| Evde olacağını söylemişti. Nerede olabilir acaba? | Open Subtitles | قال أنه سيكون بالمنزل لا أعرف أين يمكن أن يكون |
| Telefondaki ses yeni talimatların olacağını söylemişti. | Open Subtitles | الصوت على الهاتف قال أنه سيكون هُناك تعليمات |
| Hayır, duvarın hemen öbür tarafında olacağını söylemişti. | Open Subtitles | لا ، هو قال بأنه سيكون في الجهه المقابلة من هذا الجدار |
| Demek istediğim, herkes zor olacağını söylemişti, ...ama sana söylüyorum adamım, hava kuvvetleri çok rahat. | Open Subtitles | أعني الجميع قال بأنه سيكون صعب لكنني أخبرك يارجل القوات الجوية سلهة جداً |
| Saat 11:00 gibi burada olacağını söylemişti ama daha gelmedi. | Open Subtitles | لقد قالت أنها ستكون هنا فى 11 لكنها لم تظهر حتى الآن |
| Unutamayacağım bir doğum günü olacağını söylemişti. | Open Subtitles | قال أنّه سيكون عيد ميلادٍ لن يُنسى، لذا... |
| Pazar günü telsizde olacağını söylemişti. Rakamı Bildiriyor. | Open Subtitles | قالَ بأنّه سَيَكُونُ على الراديو يوم الأحد هو يُعيدُ الرقم |
| Ida burda olacağını söylemişti. Bir dakikan var mı? | Open Subtitles | آيدا قالت أنك ستكون هنا هل لي في دقيقة من وقتك؟ |
| Erkek arkadaşı Michael ile olacağını söylemişti. | Open Subtitles | قالت بأنها ستكون مع صديقها مايك |
| Garip. Bana bugün kesin burada olacağını söylemişti. | Open Subtitles | .هذا غريب أخبرني أنه سيأتي هنا اليوم بالتأكيد |
| Tahminimizden meşhur olacağını söylemişti. | Open Subtitles | قال أنه سيكون أكثر شهرة مما سنعرف |
| Rossabi sağ taraftaki en son masada olacağını söylemişti. | Open Subtitles | " روسابي " قال أنه سيكون في آخر طاولة على اليمين |
| Diğer ajan iyi olacağını söylemişti. | Open Subtitles | العميل الأخر قال أنه سيكون بخير |
| Ne olursa olsun yanımda olacağını söylemişti. | Open Subtitles | قال بأنه سيكون معي مهما كان الأمر |
| Benim için iyi olacağını söylemişti. | Open Subtitles | . لقد قال بأنه , سيكون من الافضل لي |
| Tom uyanık olacağını söylemişti. | Open Subtitles | قال بأنه سيكون مستيقظا |
| Burada olacağını söylemişti. | Open Subtitles | لقد قالت أنها ستكون هنا. |
| Burada olacağını söylemişti. | Open Subtitles | لقد قالت أنها ستكون هنا. |
| Partiden önce burada olacağını söylemişti. | Open Subtitles | قالَ بأنّه سَيَكُونُ هنا قبل الحفلة |
| Kısa bir liste olacağını söylemişti. | Open Subtitles | قالَ بأنّه سَيَكُونُ a قائمة قصيرة. |
| Evet, burada olacağını söylemişti. Vay be. Arkanı dön ve git. | Open Subtitles | أجل , قالت أنك ستكون هنا إستدر , إذهب |
| Erkek arkadaşı Michael ile olacağını söylemişti. | Open Subtitles | قالت بأنها ستكون مع صديقها مايك |
| Hayır, burada olacağını söylemişti. | Open Subtitles | لا لقد قال أنه سيأتي |