"romanlarda" - Translation from Turkish to Arabic

    • الروايات
        
    • في القصص
        
    • الهزلية
        
    Bahsettiğim dikişi attım ve tıbbi romanlarda dedikleri gibi ihtiyatlı bir şekilde iyimserim. Open Subtitles وضعت الغرزة التي تحدثنا عنها وكما يقولون في الروايات الطبية أنا متفائل بحذر
    Dış dünyanın romanlarda yazıldığı kadar kötü ve cezbedici olup olmadığı her zaman öğrenmek istediğim bişeydi. Open Subtitles شئ آخر .. لطالما كنت أرغب فى معرفة .. إذا ما كان العالم بالخارج فعلا خطير و مثير كما تصوره الروايات ؟
    Çünkü erkeklerin yazdığı bütün romanlarda öyle yazar. Open Subtitles أعلم، لأن هذا ما كتب في كل الروايات التي كتبها الرجال
    Çizgi romanlarda da aynı ikiyüzlülük var; ama şifreli bir ikiyüzlülük... Open Subtitles مثل النفاق الموجود في القصص المصورة لكن هنا النفاق مُشفر.
    Çizgi romanlarda görüşürüz dostum. Open Subtitles سأقابلك في الكتب الهزلية أيها الوغد ماذا؟
    Kâtilin kare şeklideki çenesine dikkât edin bu çizgi romanlarda kahramanların çoğunun ortak özelliğidir. Open Subtitles لاحظ الشكل الرياضى للبطل كما فى اغلب الروايات المصورة
    Ama devamı daha sonra.. Hani romanlarda dedikleri gibi. Open Subtitles ولكن سأحكي أكثر عن ذلك لاحقا كما يقولون في الروايات
    romanlarda ana karakterin serüvene çıkıp engellerle yüz yüze gelmesi ama en sonunda dikkatleri çekmesi gibi. Open Subtitles تعرفين، كما في الروايات عندما تلتحق الشخصية الرئيسية برحلة البطل.. ويواجه كافة أنواع العقبات
    Aşka gelirsek, hepsi romantik aşk istemişti, büyük romanlarda okuduğumuz bir ruh eşi, son günlerimize kadar yanımızda kalan bir aşk. TED وبالنسبة للحب، طلبوا جميعًا ذلك النوع من الحب الرومانسي، توأم الروح الذي نقرأ عنه في الروايات الرومانسية الملحمية، ذلك النوع من الحب الذي سيبقى معنا حتى موتنا.
    Bu romanlarda, hançer genellikle botta saklanır. Open Subtitles اعتقد في الروايات الخنجر في الحذاء
    Bu romanlarda, hançer genellikle botta saklanır. Open Subtitles اعتقد في الروايات الخنجر في الحذاء
    Çünkü o sadece ucuz romanlarda olur. Open Subtitles لأن ذلك يحدث فقط في الروايات الرخيصة
    Eski medyayı düşünüyorlar, çünkü eski medyayı her zaman yeni medyanın içeriği gibi görüyorlar. Filmlerin TV içeriği olma eğilimi gibi, kitaplarda içeriğin kullanıldığı gibi, romanlarda film içeriğinin kullanıldığı gibi. TED فيستمرون في التفكير في الوسائل التقليدية لكن الوسائل القديمة ستكون هي مادة المحتوى للوسائل الجديدة، مثلما أن الأفلام السينمائية أصبحت المحتوى للبث التلفزيوني، وبعد أن كانت الكتب هي المحتوى، أصبحت كتب الروايات هي محتوى الأفلام السينمائية.
    Bu, büyük romanlarda yazılan türde şeylerden. Open Subtitles هذه موادّ الروايات العظيمة.
    Gizemli romanlarda bu sandıkların kenarında genellikle bir buton olur ve o da gizli bir bölümü açar. Open Subtitles في روايات الألغاز * تقصد الروايات البوليسية و الغامضة * هناك يكون عادة زر في جوانب هؤلاء الصناديق تلك التى تفتح حجيرة سرية
    Ucuz romanlarda okumuştum onları. Open Subtitles قرأت عنهم في الروايات الرخيصة
    Yazdığım romanlarda kimse ölmüyor. Open Subtitles \u200fفي الروايات التي أكتبها... \u200fلا أحد يموت
    Ama Prudie haklı, bu bütün romanlarda var. Open Subtitles لكن (برودي) على حق, انها في كل الروايات
    O zaman bu adam ya çizgi romanlarda saklanıyor ya da öyle bir yerden geliyor. Open Subtitles إذاً هذا الرجل قد يكون مختبئ في القصص الكوميدية أو خارج منهم بطريقة ما
    Yaşadığım dünyada, kahramanlar sadece çizgi romanlarda yer alırlar. Open Subtitles في عالمي، كان الأبطال في القصص المصوّرة فقط.
    Hayır. Fakat siz radyo şovlarında ve çizgi romanlarda yer alıyorsunuz. Open Subtitles لكن أفترض أنّك تأخذ حصّة لقيامك بالعروض الإذاعيّـة والكتب الهزلية.
    Çizgi romanlarda makineli tüfekle tutuklama yaparken gösteriliyorsun. Open Subtitles تُظهرك الكتب الهزلية وأنت تحمل سلاحاً، وتقوم بإعتقالات. هل ذلك خيال وحسب؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more