| Biz gerçekten bu kavramın dünya genelinde rağbet görmesini umuyoruz. | TED | نأمل و بشدة أن يُتَبنَّى هذا المفهوم في جميع أنحاء العالم. |
| kavramın temelinde, gerçeğin algımızla şekillendiği hatta hatta yaratıldığı yatar. | Open Subtitles | المفهوم الأوّلي يقول أن الواقعية تتشكّل حتي إن كانت صُنعت بإدراكنا |
| Ve ne olursa olsun bu kavramın belirli parametreleri var. | Open Subtitles | و مهما كان هذا المفهوم فلديه مقاييس معينة |
| Umarım bu kavramın mükemmel basitliğini takdir edersiniz. | TED | أتمنى أن تُعجبوا بجمال بساطة هذا المفهوم . |
| Hepsi "gelecek" adı verilen korkunç kavramın bir parçası. | Open Subtitles | "كل جزء من المفهوم المخيف الذي يدعى "مستقبلنا |
| Ama düşündüm de, sanırım o kavramın bütün havasını söndürdük. | Open Subtitles | اعتقد اننا كنا الغرض ضربة جوية / للخروج من هذا المفهوم ، |
| Fakat kavramın kendisi çok büyük. | Open Subtitles | لكن المفهوم بحد ذاته ضخم |
| Hatırlayın, size kavramın ispatını gönderdim. | Open Subtitles | أنا أرسل لك إثبات المفهوم. |