"paspas" - Translation from Turkish to Arabic

    • ممسحة
        
    • الممسحة
        
    • مكنسة
        
    • حصيرة
        
    • الحصيرة
        
    • المماسح
        
    • كممسحة الأرجل
        
    • المكنسة
        
    • وممسحة
        
    • أمسح الأرض
        
    • سويفر
        
    Bu, küçücük bir paspas başlığına sığdırılmış... büyük miktarda emici pamuk demek. Open Subtitles ‫هذه كمية ضخمة من القطن لامتصاص السوائل ‫على رأس ممسحة صغير جدا
    Sizinle bir arkrist olarak ilişki içindeyim Bay Robinson. Bir paspas değil. Open Subtitles أنا أشاركك كممثلة سيد روبنسون وليس ممسحة أقدام
    Bay Weed'in bana paspas gibi davranmasından bıktım. Open Subtitles لقد تعبت من تصرف سيد ويد معي وكأنني ممسحة باب قديمة
    On tezgahımız var... sarma işi bitince, paspas başlıkları burada dikiliyor. Open Subtitles ‫لدينا عشرة نول حياكة ‫وحين تكتمل، نقوم بخياطة رأس الممسحة هنا
    O paspas bana sekizinci yaş günümde armağan edildi. Open Subtitles هذه الممسحة أعطيت لي في عيد ميلادي عندما كان عمري 8 سنوات.
    Dün, alışveriş arabalarının altından bir üzüm tanesini kovaladın ve bir tutam saçla birlikte paspas yardımıyla çıkarıp yedin. Open Subtitles كوم من كروت التسوُّق و قمت باصطياده بذراع مكنسة, و أكلته
    Güzel,çünkü geçen yılki Akıllı paspas'ı geçemezsin. Open Subtitles سيكون صعبا احضار هدية افضل من ممسحة الارضيات التى احضرتها لي العام الماضي
    Bob Fassl'ın paspas kovasından 3 metre uzakta yatıyordu. Open Subtitles هو كان يكذب عشر أقدام من سطل ممسحة بوب فاسل.
    Belki kocanızın sizi bir eşten daha çok bir paspas gibi gördüğünü hissediyorsunuzdur. Open Subtitles ربما تشعرين أن زوجك يراك وكأنك لست شريكة بل ممسحة أقدام؟
    paspas gibi çiğniyorlar beni ama bende tık yok. Konuşturamayınca sinirden patlayacaklar. Open Subtitles داسوني بشدة وكأنني ممسحة أرجل لكنني لم أتكلم وفقدوا أعصابهم
    Çoçuğun biriyle, uçan süpürge olarak paspas getirdiği için dalga geçmiştin, çoçuk ağlamaya başlamıştı ve babası göğsüme yumruk atmıştı. Open Subtitles قد سخرت من ذاك الفتى لأن معه ممسحة طائرة بدل المكنسة وانهار باكياً وأباه لكمني في صدري؟
    Haydi! Git de bir paspas al! "Bak Lizzie, bak Lizzie. Open Subtitles ــ اذهبي ، و احصلي على ممسحة ــ سآتي بالممسحة ، آنسة ً سبرينغر ً
    Hey David! İn aşağıya, bir paspas alıp şu pisliği temizle hemen! Open Subtitles عد بالأسفل هنا، و أحضر ممسحة و نظف ما سببته هنا
    Ne makineci personelim, ne silah operatörüm, ne de aşçı personelim var. Üzerinize düşen, aşhanede paspas yapmak bile olabilir. Open Subtitles ليس لديّ مهندسين ولا مشغلي أسلحة ولا طباخين لذا عملكم ربما يتضمن ممسحة ودلو في السفينة
    Kristal bir paspas kovası istiyorum. Ve yepyeni pis bir battaniye. Open Subtitles أريد دلو كرستالي بدلاً عن دلو الممسحة ، وغطاء سرير متسخ جديد
    Pis paspas bana bir şey hatırlattı. Open Subtitles شيء ما في ماء الممسحة القذر أيقظني من غفلتي
    Benim onayladığım paspas markası olmasının nedeni bu. Open Subtitles لهذا هذه الممسحة الوحيدة التي أصادق عليها
    Bu saatte burada olacaksan eline paspas falan alıp yardım etmekten çekinme. Open Subtitles أتعلم، إذا ما كنتَ ستبقى هنا لهذا الوقت المتأخر، فلا ضيّر من أن تمسكَ بممسحة و مكنسة.
    Aynı zamanda paspas da yapıyor. Gelip görmek ister misiniz? Open Subtitles لقد صنعت حصيرة باب أيضاً أتريدين رؤية ذلك ؟
    Bu da demektir ki muhtemelen paspas altında anahtar olacak. Open Subtitles مما يعني ان هناك مفتاح تحت الحصيرة غالبا
    Çavuş Worthen'i paspas ve süpürgeden sorumlu olarak atamaya geldim. Open Subtitles أنا هنا لترقية الرقيب (ورثين) إلى رتبة قائد المماسح والمكانس
    Tanıştığım her erkek tarafından paspas muamelesi görmekten bıktım artık. Open Subtitles لقد سئمتُ مِن مُعاملتي كممسحة الأرجل مِن قبل كلّ رجل أقابله.
    Mitch, sende paspas işinden kovulmuştun. Open Subtitles ميتش, لقد طُردت أنت أيضاً عندما كنت تدفع المكنسة
    Knicks takımı, striptiz kulübünden bir paspas, kaygısız bir serseri, içinde yeni doğmuş zürafa olana bir kasa ve brokoli. Open Subtitles رائحة فريق "نيويورك نيكس", وممسحة من نادي تعري, رائحة متشرد خالي من الهموم قفص به زرافة جديدة وقرنبيط
    Boya yaparım, veya sex olarak hizmet veririm, paspas yaparım. Open Subtitles ربما أطلي سوراً أو أخدمك جنسياً أو أمسح الأرض
    O ne, bilmiyorum. Nedir o? paspas bezi nedir, bilmiyor musun? Open Subtitles ـ لا أعلم ما هذا الشيء ـ أنت لا تعرفين "سويفر" ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more