"patlamak" - Translation from Turkish to Arabic

    • الانفجار
        
    • الإنفجار
        
    • تنفجر
        
    • ينفجر
        
    • أنفجر
        
    • سينفجر
        
    • ستنفجر
        
    • انفجر
        
    • يفجر
        
    • للانفجار
        
    • للإنفجار
        
    • الأنفجار
        
    • المياه تنبثق
        
    Bir örnek verecek olursak güneş yüzeyinin üzerinde asılı duran karmaşık yapı, şimdi patlamak üzere. TED ولديكم مثال هنا، هذا الهيكل المعقد والمعلق فوق سطح الشمس، على وشك الانفجار.
    Daha çok patlamak üzere olan bir cephane deposundaki nöbetçi gibisin. Open Subtitles اكثر من جندي حراسة بمخزن ذخيرة على وشك الانفجار
    Küçük kardeşim patlamak üzere olan bir keneye benzemişti. Open Subtitles بدا أخي الأصغر مثل بقّة على وشك الإنفجار
    Yüz hareketleri yapmıyordum; mesanem patlamak üzere olduğunda ben bu hareketleri yapıyorum. Open Subtitles لم أكن ألعب بوجهي ، هذا ما أبدو عليه عندما تكون مثانتي على وشك الإنفجار
    Binbaşı ve onun tehlikeli plânı her an patlamak üzereydi. Open Subtitles فان خطة الرائد كانت جاهزة لكي تنفجر في اي لحظة
    Gel Lemon, bu çöplük patlamak üzere. Open Subtitles هيا يا ليمون قبل أن ينفجر مكب النفايات هذا
    Öyle güçlü ve aşk dolu hissederim ki, patlamak üzereyimdir. Open Subtitles أشعر بهذه القوة ومليئة بالحب، أنا على وشك أن أنفجر
    Bir cerrah lazım. patlamak üzere olan bir karın aort anevrizması. Open Subtitles أريد جراحاً، لدي شريان أورطي على وشك الانفجار.
    Eğer senin kıçını kurtarmasaydım 100 milyar dolarlık altınlar ile burada patlamak için oturmazdım. Open Subtitles لو لم انقذ مؤخرتك لما كنت جالسا هنا معي على وشك الانفجار مع ذهب بقيمة 100 بليون دولار
    Kesinlikle yanında beyninde patlamak üzere olan anevrizmadan haberi olmayan adamdan daha tedbirli olacaktı. Open Subtitles وستكون متيقّظةً أكثر من ذاك الشاب الجالس بجانبها دون أدنى فكرة عن أم الدم التي تنتظر الانفجار في رأسه
    Çok güzelmiş, ama benim mesanem patlamak üzere. Open Subtitles ذلك رائع , لكن , انت تعلم مثانتي على وشك الانفجار
    Görünüşe göre o dişi volkan patlamak üzere! Open Subtitles رأيت؟ يبدو أنها على وشك الإنفجار من الغضب
    Neredeyse patlamak üzereymiş, adam her an ölebilirdi. Open Subtitles كبير جداً، وأنّه كان على وشك الإنفجار وقالوا أنّه سيكون ميتاً في أيّ وقت من الآن
    Yüzü patlamak üzere olan bir volkan gibi. Open Subtitles ويبدو كامل وجهه كالبركان الذي على وشك الإنفجار
    Nefretinin zehirinden safra kesesi patlamak üzere. Open Subtitles ومرارته وهي تنفجر مع السم الذي سيدخل إليه
    Bu santral, maksimum güce eriştiği anda patlamak üzere tasarlanmış. Open Subtitles المحطة مُصممة بحيث تنفجر . عندما تمتلئ بالطاقة ألم يلاحظ هذا أحد ؟
    Bu pasta patlamak üzere, mumları üflesen iyi olacak. Open Subtitles هذه الكعكه قاربت ان تنفجر لذا من الأفضل ان تطفئ الشموع
    Can sıkıcı ikizler patlamak üzere olan bir bombanın yanında. Open Subtitles التوأمتان المزعجتان مع رجل قد ينفجر فيهما
    Ama su anda boynunuzdaki patlamak uzere olan, damar beni endiselendiriyor. Open Subtitles لكن الأن ، أنا قلق حقاً عن هذا الوريد في عنقك أن ينفجر
    Her böyle konuştuğunda patlamak istiyorum. Open Subtitles كل مرة تقول ذلك ، اردت أن أنفجر من الغضب
    Onun için çok geç. Hemen mekiğe dönün. Bu şey patlamak üzere. Open Subtitles لقد تأخرت جداْ , عد إلى المكوك هذا الشىء سينفجر
    - Hepsi de patlamak üzere. Open Subtitles لدي الكثير من الاشياء, اطنان من الاغاني الاشياء ستنفجر, جيم
    ve aynı anda görünmez hissediyorum. Öfkeyle azarlayarak patlamak istiyorum TED أريد ان انفجر بخطبة غاضبة طويلة، وأريد ان أختبأ تحت صخرة.
    Hayır, tüm dünya patlamak üzere olsa. Open Subtitles لا، العالم كله على وشك أن يفجر.
    2: Güney Sable Adası'dan gelen şu serin hava neredeyse patlamak üzere. Open Subtitles اثنان , هذا الجزء الواطئ جنوب جزيرة السمّور جاهز للانفجار
    - Sen. Mesanen patlamak üzere olmalı. Open Subtitles أنت، لابد أن مثانتك مستعدة للإنفجار
    Kafam patlamak üzere. Bu çok saçma. Open Subtitles رأسى على وشك الأنفجار أنه لجنون
    patlamak üzere! Open Subtitles ها هي المياه تنبثق!

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more