| Profesörü ormanda çıplak dolanırken bir düşünsene. | Open Subtitles | هل بأمكانك تصور البروفيسور يتجول في الغابة عاريا ؟ |
| Seni son gördüğümde... Profesörü ziyaret etmeye gidecektin. | Open Subtitles | اخر مره رأيتك كنت فى طريقك لزياره البروفيسور |
| Profesörü neden bu şekilde onurlandırdığınızı sorabilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكن أن أسألك لماذا تكرم الأستاذ بهذة الطريقة ؟ |
| - Bir sürü de yiyecek varmış. - Bekle de Profesörü çağırayım. | Open Subtitles | يوم عطلة الطباخ أيضاً دعنى أستدعى الأستاذ |
| John emekli bir tarih Profesörü, kendisi Virginia'lı. | TED | جون هو استاذ تاريخ متقاعد من ولاية فرجينيا. |
| Şimdi Profesörü ve Catherine'i eve götürelim, ...sondayı burada bırakırız, fırtına geçene kadar durumu takip eder, biz de sonra geri geliriz. | Open Subtitles | دعنا نأخذ البروفسور و كاترين إلى الوطن سنترك المجس الاستكشافي هنا وندعه يراقب الوضع حتى تمر العاصفة ، ثم نعود إتفقنا ؟ |
| Dr. Arthur Dost, Washington Üniversitesi'nde kimya Profesörü... son üç haftadır Nepal'de bulunuyor. | Open Subtitles | عامي آرثر، أستاذ الكيمياء في جامعة واشنطن . في نيبال لمدة ثلاثة أسابيع. |
| Ne olduğunu bilmiyorum, ama bu şey için Profesörü öldürdüler... ve şimdi de senin peşine takılacaklarından eminim. | Open Subtitles | انا لا اعرف ما هو ولكنهم قتلوا البروفيسور من اجله والان انا متأكد انهم سيسعون اليك |
| Şey, niçin profesörün peşindesin? Ben Profesörü izlemiyorum. Devereau'yu izliyorum. | Open Subtitles | انا لا اتعقب البروفيسور , انا اتعقب ديفرو |
| Talihsiz bir hata. Rembrandt mektuplarını bulana kadar Profesörü öldüremeyeceğimizi biliyordum. | Open Subtitles | انا اعرف انه ليس بمقدورنا قتل البروفيسور حتى نحصل على رسائل رامبرنت |
| Dün gece Profesörü izledim ve sana dokunurlarsa hepsini öldüreceğime dair yemin ettim. | Open Subtitles | عندما كنت أتبع البروفيسور البارحة أقسم بأني سأقتلهم جميعاً لو لمسوك |
| Bu bilinç, en büyük önceliğim haline geldi. Ordudan kaçıp, fidye için kaçırılan Profesörü bulmaya karar verdim. | Open Subtitles | هذا الوعي حركني وجعلني اهرب من العسكرية وابحث عن البروفيسور المختطف |
| Evine gidip tüm ailesini öldüren matematik Profesörü Henry Birdson vakasını duydunuz mu hiç? | Open Subtitles | هل انتي من طرف هينري بيردسون البروفيسور الذي عاد لمنزله و قتل عائلته كلها |
| Ve kendi iyiliği için, Profesörü de kurtarmalıyız. | Open Subtitles | ويجب علينا أن ننقذ الأستاذ بالرغم من نفسه |
| Ve tek başına Profesörü Yuma'dan çıkaramazsın. | Open Subtitles | أنت لا تستطيع الحصول على الأستاذ خارج الحصن يوما لوحدك |
| Birkaç adam topla. Gidip Profesörü bulacağım. | Open Subtitles | أحضر بعض الرجال سأذهب للعثور على الأستاذ |
| Bir biyolog, daha önce Stanford'ta ileri genetik Profesörü olarak bulunmuş. | Open Subtitles | انه متخصص في علم الأحياء رسمياً، هو استاذ في علوم الوراثة المتقدمة في ستانفورد |
| Profesörü burada beklememin bir sakıncası var mı? | Open Subtitles | أتمانعين ان انتظرت هنا حتى قدوم البروفسور |
| Az maaşla geçinmeye çalışan bir matematik Profesörü olduğunu spor arabalarımdan birine bile yetmeyecek çatısı akan bir evde oturduğunu biliyorum. | Open Subtitles | اه، أعرف أنه كان أستاذ رياضيات جامعي براتب وأنه عاش في منزل قديم مسرب لا يساوي ثمن أي من سياراتي الرياضية. |
| Disket sürücü bombalarının patladığı St.Dennis Üniversitesi'nde post-modern edebiyat Profesörü. | Open Subtitles | استاذة الادب الحديث فى جامعة سانت دينيس حيث تم ارسال قنابل القرص المرن |
| Senin İngilizce Profesörü olman lazımdı. | Open Subtitles | كان من المفــــترض أنْ تكــــون بروفيسوراً في اللغة الإنجليزية. |
| Bir anatomi Profesörü bütün hayatını ruhlar içinde geçirir. | Open Subtitles | مدرس فى مختبر تشريح لقد كانت الأرواح حوله طوال حياته |
| Dünyanın dört bir yanından, Chicago Üniversitesine Profesörü soruşturmak için herkesi çağrılıyor. | Open Subtitles | نداءات إلى ولاية شيكاغو مِنْجميعأنحاءالعالم، إسْتِفْسار حول الأستاذِ. |
| Herkes onun yanında. Profesörü kurtarmamız lazım. | Open Subtitles | البارون محتجز الجميع يجب أن نذهب لأنقاذ البروفسير |
| Önce yeterince kötü muamele görüp, acı çekme Profesörü olman gerekir. | Open Subtitles | تصبح مرفوساً لمدة طويلة بما فيه الكفاية، حتى تكون أستاذة الألم |
| Teorik fizik Profesörü olarak diploması olmayan biriyle çalışmak garip bir durum. | Open Subtitles | غريب ان يكون برفسور في الفيزياء النظريه ان يعمل مع شخض غير حاصل على شهاده |
| Bu, ağırbaşlı bir kolej Profesörü rolü. | Open Subtitles | هذا الجزء لبروفيسور جامعي رسمي. |
| Ülkedeki en saygın etik Profesörü bile mi? | Open Subtitles | بمن فيهم أكثر الأساتذة خُلقًا في البلاد؟ |