Mesajlarını beni harap ettiğini biliyorken ona iç çamaşırlı resimlerini gönderdin. | Open Subtitles | ولقطات الملابس الداخلية التي أرسلتها له، عندما عرفت أن رسائلك تدمعني |
Mesajlarını dinliyor musun diye kontrol etmek için aradım. | Open Subtitles | وكنت أسأل لأرى إن كنتى تستمعين إلى رسائلك |
Teğmen Ford bütün ekip üyelerinin kişisel Mesajlarını kaydetmeyi bitirmek üzere... | Open Subtitles | اللوتاننت فورد يسجل رسائل من طاقم البعثة |
En azından Mesajlarını nasıl gönderdiğini biliyoruz, böylece iletişime müdahale edebiliriz. | Open Subtitles | على الأقل علمنا كيف يرسل رسائله ونستطيع أن نعترضها |
Tamam, ofisine git ve onun e-postalarını, Mesajlarını, telefon kayıtlarını incele. | Open Subtitles | حسنا، عد الى مكتبك ودقق بريده الالكتروني الرسائل النصية، اتصالاته الهاتفية |
Tamam, şimdi onun hesabına erişmeye çalışacağım Böylece onun Mesajlarını görebilirim | Open Subtitles | حسنًا , الان أنا سأحاول الوصول الى حسابها لكي أرى رسائلها |
Diğer taraftan, Mesajlarını alamadığım için üzgünüm. | Open Subtitles | من ناحية أخرى، آسف لأنني لن أكون قادراً على استقبال رسائلكِ |
Mesajlarını kontrol etmiyor musun? N.C.B.A. görüşmesi bugün. Senin eski işine iade etmek istiyorlar. | Open Subtitles | هل فحصت رسائلك ، ان سى بى اى تريد اعادتك لمنصبك اليوم مره اخرى |
Umarım Mesajlarını kontrol ediyorsundur çünkü burada ortalık gerçekten karıştı. | Open Subtitles | أتمنى أن تتفقد رسائلك لأنه يوجد لدينا فوضى عارمة |
Telefonum çekmiyordu, Mesajlarını çok geç fark ettim. | Open Subtitles | لم يكن عندي تغطية بالهاتف الجوال لذا لم اتلقى رسائلك حتى وقت متأخر |
Sürekli benden telefonlarına bakmamı, Mesajlarını yazmamı istiyorsun. | Open Subtitles | انتي تطلبين مني استقبال مكالماتك وكتابة رسائلك بإستمرار |
Mesajlarını kontrol ettim. | Open Subtitles | لقد تفقدت رسائلك و بالرغم من أن معظمها جعلني أستفرغ |
Görünüşe göre biri McGuire'ın Mesajlarını duymamızı istemiyor. | Open Subtitles | يبدو بأن شخصاً ما لا يريدنا بأن نسمع رسائل ماجواير |
Geçen hafta kendi telefonum sanıp onun telefonunu almıştım ve büyük ihtimalle sınıfındaki bir çocuktan gelen flört Mesajlarını okudum yanlışlıkla. | Open Subtitles | ,الاسبوع الماضي التقطت هاتفها المحمول على انه لي وبالصدفه قرأت رسائل مغازله نصيه |
Telefon şirketi Danielle'ın Mesajlarını gönderdi. | Open Subtitles | شركة الهاتف النقال جاوبتنا بخصوص رسائل دانييل |
Böylece ne hisse senetlerini kontrol edebilsin ne de Mesajlarını. | Open Subtitles | لا يمكنه التحقق من أسهمه أو رسائله عن العمل |
Telefon görüşmelerini, Mesajlarını kızla olan ilişkisini biliyorum. | Open Subtitles | معى مكالماته و رسائله النصيه و معي علاقته بالفتاه |
Ağın diğer ucunda ise insanların fotoğraflarını ve Mesajlarını gönderebileceği Web'in her noktasından erişilebilir, fotoğraf paylaşımı servisi, sosyal ağ platformu ve ortak filtreleme sistemini bir araya getiren bir sunucu olacak. | TED | وفي الجانب الأقصى من الشبكة سيكون هناك مخزن رئيسي للمعلومات يستطيع الناس إرسال الصور و الرسائل إليه، وهو مفتوح عبر الشبكة ،و يتيح خدمة تقاسم الصور، أرضيات لشبكات التواصل الاجتماعي،ونظام فرز تعاوني. |
Resepsiyon görevlisine rüşvet verdim ve Mesajlarını kopya ettim. | Open Subtitles | لذا رشوت عامل البدّالة ليدعني أنسخ الرسائل التي وصلتها على الهاتف. |
Mesajlarını standart kodlama diliyle yazarak gönderiyorlar. | Open Subtitles | رسائلها مشفرة طبقاً للمعيار صفر للحملة الروسية.. |
Kusura bakma, Mesajlarını aldım ama Lila ile berbat bi geçirdim. | Open Subtitles | أنا آسف , لقد تلقيت رسائلكِ ولكن كانت لدي ليلة مجنونة مع ليلى . |
Bu adam gün içinde sesli Mesajlarını sürekli kontrol eden biri. | Open Subtitles | هو من النوعية التي يتفقدون رسائلهم الهاتفية عدة مرات في اليوم. |
Bir şekilde Mesajlarını politikacılara iletmeliyiz. | TED | والذين هم في أمس الحاجة لايصال رسالتهم ووجهة نظرهم لصانعي القرار |
Eğer ara sıra sesli Mesajlarını temizliyor olsaydın... | Open Subtitles | حسنا. ان كنتِ تفرغين بريدك الصوتي كل فترة 416 00: |
Şu andan itibaren, onunla konuşmak veya Mesajlarını kontrol etmek istersen, önce bize söyleyeceksin. | Open Subtitles | من الان وصاعدا, اذا اردت ان تتكلم معها او تتفقد بريدها, يجب ان تتكلم معنا الاول |
Teller kurulmadan önce dün yaklaşık 5:00'a kadar tüm arama ve Mesajlarını takip eetik. | Open Subtitles | قُمنا بتتبّع جميع المُكالمات والرسائل النصيّة حتى السَاعة الخامسَة بالأمَس، قبَل أن وضعنَا الأسوار. |
Demek ki onları kaçıran bunu planladı ve Mesajlarını sildi. | Open Subtitles | حسنا,أي من أخذهما قد خطط لهذا و حذف رسائلهما |