"olduğumuzdan" - Translation from Turkish to Arabic

    • بأننا
        
    • لأننا
        
    • كوننا
        
    • مما
        
    • أننا في
        
    • وبما أننا
        
    • كنا عليه
        
    • الذي نحنُ
        
    • أننا نتوافق
        
    • أن كنا
        
    • أن أصبحنا
        
    Hepimiz olduğumuzdan daha genç hissederiz. Çünkü ruh asla yaşlanmaz. TED نشعر جميعًا بأننا أصغر من عُمرنا الحقيقي؛ لأن الروح لا تكبر أبدًا.
    Görüyor musun, Aynı yerde olduğumuzdan emin olmak istedim Open Subtitles ذلك ما أنا كُنْتُ أَعتقدُ. لكن أردتُ التَأْكيد بأننا كُنّا على نفس الصفحةِ.
    Kıskanıyoruz, kötü insanlar olduğumuzdan değil, ama içimizde kilitlenmiş bir sanatçı olduğundan. TED نغار، ليس لأننا أشرار، لكن لأننا نملك فنانون صغار محبسوين داخلنا.
    O zamana kadar hiç ayrılmamış olduğumuzdan, ve hep beraber olacağımızı düşündüğümden, annem gittiğinde ona sarılmadım bile. TED و لأننا لم ننفصل أبداً و اعتقدت أننا ستبقى معاً للأبد لم أقم حتى بضمها عندما رحلت.
    Biz insanlar, aslında görsel hayvanlar olduğumuzdan bunu tahmin bile edemeyiz. TED وهذا غير متوقع أبدًا، لأننا نحن البشر، نميل إلى كوننا حيوانات جد بصرية.
    Ve bunlar birbirimizi daha önce olduğumuzdan çok daha büyük çok daha hızlı birşeye evrimleşebilen bir şeye bağlıyor. TED وكلها تربطنا معا إلى شيء أكبر بكثير وأسرع بكثير وقابل للتطور أكثر مما كنا عليه سابقا.
    Ama birleşimde olduğumuzdan sana masraf almayacağım. Open Subtitles لكن بما أننا في التعاونية فالخدمة مجانية
    Şey, bizim herhangi bir grupta olduğumuzdan emin değilim. Open Subtitles حسن، تعلمين، لست متأكدة بأننا كنا ننتمي لأي مجموعة في الحقيقة
    Eh, bugün fizikçiler, sahip olduğumuzdan eminler ve Herşeyin Teorisini arayış macerasına Open Subtitles حسناً الفيزيائيون اليوم واثقون بأننا جاهزين ونحن فى تقدُّم
    Hepimiz aslında olduğumuzdan farklı kişiler olduğumuzu söyleriz. Open Subtitles جميعنا يقول بأننا شيء ما يختلف عما نحن عليه
    İnsanlar hala burada olduğumuzdan şüphelenirlerse bizi yok ederler. Open Subtitles اذا اشتبه الرجل بأننا ما زلنا هنا، سوف يقوم بإبادتنا.
    Burada güvende olduğumuzdan emin olmak için dışarı gidip bir göz atacağım. Kimsenin karışmasını istemeyiz. Open Subtitles سأذهب وألقي نظرة على المكان لأتأكد بأننا بأمان هنا, لا أريد لأي شخص أن يأتي
    Anesteziden önceki yıllarda olduğumuzdan dolayı, hastanın acı çekmesi, gerçekten ameliyatın kendisi kadar halka açık bir gösterinin bir parçasıydı. TED لأننا كنا في زمن ماقبل التخدير ألَمُ المريض المُبرّح كان يشبه تماما الحفلات العامّة كما الجراحة نفسها
    Biz Amerikalılar çok duygusal insanlar olduğumuzdan... sana $5,000 vereceğim. Open Subtitles لأننا الأمريكون مرهفو الحس جدا فسأعطيك 5 آلاف دولار
    Savaş nedeniyle kuşatma altında olduğumuzdan kimse ağabeyime karşı çıkmadı. Open Subtitles لأننا كنا محاصرين بالحرب, لم يعارض أحد عودة أخي للمدينة مرة أخرى
    Deli gibi aşık olduğumuzdan evlenmedik Open Subtitles لم نتزوج لأننا كنا نعشق بعضنا حتى الجنون
    Bizim dünyamızda da, birlikte olurken ayrı olduğumuzdan daha iyiyiz. Open Subtitles و عالمنا نحن أفضل مجتمعين عن كوننا منفصلين
    Şunu kastediyorum: Eğer insanlar Peter Dodson'ın çalışmasını dikkate alsalardı ve onunla yol alsalardı şu an sahip olduğumuzdan daha az dinozora sahip olurduk. TED ما أعنيه هو ,انهم لو تفهموا عمل الدكتور بيتر دودسون, وانطلقوا به, لكان لدينا الاَن دينصورات أقل مما هو لدينا
    Doğru zamanda doğru yerde olduğumuzdan emin değilim. Open Subtitles أنا لستُ واثقاً مِن أننا في المكان الصحيح و التوقيت الصحيح.
    Ve bir cinayet soruşturmasının ortasında olduğumuzdan onun tarafından gösterilecek biraz anlayışı takdir edeceğiz. Open Subtitles لكني لستُ مستعدًا لتبرِئتها من ذلك أيضًا. وبما أننا في وسط التحقيق لجريمة قتل.
    Dünyanın neresinde olduğumuzdan haberin var mı? Open Subtitles انظر إلى هذا الجزء من العالم الذي نحنُ فيه
    Burda, Nasıl desem, bir şey var Biz göz göze olduğumuzdan emin olmak istiyoruz. Open Subtitles هناك مع ذلك، شيء واحد نودّ أن نتأكّد أننا نتوافق عليه.
    Biliyorsun seni her zaman sevdim, oyun arkadaşı olduğumuzdan beri. Open Subtitles أنتعرفينبأنيلطالماأحببتكِ، حتى منذ أن كنا نلعب صغارا.
    Kendi okulumuza sahip olduğumuzdan beri, eyalet denetim sonuçlarımız 80 puandan fazla arttı. TED ارتفعت نتائج اختباراتنا لأكثر من 80 نقطة منذ أن أصبحنا في مدرستنا الخاصة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more