"patlamış" - Translation from Turkish to Arabic

    • الفشار
        
    • انفجرت
        
    • انفجر
        
    • إنفجر
        
    • إنفجرت
        
    • الفوشار
        
    • فشار
        
    • انفجار
        
    • الفيشار
        
    • مثقوب
        
    • إنفجار
        
    • ينفجر
        
    • البوب
        
    • أنفجرت
        
    • فجر
        
    patlamış mısırın işi orada başlar. Kulaklarını tıkamak için alırsın. Open Subtitles هنا بدأت أعمال الفشار تشتري لنفسك كيسا وتجعله سدادة لآذانك.
    Kovan patlamış çünkü barutu doldurulan mühimmat ve içine çok fazla barut konulmuş. Open Subtitles انفجرت هذه الرصاصة لأن الذخيرة كانت ممتلئة. و كانت الرصاصة مليئة جدًا بالبارود.
    Bir seferinde banyoya girdim ve içerisi sanki patlamış inek gibiydi. Open Subtitles لقد دخلت أحد المراحض، لقد كان يبدو أن ثوراً قد انفجر.
    Üç gece önce restoranın altındaki bir gaz borusu patlamış benim yerime alınanan komi de dahil bölümümdeki 5 kişi ölmüş. Open Subtitles قبل ثلاث ليال، إنفجر أنبوب غاز تحت المطعم، قتل خمس أشخاص من قسمي،
    Kurban Tom O'Leary topu tutmuş ve bomba ellerinde patlamış. Open Subtitles الضحية , توم أوليرى , رفعها و إنفجرت بين يديه
    - Daha fazla patlamış mısır yapalım. - Hayır, yeterince yedik. Neden filmin geri kalanını izlemiyoruz. Open Subtitles ـ لنعمل المزيد من الفوشار ـ لا، لقد تناولنا ما يكفى، لِمَ لا نشاهد بقية الفيلم؟
    Kocaman bir kase patlamış mısırla kanepeye uzanıp arabaların korna çalmasını dinleyeceğim. Open Subtitles سأتكور علي الأريكة مع وعاء كبير من الفشار ,واستمع إلي تزمير السيارات؟
    Sizin mikrodalganızdaki patlamış mısır ayarı 1995'in en ileri görüşlü işiydi. Open Subtitles الفشار الأصفر الذي وُضع في مايكرويفك كانت إنجاز كبير عام 1995
    Ayaklarını mobilyalardan çek ve döktüğün bütün bu patlamış mısırları topla. Open Subtitles أزِل رجليكَ عن الأثاث و إلتقط كلّ هذا الفشار الذي أسقطتَ.
    Bir yakıt atölyesindeki kazan patlamış 30 yaralı vardı. Open Subtitles غلاية انفجرت في مصنع للوقود وكان عدد الضحايا ثلاثين
    Sanki büyükbabamın mirası aileye patlamış... ..ve o küçük fazlalık hücreler,... ..kendilerini herkesin beynine yerleştirmişti. Open Subtitles كما لو كان جدي تراث وقد انفجرت داخل الأسرة، وتلك الخلية إضافية قليلة وقد قدمت نفسها في المخ للجميع.
    Apandisti patlamış. Seçeneğim yok ama kısıtlı elektrikle ameliyat edeceğim. Open Subtitles انفجرت زائدة هذا الرجل، لا خيار لديّ سوى إجراء العملية الآن مع الطاقة المحدودة
    Jeneratörlerinden biri patlamış iletişim hatlarını yakmış, bu yüzden yayın sağlam değil. Open Subtitles أحد مولداتهم انفجر وخرب خطوط الاتصال لذا البيانات غير مستقرة
    Soran olursa, gittiğimi söyle. Bir arkadaşın yolda lastiği patlamış. Open Subtitles .إن سأل علي أحد، قل إنني غادرت صديق انفجر إطار سيارته على الطريق السريع
    Çıkardıklarında kalbi bir su torbası gibi patlamış. Open Subtitles عندما أخرجوه أخيراً، إنفجر قلبه كالورق الهش.
    Bir evde borular patlamış. Her yeri su basmış. Open Subtitles أنابيب إنفجرت في عمارة سكنية الماء غطى المكان
    Benim canım çok çekti. Büyük bir patlamış mısır. Fazla yağlı olsun. Open Subtitles صحن كبير من الفوشار رجاء الزبدة الاضافية
    Burada yetki bende ve... müzeye düşen patlamış mısır fikrini uygulayacağız. Open Subtitles وُضِعت المسؤول في هذا الإجتماع وسنبقى على فشار متروك في المتحف
    Yeni yeraltı otoparkında bir boru patlamış diye duydum. Open Subtitles لقد سمعت ان هناك انفجار في المرآب الجديد الذي تحت الارض
    Önce bana patlamış mısır aldın sonra ısırılmadığım için sevindin. Open Subtitles أولا تشتري لي الفيشار , وبعد ذلك أنت ستكون مسرور جداً أنني لم أُعض
    Gördünüz mü, lastik patlamış. Open Subtitles عفوا، ولكن أود أن أشير إلى أن لديك إطار مثقوب.
    Son partiden sonra banyo, patlamış bir çorba fabrikası gibiydi. Open Subtitles آخر حفلة في الحمام بدت على أنها إنفجار معركة للحساء
    Ama doğru ellerde hazırlandığında ağızda volkan patlamış hissi verir. Open Subtitles لكن عندما يتم طهيا بطريقة صحيحة كأن بركاناً ينفجر بفمي
    Çıkıyorsan bize biraz patlamış mısır getir. Open Subtitles يا رجل، إذا خرجت،إذهب لجلب بعض من البوب كورن
    30. katta bir pencere patlamış. Ekibi hazırlayın, içeri giriyoruz. Open Subtitles أنفجرت نافذة في الطابق رقم 30 أجمعوا الفريق سنقتحم المكان
    Tuvalette adamın biri patlamış gibiydi... Open Subtitles الحمام كان يبدوا كأن شخص ما فجر كل شيء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more