Bu, yemyeşil ovalar ve donmuş tundra ile buz kütlelerinin üç ila dört kilometre yükseldiği bir dünyaydı. | TED | كان هذا عالم تغطيه صفائح جليدية شاهقة، بيلغ ارتفاعها ما بين 3 و4 كيلومترات، مع السهول الواسعة والتندرا المجمدة. |
Kuraklıktan mustarip düzlüklerden sonra ağaçlı ovalar da göç eden sürülere barınaklık yapıyor. | Open Subtitles | للقطعان المهاجرة، السافانا المليئة بالأشجار تمثل ملاذ من السهول المنكوبة بالجفاف |
Yağmur mevsiminde ovalar su altında kalır ve kapibaralar sevdikleri ortama kavuşur. | Open Subtitles | خلال مواسم الأمطار عندما تفيض السهول بالماء والـ كابيـبارا بالطبع فى مكانها الطبيعى |
Mevsimlerle bezeli gezegenimizde büyük ovalar hem şölen hem kıtlık mekanlarıdır. | Open Subtitles | على هذا الكوكبِ الموسميِّ، السهول العظيمة أراضي العيدِ والمجاعةِ. |
# ovalar bana çok dardır. # ovalar bana çok dardır! | Open Subtitles | السهول أصبحت ضيّقة جدا السهول أصبحت ضيّقة جدا |
En kurak dönemini yaşayan ovalar uzak topraklardan gelen nehir yatakları sayesinde tatlı suyla buluşuyor. | Open Subtitles | على نحو مذهل، عندما تكون السهول في أقصى جفافها تتدفق المياه العذبة من أرض بعيدة داخل قيعان الأنهار الجافّة |
Bu büyük yapay ovalar dünya üzerindeki yabani çayırların neslini tüketmekte. | Open Subtitles | هذه السهول الكبيرة الصناعية تُكِّون الاراضي العشبية البرية |
Bu ovalar yeşil çimlerle kaplı olmalıydı. | Open Subtitles | يجب أن تكون هذه السهول خضراء ومغطاة بالعشب. |
Cece ve ben, dutları Büyük ovalar boyunca sakladık. | Open Subtitles | و سيسي وانا لدينا توت مخبئ في جميع انحاء السهول العظمى |
Bu ıssız ovalar ve bu olağanüstü vahşi köpek sürüsü tahminlerin çok daha fazlasına sahip. | Open Subtitles | هذه السهول النائية وهذا القطيع الرائع من كلاب الصيد تُثبت أكثر من كونها واعدة |
Buralar Altiplano, ya da "yüksek ovalar" olarak adlandırılır -- uç limitlerin yeri ve uç karşıtlıklar. | TED | إنها منطقة تدعى بـ ألتي بلانو، أو "السهول العالية"- إنها منطقة متطرفة مليئة بالتناقضات الشديدة. |
Büyük ovalar'ın tüm sakinleri doğanın güçlerine karşı savunmasızdır. | Open Subtitles | جميع سكان السهول الكبرى يتعرضون للعناصر |
Kavrulmuş ovalar nihâyet Kalahari'nin bulutsuz semâlarının altında suya kavuşuyor. | Open Subtitles | تحت سماء "كالاهاري" الصّافية يبدأ الماء العذب الجميل أخيراً بغمر السهول الجافة |
Tek hayattan bile eser olmayan bu ovalar artık en güzel ve en renkli değişimlerden birine gebe. | Open Subtitles | ...والآن، على السهول التي ظهرت قاحلة تحدث إحدى أجمل وأبهى التغيّرات |
Düzlüklerde yükselen 300 metrelik sütunlar, tepeler, yüksek ovalar milyonlarca yıllık jeolojik savaşın anıtlarıdır. | Open Subtitles | تُعتبر أعمدة وهضاب وتلال الحجر الرمليّ التي طولها ألف قدم والمرتفعة فوق السهول نصباً تذكاريّة لملايين سنين المعركة الجيويوجيّة. |
Ne yazık ki bu ovalar sırtlanlara da ev sahipliği yapar. | Open Subtitles | لسوء الحظ، تقطن الضباع بتلك السهول |
Uçsuz bucaksız, düz ovalar. | Open Subtitles | السهول المفتوحة الواسعة. |
- Deli rüzgârlarım vardır. - ovalar bana çok dardır. | Open Subtitles | السهول ضيّقة جدا |
Bu ovalar onların yetişmesi için bir kreş gibidir. | Open Subtitles | كانت السهول موضع رعاية الصغار |
Burası ovalar Bölgesi. | Open Subtitles | هذه هي السهول |