"söylemeye çalıştığım" - Translation from Turkish to Arabic

• أحاول قوله
• احاول قوله
• أحاول أن أقوله
• أنا فقط أقول
• أحاول أخبارك
• أحاول إخبارك
• أريد قوله
• الذي أقوله
• كل ما أقوله
• ما أحاول
• ما كنت أحاول أن
• أحاول اخبارك
• أحاول توضيحه
• أحاولُ قوله
• أحاول أن أقول

Bakın, Söylemeye çalıştığım şey 10 Tane Sarcastaball ligimiz olsun, böylece
اسمعوا، ما أحاول قوله يجب أن نحصل على العشرات من دوريات

Bu kesinlikle dikkat çekici ve bugün Söylemeye çalıştığım şeyin temel bir özelliği.
ذلك بالطبع أمر رائع جداً، وتلك السمة المركزية لما أحاول قوله اليوم.

Söylemeye çalıştığım şey, anlamak zorunda olduğumuz şey, neden bazı gençlerimize bunların cazip geldiği.
ما أحاول قوله هو أن علينا فهم السبب من وراء انجذاب شبابنا لهذا الأمر.

Söylemeye çalıştığım şey, Brenda Tanrı'nın lütfu, kendinin dışındakileri de kapsamaktır.
ما احاول قوله يا بريندا تلك نعمة من الله يهبنا اياها

Bakın, Söylemeye çalıştığım ortada yalnızca bir suç mahalli yok.
ما أحاول أن أقوله هو لن يكون مسرح الجريمة فحسب

Böylece derin bir nefes alıyorum. Tamam. Pardon. Her neyse Söylemeye çalıştığım şey gerçekten TED'i seviyorum.
حسناً. عذراً. علي أي حال، ما أحاول قوله أنني فعلاً أحب تيد.

Söylemeye çalıştığım şey, Susan, evde kalacak birine ihtiyacım yok.
ما أحاول قوله سوزان أنني لا أحتاجك لتسكني هنا

Söylemeye çalıştığım şey kutsal evliliğin onların yetkilerinin üstünde olduğu.
ما أحاول قوله هو أنَّ الرباط المُقدَّس أقوى من أن يقوموا بتفريقه

Hey, tek Söylemeye çalıştığım eğer onu sevmiyorsan... onunla olma, tamam mı?
...كل ما أحاول قوله هو ...إن لم تكن تحبها إبتعد عنها, أتفهمني؟

Söylemeye çalıştığım sorunlarımızın üstesinden gelebileceğimiz.
أعتقد إن ما أحاول قوله إنه يمكننا أن نعلوا فوق مشاكلنا

Söylemeye çalıştığım şey, bunu üzerimden çekemezseniz sizden daha az vaktim var demektir.
كل ما أحاول قوله أنه لو لم تستطيعوا إبعاد هذا الشئ اللعين عنى فالوقت المتاح لدى أقل من المتاح لكم

-Doğru açıklayamadım. Söylemeye çalıştığım...
أنا آسفة أنا لم أقل هذا بشكل صحيح كل ما أحاول قوله هو

Aşk diye bir şey yok! Size Söylemeye çalıştığım şey bu çocuklar.
الحب ليس موجوداً, هذا ما أحاول قوله لكم يارفاق

- Selam. Bak, CTU'da senden ayrıldığım sırada, sana Söylemeye çalıştığım şeyi anlamadın gibime geldi.
اسمعي، عندما ذهبت بعيداً عنك من الوحدة، شعرت أنكِ لا تفهمين ما كنت أحاول قوله

Söylemeye çalıştığım şey bir erkek arkadaşının olmaması harika birşey.
ما احاول قوله انه من الرائع انكِ لا تملكين حبيب

Söylemeye çalıştığım kurt adam senin bir parçan, ama iç güzelliğini değiştirmez.
ما احاول قوله هو ان الذئب جزء منك .. وهذالا يغيرماتحملهبداخلك.

Söylemeye çalıştığım General bölükleri 50 mil ilerletsek de- sizi temin ederim, güneş şimdi var- ...ama oraya gittiğimizde sis önümüze geçebilir.
ما أحاول أن أقوله حتى لو حركنا جنودك مسافة الخمسين ميلا حيث الشمس مشرقة الآن

Bak, Söylemeye çalıştığım sübvansiyonlu konut inşasında devlet verdiği her kuruşun karşılığını ister.
أنظر أنا فقط أقول مع أن الإسكان مدعوم الحكومة تريد بيان عن كل سينت تم صرفه

- Size Söylemeye çalıştığım şu ki, yırtılan... - Hayır, ben yırtmadım.
... أحاول أخبارك بأنكِ مزقتِ كلا , لم أفعل

Tatlım, bütün Söylemeye çalıştığım, onları birilerinin incitebileceği.
عزيزتى, ما أحاول إخبارك به أنه قد يتأذى أحدهم

Söylemeye çalıştığım şey, her zaman bir konun var. Bu kendinsin.
كل ما أريد قوله هو انكِ وجدتِ موضوعك بالفعل.

Söylemeye çalıştığım şey burada bir süre daha kalman senin için en iyisi.
الذي أقوله أنني أظن أنها ستكون فكرة جيدة بالنسبة لك أن تبقى هنا بضعة أيام

Onu elbette seviyorsunuz. Ama benim Söylemeye çalıştığım, öfkeyi başka yere yönelteceğinize öfkenize sahip çıkın.
كل ما أقوله هو إحتواء الغضب بدلاً من تبديله

Umarım sana Söylemeye çalıştığım şeyi anlamışsındır.
حيث القلب البشرى ينبض أرجوا أن تكونى قد فهمتى ما كنت أحاول أن أقوله لكى

Neyse, Söylemeye çalıştığım bu, dünyadaki son gecem ve benim için çok değerli bir anı olabilir.
على أية حال، ما أحاول اخبارك به هو... هذه هي ليلتي الأخيرة على الأرض... هذا الوقت يُعتبر ذكريات ثمينة لي.

Başından beri Söylemeye çalıştığım buydu. Hakkını verelim.
هذا هو كنت أحاول توضيحه وهي تستحق أن يُحتفى بها.

Söylemeye çalıştığım şey şu, ve size kabalık gibi gelirse özür dilerim, ama benlik algınızı sorguluyorum.
أظن أن ما أحاولُ قوله وأعتذر أيها الجنرال لو .بدا هذا غير مهذب مني .ولكنني أشكك في إحساسك بنفسك

Söylemeye çalıştığım şu ki Japonlar daha kötü bir yer seçemezlerdi.
... كما كنت أحاول أن أقول لك يا سيدي اليابانيين قد أختاروا أسوء مكان لايوجد قاعدة