Ben iyi bir kasabım, Bozz. Her zaman olmak istediğim şey oydu. | Open Subtitles | أنا جزار جيد , يا بوز هذا كل ماكنت أريد أن أكون |
Sadece olduğum ve ileride olmak istediğim şeyin vazgeçilmez bir parçası. | Open Subtitles | حسناً، إنها جزء من هويتي وهي ما أريد أن أكون عليه |
Ama 6 ay sonra olmak istediğim yerde olacağım. | Open Subtitles | لكن بعد 6 أشهر سيضعني وجهي و جسمي في المكان الذي اريد ان اكون فيه |
Mütevazı ve acı vericiydi ama tam olmak istediğim yerdi. | TED | كان وضيعًا ومؤلما وتمامًا حيث أردت أن أكون. |
Ama tek bildiğim bir parçası olmak istediğim. | Open Subtitles | لا أعرف، لست واثقًا بعد. فقط أعرف أنّي أود أن أكون جزء منه. |
Kesinlikle olmak istediğim yerdeyim. Oğlumla birlikte. | Open Subtitles | أنا بالضبط في المكان الذي أريد التواجد فيه، هنا مع إبني. |
Felsefemin sonraki yönüyse çevremde birlikte olmak istediğim insanlara yer vermek, üstün nitelikli insanlara. | TED | الجانب التالي لفلسفتي هو أنني أحيط نفسي بمن أرغب أن أكون بصحبتهم، أناس يمتلكون شخصيات جيدة جداً. |
İkimizi birden almayan bir kulüp parçası olmak istediğim bir kulüp değil. | Open Subtitles | أي نادي يقبل فقط واحدة منا لا أريد أن أكون جزءا منه |
Ama artık aşırı havalı olan ve onun gibi olmak istediğim biri var. | Open Subtitles | لكن الآن قابلتُ إنسانة رائعة جداً و التي أريد أن أكون مثلها تماماً. |
Fakat bugün, olmak istediğim erkeğim; kendi tasarladığım bir erkeğim. | TED | لكن اليوم، أنا رجل نزولاً عند رغبتي الخاصة؛ رجلٌ كما أريد أن أكون. |
Yani bu... bu tam anlamıyla 5 yıl sonra olmak istediğim yer. | Open Subtitles | حيث أريد أن أكون بالضبط بعد خمس سنوات من الآن |
Çünkü birlikte olmak istediğim tek erkek sensin. | Open Subtitles | لأنني فقط أريد أن أكون بجانبك أنت الرجل الوحيد الذي أريد أن أكون معه |
Yıldönümümde kız arkadaşımla olmak istediğim için özür dilerim. | Open Subtitles | أعذرينى لانى أريد أن أكون مع صديقتى فى ذكرانا السنوية. |
Ama kendime hiç itiraf etmemiş olsam bile birlikte olmak istediğim kişi her zaman sendin. | Open Subtitles | ومع ذلك لقد اعترفت لقد كُنتِ دائما الوحيدة التي اريد ان اكون معها |
Robin'i seviyorum ve birlikte olmak istediğim tek kız o. | Open Subtitles | وهي الفتاة الوحيده التي اريد ان اكون معها |
Bu yeni dünyada, yavaşça, gerçeklik yapaylığa ve yapaylık ise gerçeğe dönüyor. Ve ben artık gerçekte olmak istediğim kişi olamayacağımı ya da gerçekten düşündüğümü söyleyemeyeceğimi ve artık insanlığın tamamen benimle tanımlandığını hissetmeye başladım. | TED | في هذا العالم الجديد، ببطء، أصبح الواقع افتراضياً وأصبح الافتراضي واقعياً، وبدأت أشعر أني لا أستطيع أن أكون الذي أردت أن أكون أو أقول ما فكرت به فعلاً، والإنسانية في هذا الوقت متطابقة تماماً معي. |
Burası şu anda olmak istediğim son yer. | Open Subtitles | هذا آخر مكان أود أن أكون فيه الآن |
Şu anda olmak istediğim en son yerin orası olabileceğini tahmin edebilirsin. | Open Subtitles | تستطيعين تخيّل... أنّه آخر مكان أريد التواجد فيه الآن |
Sence bu içinde olmak istediğim bir konuşma mı? | Open Subtitles | هل تعتقدين أنـي أرغب أن أكون جزء من تلك المحادثة. |
Onunla ortak olmak istediğim için kendi arkadaşıma gittim. | Open Subtitles | طلبت المال من صديقي لأنه الشخص الذي أريد أكون شريكاً معه |
Biraz Masuka ile takıldım ve şimdi de gerçekten olmak istediğim yerdeyim. | Open Subtitles | أنهيتُ وقت لقائي مع (ماسوكا)، وبعدها جئتُ إلى حيث أردتُ أن أكون |
Ama bu akşam, senin binan dışında olmak istediğim bir yer yok. | Open Subtitles | لكن الليلة ، لايوجد مكان أفضل أن أكون به غير مبناك . |
Genelde yatakta olduğumda olmak istediğim yer orası değildir. | Open Subtitles | هذا ليس أين أريد أن أتواجد، عادتاً ما أكون بالفراش. |
Şu andan itibaren olmak istediğim türde bir salak olacağım. | Open Subtitles | أبله، من الآن فصاعدا سأكون من نوعية البلهاء التي أريدها |
olmak istediğim kişinin kim olduğunu öğrenmem için, eskimiş düşünce tarzım meydana çağrılmıştı. | TED | قد دُعيَت طرق تفكيري البالية للانفتاح لأرى إذا كان هذا ما أريد أن أكونه في الحياة. |
"ve bu kötü değil" "kendimden başka olmak istediğim biri yok!" -Pekala çocuklar, haftaya görüşürüz... | Open Subtitles | وهذا ليس سيئًا ولا أحد أرغب أن أكونه سواي |
Ama ressam olmak istediğim zamanları hatırlıyor musun? | Open Subtitles | ولكن.. ولكن هل تذكر عندما كنت اريد ان اصبح رسّامة ؟ |
Ve evet, belki bu üç kat daha olumsuz, ama yine de, beni olmak istediğim adammışım gibi tasvir ediyor. | Open Subtitles | وبينما، نعم ذلك سلبي بالثلاثة ومع ذلك ، فإنه يحدد لي الرجل الذي أهدف لكي أكون |