"karar verdiğimiz" - Translation from Turkish to Arabic

    • قررنا
        
    • نقرره
        
    Biliyorum bir okula benzemiyor. fakat yapmaya karar verdiğimiz birşey, ve son derece son derece yeşil. TED أعرف أنها لا تشبه المدرسة، لكنها شيئ قررنا إقامته، وهي خضراء جداً، خضراء للغاية.
    Aynı zaman o gün bizim bir acil yardım mesaj hattı kurmaya karar verdiğimiz gündü. TED كان ذلك اليوم هو الذي قررنا فيه أنّنا بحاجة لإنشاء خط ساخن لرسائل الأزمات.
    Duydun mu? Tam evi almaya karar verdiğimiz anda tren vaktinde geliyor! Open Subtitles القطار قادم تماماً عندما قررنا شراء المنزل
    Beraber taşınmaya ilk karar verdiğimiz gün yine o kulüpteydik. Open Subtitles لقد كان نفس الملهى حيث قررنا أول مرة أن ننتقل للإقامة معاً.
    Bu bizim Vegas'ta birdenbire karar verdiğimiz bir şey değil. Open Subtitles إنه أمر لم نقرره و نحن في فيغاس
    Ayrılmaya karar verdiğimiz gün... .. evimizi yaktık. Open Subtitles في اليوم الذي قررنا فيه الرحيل, احرقنا منزلنا
    Bu bir kürtaj değil. Birlikte karar verdiğimiz taktirde kürtaj olacaktır. Open Subtitles إنه ليس إجهاضاً, إنه في حالة قررنا الإجهاض
    Burası, annenin ve benim, insanoğlunu geliştirmeye karar verdiğimiz yerdi. Open Subtitles حتى قررنا انا وأمك ان نقوم بتطوير الجنس البشرى
    Önceden karar verdiğimiz gibi ağırdan alıp bir şey yapmamamız gerektiğini düşünüyorum hâlâ. Open Subtitles انا لازلت اعتقد انه من الافضل لو اننا سرنا ببطء كما قررنا ولا نقوم بشئ
    Breena, evlat edinmeye karar verdiğimiz zaman bu sakızlardan aldı. Open Subtitles أجل,برينا اشترت سجائر العلكه هذه عندما قررنا التبنى
    Sana güvenmeye karar verdiğimiz gibi lütfen sen de bize güven ve bunu nereden bulduğunu söyle hadi. Open Subtitles بما إننا قررنا أن نثق بكِ، أرجوكِ ثقي بنا وأخبريني من أين حصلتِ عليه
    Sana güvenmeye karar verdiğimiz gibi lütfen sen de bize güven ve bunu nereden bulduğunu söyle hadi. Open Subtitles إذن وكما قررنا الوثوق بك.. رجاءً , ثقى بنا وأخبرينى
    Nihayet bunu yapmaya karar verdiğimiz için çok mutluyum. Open Subtitles أنا حقاً سعيد , لأننا قررنا أن نقوم بهذا أخيراً
    Araştırmacılar olarak, bulmaya karar verdiğimiz şey buydu. TED لذلك كباحثين، هذا ما قررنا معرفتة.
    Bu yüzden yapmaya karar verdiğimiz şey, bizden daha fazla bilen ortaklarla beraber kendimize zor soruları sormaktı. Çocukların yaşamlarını iyileştirmeye yardımcı olmak için işimizin ötesinde neler yapabiliriz? TED لذا ما قررنا القيام به كان التالي، سوف نبحث ونسأل أنفسنا الأسئلة الصعبة مع شركاء يعرفون أكثر مما نعرف، ما الذي يمكننا القيام به لنتعدى ما وراء شركتنا للمساعدة على تحسين حياة الأطفال؟
    Daha sonra, 50x15 dediğimiz AMD de lanse etmeye karar verdiğimiz, Chris'in bahsettiği girişim hakkında konuşacağım. TED ثم، عن المبادرة التي تحدث عنها كريس، و التي قررنا أن نطلقها في AMD تحت مسمى 50x15.
    Kardeşim ve ben burada kalmaya karar verdiğimiz için çok mutluyuz. Open Subtitles انا واخى سعداء جدا قررنا البقاء هنا ايضا ...اجل
    İslami devrim, ve artık Cyrus yok: biz tarihin bu kısmıyla ilgilenmiyoruz, biz İslami İran ile ilgileniyoruz -- bölgede yeni bir süper güç haline gelmesine karar verdiğimiz Irak'ın, saldırısına kadar. TED الثورة الإسلامية، لا مزيد من كورش؛ لسنا مهتمين بذلك التاريخ، نحن مهتمون بإيران الإسلامية -- إلى غاية العراق، القوة العظمى الجديدة التي قررنا جميعا أنها يجب أن تكون في المنطقة، تهاجم.
    diğer tarafta, makinaların dünyayı ele geçirdiği, neyi bilip bilmediğimizin önemli olmadığına karar verdiğimiz, bilginin önemli olmadığı, (çünkü herşey internette) bu yüzden niye birşey öğrenmeyle uğraşalım ki diye düşündüğümüz umutsuz bir distopyada yaşama potansiyeli arasında seçeceğiz. TED ومن ناحية أخرى، لدينا الاحتمالية أن يعيش في الواقع المرير الكئيب حيث آلات تولت زمام الأمور ولقد قررنا جميعا أنه ليس مهما ما نعرفه بعد الآن، تلك المعرفة ليست قيمة لأنها متوفرة السحابة، و لماذا نحن نهتم بتعلم أي شيء جديد.
    bu tartışmada Professor Radisson haklı ise eğer bütün bu çabamız, tartışmalarımız burda karar verdiğimiz her şey anlamsız demektir. Open Subtitles إن كان البروفيسور (رادسون) محق إذاً كل هذا كل صراعنا و شكوكنا أياً كان ما نقرره هنا هو بلا معنى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more