| Tüm sevgini tüm acılarını tüm sırlarını, umutlarını, hayallerini içine dök. | Open Subtitles | والآن، صبي بداخلها كل حبك، كل آلامك، كل أسرارك وآمالك وأحلامك. |
| Burada insanların diğer komşulardan kendi sırlarını nasıl saklamayı öğrendiklerini görürsünüz. | Open Subtitles | فالسكان هنا تعلموا أن هناك طريقة واحدة لإخفاء الأسرار من الجيران |
| Ben onu tanıyordum, İsa'nızı tanıyordum... onun ızdırabını paylaştım, sırlarını sakladım. | Open Subtitles | أنا أعرفه عرفت سيدك المسيح عطفت عليه من العذاب دفنت أسراره |
| Bir kaç dakika sonra, McGuire'ın bütün kirli sırlarını öğreneceğiz. | Open Subtitles | دقيقتين و نحصل على نظرة داخل كل اسرار ماجواير القذرة |
| Efsaneye göre Kütüphaneyi inşa etti ve tüm sırlarını korudu. | Open Subtitles | الأسطورة تقول إنه بنى المكتبة و يحافظ على كلّ أسرارها |
| İnsanlar daima bana sırlarını anlattılar, peki ben kime anlatabilirim? | Open Subtitles | لطالما إئتمنني الناس على أسرارهم لكن من أئتمن على أسراري؟ |
| Daha yeni, insanoğlunun sırlarını barındıran bir topluluğun içinden geldim. | TED | انا عائدة من مجتمع يحمل في طياته سر نجاة البشرية |
| Hani diz çöküp pedere en derin sırlarını anlatırsın ya. | Open Subtitles | تعرفين, عندما تركعين أمام الكاهن وتخبرينه عن أخفى أسرارك. |
| Bana en küçük sırlarını bile söylerdin. | Open Subtitles | الزفاف بأسرع ما يمكن. أنت تخبرينيي عن َ ..أسرارك |
| Bana bu sırlarını korumak amacıyla değildi inanmamı mı bekliyorsun? Hayır, yok. | Open Subtitles | أتتوقع منى تصديق أن هذه لم تكن لإخفاء أسرارك ؟ |
| Amerikalı bir çingenenin bunun sırlarını çözen, kutsanmış kişi olmayacağından emin olabilirsin. | Open Subtitles | كوني على يقين بأنهُ لن يكون أمركي غجري هو المبارك لكشف الأسرار |
| Bizim evlilik anlaşmamız senin sırlarını bilmek hakkını vermiyor mu bana? | Open Subtitles | أمن المقبول ألا أعلم شيئاً عن الأسرار التي تخصك؟ |
| Eğer sırlarını bizimle paylaşacak kadar, bize güvenmiyorsa ve Connor başımızın çaresine bakamayacağımızı düşünüyorsa nasıl bir ekip olabiliriz ki? | Open Subtitles | كيف يمكننا ان نكون فريق أذا هو لايثق بنا مع أسراره ؟ أو إذا كونر لايثق بنا للأعتناء بأنفسنا ؟ |
| Evet, sanki hayat o anda donmuş ve evren tüm sırlarını açıklayacakmış gibi. | Open Subtitles | أجل، كأنّ الحياة تجمّدت في تلك اللحظة والكون على وشك كشف كلّ أسراره. |
| Farkında mısın bilmem ama az önce bana geleceğin sırlarını açıkladın. | Open Subtitles | مرحبا , انت لتوك قد كشفت سرا من اسرار المستقبل لي |
| Ustaları taklit ederek onların sırlarını öğrenmeye çalışan bir çokları gibi. | Open Subtitles | مثل الأخرين , ينسخ اللوحات الأصلية ليكتشف أسرارها |
| - Tek bakışınla bir erkeğin bütün sırlarını ortaya dökebilirsin. | Open Subtitles | لابد أن الرجال يلقون نظره واحده عليك ويخبروك أسرارهم إبهرنى |
| Gökten düşene kadar Laputa bir efsaneydi. Şimdi devlet beni Laputa'nın sırlarını açığa çıkarmam için görevlendirdi. Mesela, malzemesi nedir? | Open Subtitles | لابوتا كانت فقط اسطورة حتى سقط هذا من السماء الان الحكومة تريدني لاكتشاف سر لابوتا مثلا, مما مصنوع هذا الشيء... |
| Sabah Bernard'a koçluk yapıp öğleden sonra annesine Wingo ailesinin sırlarını anlatarak. | Open Subtitles | و بعد الظهر أخبر والدته بأسرار عائلة وينجو |
| Sizi uyarmalıyım, şimdi yapacağımız gösteri seyircilerin sırlarını ağızlarından kaçırmalarına neden olabilir. | Open Subtitles | و الآن, نحب أن نحذركم من العرض القادم و الذي سوف يجعل الحاضرين يصرحون بأسرارهم |
| Beni sorgulamaya çalıştı, bir kere çaktım ve bütün kirli sırlarını öğrendim. | Open Subtitles | حاول أستجوابي و من نظره واحده اليه عرفتُ كل اسراره القذره |
| Ve karşılığında bana en karanlık sırlarını anlatacaksın. | Open Subtitles | مقابل أن تفتحى لي قبلكِ منتديات دي في دي للأفلام وتخبريني بكل أسراركِ العميقة |
| İnsanların yüzüne bakarak sırlarını anlatacaklarını düşünmeye başladığın oldu mu? | Open Subtitles | وتفكري فيه كثيرا جدا, وتبدأي تعتقدي وأن الناس يمكنهم أن يقولوا سرك بمجرد النظر إليكِ؟ |
| Öğle olduğunda, Ace ve Eyeball sırlarını çetede herkese söylemişti bile. | Open Subtitles | بحلول الظهر آيس وايبول أخبروا سرهم باقي العصابة |
| sırlarını okyanusa söyleyebilirsin... ama asıl soru... okyanusun da sırlarını sana söyleyip söylemeyeceğidir. | Open Subtitles | يمكن أنْ تبوح للبحار بأسرارك لكنّ السؤال هو هل ستبوح البحار لك بأسرارها |
| Bir dağı aşındırmakta suyun üstüne hiçbir şey yoktur onun sırlarını meydana çıkarır. | Open Subtitles | لا يوجد فى روعة المياه وهى تحفر فى الجبال و تفضى بأسرارها لكى |