قلت لك ألا تخلط غسيلك القذر مع ملابسنا.
    Lütfen beni sokakta tanıştığın budalanın tekiyle karıştırma. Open Subtitles رجاءً لا تخلطي بيني و أحمق ما قابلتيه في الشارع
    Bu yüzden, bir daha karıştırma sırası size geldiğinde bir dakika ayırın ve dünya üzerinde daha önce hiç var olmamış ve asla olmayacak bir şeyi elinizde tuttuğunuzu hatırlayın. TED لذا، عندما يأتي دورك في خلط الورق، توقف لبرهة لتتذكر أنك تحمل شيئاً لم يوجد من قبل ولن يوجد بعد الآن.
    - Frankie'yi bu işe karıştırma. - O ölüyor, Lizzie. Open Subtitles ـ دعي فرانكي خارج الموضوع ـ إنه يموت يا ليزي
    Sakın bir erkek derneğindeki bir kumar gecesini gerçek hayatla karıştırma. Open Subtitles لا تخلط بـ كازينو مزيف في منزل أخويةِ بـ الحياةِ الحقيقيةِ.
    DNA'mı o katil goril ile karıştırma hakkını nereden buldun? Open Subtitles ما الذي أعطاك الحق بأن تخلط جيناتي بجينات غوريلا قاتلة؟
    Evlilikle kumarı birbirine karıştırma asla. Olasılıklar senin aleyhinde. Open Subtitles . أياك أن تخلط بين الزواج و القمار النسبة ليست في صالحك
    Hiçbir şey çalma, karıştırma, kesme. Open Subtitles لا تشغل شيئاً لا تدندن، لا تقطع، لا تخلط
    Hayır, hatırlıyorum. Asla birayla votkayı karıştırma. Open Subtitles لا ،أنا اتذكر لا تخلط البيرة بالفودكا ابداً
    Albay kişisel sadakatim ile ülkeme sadakatimi sakın birbirine karıştırma. Open Subtitles ايها العقيد لا تخلط ابداً بين ولاءتي الشخصية مع ولاءتي لبلدي
    Bununla başkomutanlığın sorumluluğunu birbirine karıştırma. Open Subtitles فلا تخلطي هذا بالعبء الذي حمله القائد العام
    Bununla başkomutanlığın sorumluluğunu birbirine karıştırma. Open Subtitles فلا تخلطي هذا بالعبء الذي حمله القائد العام
    Marilyn'in şampanyayla uyku haplarını karıştırma huyu biliniyordu. Open Subtitles عادة مارلين في خلط الشامبانيا مع حبوب النوم كانت معروفة في هوليوود
    Annemi karıştırma. Erkek halinle sen onun eline su dökemezsin. Open Subtitles اترك امي خارج الموضوع هي أكثر رجولة مما ستكونه طوال عمرك
    Onu bu işe karıştırma kont. O senin sırrını bilmiyor. Open Subtitles اتركها وشأنها إنها لا تعرف السر الخاص بك
    - Phil, çocuklarımın aklını karıştırma, olur mu? Open Subtitles هؤلاء الاشخاص لايعرفون كيفية الدفاع عنها فيل , حاول الا تشوش أولادي , حسنا ؟
    Kadınsı duygularını karıştırma şimdi. - Bunun kadınsı duygularla... Open Subtitles كيف يجب دائماً أن تدخلي عواطفك الأنثوية ..
    Bir daha "Destiny" ile "Disney" i karıştırma. Open Subtitles لا تخطئ بكتابة "ديزتني" وتكتب "ديزني" مُجددًا.
    - Onu bu işe karıştırma. Sen ve ben. Open Subtitles -أتركها خارج الأمر ، هذا الأمر بيني وبينك
    Bebek bariz şekilde Meksikalı! karıştırma işini unuttuk o yüzden. Open Subtitles من الواضح ان الطفل مكسيكي لذا تعرف ان الخلط مستبعد
    - Babamın bunla alakası yok, onu karıştırma. Open Subtitles لا صلة لوالدي بهذا أرجو ألا تدخله بالموضوع
    Evet, ama dikkatli ol. Onları becer ve bırak. karıştırma. Open Subtitles نعم ، لكن كن حذراً إذا حصلت أي مشكلة ، لا تتورط فيها و أهرب
    Daha işimiz bitmedi. Eşyalarımı karıştırma Rita! Open Subtitles لم ننتهي من الأمور هنا لا تعبثي في اشيائي يا "ريتا"
    Benim hakkımda istediğini söyle. Ama babamı karıştırma. Open Subtitles قل ما أردت عني و لكن لا تقحم أبي في ذلك
    Ben sadece karıştırma iksirler başladı ben onlardan çalmak olabilir ne olursa olsun kullanarak. Open Subtitles بدأت بخلط الجرعات استعمال ما استطعت أن أسرقه منهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more