"sözcükler" - Translation from Turkish to Arabic

    • الكلمات
        
    • كلمات
        
    • العبارات
        
    • والكلمات
        
    Bazen de hayatına girer ve kendini iyi hissetmeni sağlayacak sözcükler öğretirler. Open Subtitles و يجعلوك تشعر بشعور جيد حول نفسك و يعلموك بعض الكلمات الجديدة
    diyorum. Eğer öylelerse, sözcükler telaffuz edilebilen "mem"lerdir. TED إذا كانت كذلك، الكلمات عبارة عن مخيال يعبر عنه ويعلن.
    Sonra bir baktık onu diğer sözcükler izliyor. TED و انتهى الأمر بعد ذلك بوجود مجموعة كاملة من الكلمات الأخرى أيضاً.
    Burada anlamı ileten sadece sözcükler değildir. TED ليست الكلمات هنا فقط هي من تحمل معنى الجملة.
    Bunu okumak zor olurdu fakat boşlukları eklediğimizde tekil sözcükler beliriyor ve o zaman çok daha anlaşılır oluyor. TED سيكون من الصعب قراءتها، ولكن بمجرد أن نضع الفراغات، تظهر لنا كلمات مفردة وتصبح الجملة مفهومة أكثر بكثير.
    Bunlar birbirimize söyleyebileceğimiz neredeyse en güçlü sözcükler ve StoryCorps kabininde sıklıkla olan da bu. TED إنها أقوى الكلمات التي نود قولها لبعضنا، وعادة هذا ما يحدث في كبينة لستوريكوربس.
    Bilirsiniz, deneyimin bataklığında basit sözcükler kayboluyor. TED أتعلمون، تضيع الكلمات البسيطة في الرمال المتحركة للخبرة.
    Bayan Paradine, bazı resmi sözcükler kullanmak zorundayım. Open Subtitles سيدة بارادين, يجب ان استخدم بعض الكلمات الرسمية فى هذا الشأن
    Ne demek istediğini söylemeye çalışıyorsun ama her nasılsa sözcükler değişiyor. Open Subtitles تجدين نفسك تحاولي أن تقولي ما تعنين، لكن بطريقة ما الكلمات تتغير.
    sözcükler, diller, kökenleri ve anlamları üstüne uzmansınız. Open Subtitles خبير في الكلمات واللغات في أصولها ومعانيها
    sözcükler sadece insanların düşüncelerini ifade etmeli. Open Subtitles على الكلمات أن تعبر فقط على ما يريد المرء قوله
    Düşüncenin zorlayıcı şartı, onun ancak sözcükler vasıtasıyla kavranmasıdır. Open Subtitles لحظة من التفكير لا يمكن فهمها إلا من خلال الكلمات
    Herşey söylendi oturmuş sözcükler anlamlarını değiştirmezler anlamların ait oldukları sözcükleri değiştirmediği gibi. Open Subtitles كل شيء قيل مسبقًا الكلمات المقدّمة لا تتغير معانيها وتعني كلماتها
    Geçen iki ya da üç ay içinde çok hoşuma giden bazı sözcükler ortadan kalktı. Open Subtitles في الشهرين أو الثلاثة الأخيرة بعض الكلمات كنت مولعة جدًا بها اختفت
    Kullandığı sözcükler, gazetede geçenlerdi saldırılan yazar ve karısıyla ilgili olay. Open Subtitles أنه استخدم نفس الكلمات التي نُشرت في الصحف عن حادث الإعتداء على الكاتب وزوجته الليلة الماضية
    Kullandığı sözcükler, gazetede geçenlerdi saldırılan yazar ve karısıyla ilgili olay. Open Subtitles أنه استخدم نفس الكلمات التى نشرت فى الصحف عن حادث الاعتداء على الكاتب وزوجته الليلة الماضية
    Benim daha önce hiç duymadığım bazı sözcükler biliyor. Open Subtitles إنه يعرف بعض الكلمات التي لم أسمع عنها من قبل
    Dur bir dakika... Şu sözcükler... Tamam, tamam, tamam. Open Subtitles إنتظر لحظة ، الكلمات حسناً ، حسناً ، حسناً
    Dur bir dakika... Şu sözcükler... Tamam, tamam, tamam. Open Subtitles إنتظر لحظة ، الكلمات حسناً ، حسناً ، حسناً
    Kimyasal sözcükler üretiyorlar ve bu sözcükleri tanıyorlar, ve yalnızca bütün hücreler uyum içinde hareket ettiğinde amacına ulaşan grup davranışları sergiliyorlar. TED عن طريق القاء كلمات كيميائية، بإستطاعتها فهمها وتقوم بتفعيل السلوك الجماعي وتنجح في هذا فقط عن طريق مشاركه كل الخلايا معا بانسجام
    Çok uzun sözcükler kullandın. Bizler basit korsanlarız. Open Subtitles الكثير من العبارات الطويلة، يا آنسه ولكنهم قراصنة متواضعين
    Oh, ağzımı açtım ve sözcükler dökülüverdi. Open Subtitles أوه ،مجرد أنى فتحت فمى والكلمات خرجت من تلقاء نفسها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more