"profesörü" - Translation from Turkish to Arabic

    • البروفيسور
        
    • الأستاذ
        
    • استاذ
        
    • البروفسور
        
    • أستاذ
        
    • استاذة
        
    • بروفيسوراً
        
    • مدرس
        
    • الأستاذِ
        
    • البروفسير
        
    • أستاذة
        
    • برفسور
        
    • لبروفيسور
        
    • الأساتذة
        
    • الأستاذَ
        
    Profesörü ormanda çıplak dolanırken bir düşünsene. Open Subtitles هل بأمكانك تصور البروفيسور يتجول في الغابة عاريا ؟
    Seni son gördüğümde... Profesörü ziyaret etmeye gidecektin. Open Subtitles اخر مره رأيتك كنت فى طريقك لزياره البروفيسور
    Profesörü neden bu şekilde onurlandırdığınızı sorabilir miyim? Open Subtitles هل يمكن أن أسألك لماذا تكرم الأستاذ بهذة الطريقة ؟
    - Bir sürü de yiyecek varmış. - Bekle de Profesörü çağırayım. Open Subtitles يوم عطلة الطباخ أيضاً دعنى أستدعى الأستاذ
    John emekli bir tarih Profesörü, kendisi Virginia'lı. TED جون هو استاذ تاريخ متقاعد من ولاية فرجينيا.
    Şimdi Profesörü ve Catherine'i eve götürelim, ...sondayı burada bırakırız, fırtına geçene kadar durumu takip eder, biz de sonra geri geliriz. Open Subtitles دعنا نأخذ البروفسور و كاترين إلى الوطن سنترك المجس الاستكشافي هنا وندعه يراقب الوضع حتى تمر العاصفة ، ثم نعود إتفقنا ؟
    Dr. Arthur Dost, Washington Üniversitesi'nde kimya Profesörü... son üç haftadır Nepal'de bulunuyor. Open Subtitles عامي آرثر، أستاذ الكيمياء في جامعة واشنطن . في نيبال لمدة ثلاثة أسابيع.
    Ne olduğunu bilmiyorum, ama bu şey için Profesörü öldürdüler... ve şimdi de senin peşine takılacaklarından eminim. Open Subtitles انا لا اعرف ما هو ولكنهم قتلوا البروفيسور من اجله والان انا متأكد انهم سيسعون اليك
    Şey, niçin profesörün peşindesin? Ben Profesörü izlemiyorum. Devereau'yu izliyorum. Open Subtitles انا لا اتعقب البروفيسور , انا اتعقب ديفرو
    Talihsiz bir hata. Rembrandt mektuplarını bulana kadar Profesörü öldüremeyeceğimizi biliyordum. Open Subtitles انا اعرف انه ليس بمقدورنا قتل البروفيسور حتى نحصل على رسائل رامبرنت
    Dün gece Profesörü izledim ve sana dokunurlarsa hepsini öldüreceğime dair yemin ettim. Open Subtitles عندما كنت أتبع البروفيسور البارحة أقسم بأني سأقتلهم جميعاً لو لمسوك
    Bu bilinç, en büyük önceliğim haline geldi. Ordudan kaçıp, fidye için kaçırılan Profesörü bulmaya karar verdim. Open Subtitles هذا الوعي حركني وجعلني اهرب من العسكرية وابحث عن البروفيسور المختطف
    Evine gidip tüm ailesini öldüren matematik Profesörü Henry Birdson vakasını duydunuz mu hiç? Open Subtitles هل انتي من طرف هينري بيردسون البروفيسور الذي عاد لمنزله و قتل عائلته كلها
    Ve kendi iyiliği için, Profesörü de kurtarmalıyız. Open Subtitles ويجب علينا أن ننقذ الأستاذ بالرغم من نفسه
    Ve tek başına Profesörü Yuma'dan çıkaramazsın. Open Subtitles أنت لا تستطيع الحصول على الأستاذ خارج الحصن يوما لوحدك
    Birkaç adam topla. Gidip Profesörü bulacağım. Open Subtitles أحضر بعض الرجال سأذهب للعثور على الأستاذ
    Bir biyolog, daha önce Stanford'ta ileri genetik Profesörü olarak bulunmuş. Open Subtitles انه متخصص في علم الأحياء رسمياً، هو استاذ في علوم الوراثة المتقدمة في ستانفورد
    Profesörü burada beklememin bir sakıncası var mı? Open Subtitles أتمانعين ان انتظرت هنا حتى قدوم البروفسور
    Az maaşla geçinmeye çalışan bir matematik Profesörü olduğunu spor arabalarımdan birine bile yetmeyecek çatısı akan bir evde oturduğunu biliyorum. Open Subtitles اه، أعرف أنه كان أستاذ رياضيات جامعي براتب وأنه عاش في منزل قديم مسرب لا يساوي ثمن أي من سياراتي الرياضية.
    Disket sürücü bombalarının patladığı St.Dennis Üniversitesi'nde post-modern edebiyat Profesörü. Open Subtitles استاذة الادب الحديث فى جامعة سانت دينيس حيث تم ارسال قنابل القرص المرن
    Senin İngilizce Profesörü olman lazımdı. Open Subtitles كان من المفــــترض أنْ تكــــون بروفيسوراً في اللغة الإنجليزية.
    Bir anatomi Profesörü bütün hayatını ruhlar içinde geçirir. Open Subtitles مدرس فى مختبر تشريح لقد كانت الأرواح حوله طوال حياته
    Dünyanın dört bir yanından, Chicago Üniversitesine Profesörü soruşturmak için herkesi çağrılıyor. Open Subtitles نداءات إلى ولاية شيكاغو مِنْجميعأنحاءالعالم، إسْتِفْسار حول الأستاذِ.
    Herkes onun yanında. Profesörü kurtarmamız lazım. Open Subtitles البارون محتجز الجميع يجب أن نذهب لأنقاذ البروفسير
    Önce yeterince kötü muamele görüp, acı çekme Profesörü olman gerekir. Open Subtitles تصبح مرفوساً لمدة طويلة بما فيه الكفاية، حتى تكون أستاذة الألم
    Teorik fizik Profesörü olarak diploması olmayan biriyle çalışmak garip bir durum. Open Subtitles غريب ان يكون برفسور في الفيزياء النظريه ان يعمل مع شخض غير حاصل على شهاده
    Bu, ağırbaşlı bir kolej Profesörü rolü. Open Subtitles هذا الجزء لبروفيسور جامعي رسمي.
    Ülkedeki en saygın etik Profesörü bile mi? Open Subtitles بمن فيهم أكثر الأساتذة خُلقًا في البلاد؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more