Ama eski Mısır'da yüzme ve güreş gibi balık tutmaya da ödül verilirdi. | Open Subtitles | لكن الأحداث الرياضية في مصر القديمة تشمل صيد الأسماك كذلك السباحة و المصارعة |
Heyneyse, beni ilgilendirdiği kadarıyla Mısır'da çok genç yaşta evleniyorlar. | Open Subtitles | في الحقيقة ما يعنيني انهم يتزوجون صغارا في مصر القديمة |
Ve aşıklar caddede yürürken, Mısır'da ya da Tunus'ta bir kalabalık duygusal bir etkilenmeye derin bir iç içe geçişe yakalandıklarında bunu görürüz. | TED | وشاهدنا الاحباب عندما يسيرون في الشارع, حيث الجماهير في مصر وتونس اصيبو بعدوى عاطفية التداخل العميق. |
Mısır'da devam eden arkeolojik bir projem daha var. | TED | ولديّ أيضاً مشروع عن الأثار قيد التنفيذ فى مصر |
Mısır'da sihirbaz kalmadı mı, sopalardan yılan yapmak üzere geri döndün? | Open Subtitles | ألا يوجد سحره فى مصر التى قمت بالعوده إليها لتستخرج الثعابين من العصى ؟ |
Antik Mısır'da, Fenike'de başladığına dair bazı bulgular var. Sonra muhtemelen Hollandalılar tarafından Kuzey Amerika'ya geldi. | TED | هناك بعض الأدلة بأنه بدأ في مصر القديمة، وفينيقيا، وثم انتقل على الأرجح إلى شمال أمريكا عن طريق المستوطنين الهولندين. |
Peki ya Arap Baharı ve yaşanan olaylar, örneğin Mısır'da? | TED | ماذا بخصوص الربيع العربي والاشياء التي حصلت في مصر على سبيل المثال؟ |
Bahsettiğim şey şu ki, bu eğilimi Mısır'da düşünün. | TED | لأخبركم عما أقصد، خذوا بعين الاعتبار هذه النزعة في مصر. |
Fakat bu demokratik tutkulara karşı baskılanmak özellikle Mısır'da çok farklı günlük tecrübelerdi. | TED | لكن في مواجهة هذه الطموحات الديمقراطية كانت هناك تجربة يومية مختلفة جدا، خاصة في مصر. |
Bir mobil telefon ile, tweet gönderebilir ve Mısır'da protesto başlatabilirsiniz. | TED | وبهاتفك النقال ، بإمكانك إرسال تغريدةٍ لبدء مظاهرةٍ في مصر. |
Söylediğim hiç birşey insan hakları ihlaline bir mazeret de olmamalı, bu hafta Mısır'da yapılan toplu infazlar gibi. | TED | ولا يجب أن يؤخذ شيء مما أقوله كمبرر للعنف ضد حقوق الإنسان، مثل الأحكام الكثيرة بالإعدام التي صدرت في مصر هذا الأسبوع. |
Mısır'da, işçi dövizleri Süveyş Kanalı gelirlerinin üç katı büyüklüğünde. | TED | تعادل الحوالات المالية في مصر 3 أضعاف حجم العوائد من قناة السويس |
Suriyeli bir mülteci, 19 yaşında, Gündelik yevmiyelerle Mısır'da güç bela bir hayat sürdürüyordu. | TED | لاجئة سورية ،عمرها 19 عاماً كانت تعيش حياة طاحنة في مصر من أجل الحصول على لقمة العيش |
Ekibim ve ben Mısır'da yağmalayı konu alan bir çalışma tamamladık. | TED | فريقي وأنا قد أكملنا للتو دراسة تبحث في عمليات النهب في مصر. |
Kendini eski Mısır'da bulmadığına şükret. Şış! Geliyorlar. | Open Subtitles | انت محظوظ لانك لن تنتهى لتجد نفسك في مصر القديمة |
Mısır'da mezar kalmadı diye mi bizi bu çölde ölüme getirdin? | Open Subtitles | أليس بسبب أنه لا توجد مقابر فى مصر فإنك تأخذنا لنموت فى القفاري ؟ |
Mısır'da sihirbaz kalmadı mı sopalardan yılan yapmak üzere geri döndün? | Open Subtitles | ألا يوجد سحره فى مصر التى قمت بالعوده إليها لتستخرج الثعابين من العصى ؟ |
Mısır'da mezar kalmadı diye mi bizi bu çölde ölüme getirdin? | Open Subtitles | أليس بسبب أنه لا توجد مقابر فى مصر فإنك تأخذنا لنموت فى القفاري ؟ |
Mısır'da tuvalet kağıdının nasıl olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | هل لديك اى فكرة كيف يبدو ورق الحمام فى مصر |
Söylentiye göre Set ve bütün yardakçılarının eski Mısır'da öldürülmesinden sonra,... ..antik Yunan'da Typhon adlı benzer bir tanrı ortaya çıkmış. | Open Subtitles | حسنا ,فبعد ان قتل سيث فى مصر القديمه هو وكل أتباعه ..اله مشابه ظهر فى اليونان يدعى تيفون. |
Mısır'da akşam yemeğinde, ilk doğan en büyük porsiyonu alırdı yani en çok toksini o yemiş olur ve ölürdü. | Open Subtitles | وبالتالي كل اطفالهم لم يأكلوا وتنشقوا السموم وماتوا من جرائها عشر اوبئة في عشرة تفسيرات علمية |
Horus'un Gözü, Mısır'da korumanın sembolüdür. | Open Subtitles | أنصتي. عين (حورس) هي شعار الحماية عند المصريين. |
Ve filmi seyrettiyseniz, On Emir'de Mısır'da meydana gelen büyük mucizelerin hepsi bu asa aracılığı ile yapılmıştır. | TED | وإذا شاهدتم ذلك الفلم، " الوصايا العشر،" كل تلك المعجزات الكبيرة التي حدثت في مصر قد تمت عبر هذه العصا. |