"satıcıları" - Translation from Turkish to Arabic

• تجار
• تجّار
• تاجر
• مروجي
• باعة
• التجار
• بائعي
• البائعين
• متاجري
• تُجار
• تُجّار
• تاجري
• مندوبى المبيعات

Silah satıcıları, barutu, el altında bulundurmayı severler, ... ama barutun, tehlikeli olmak için kurşun içinde olması gerekmez.
تجار الأسلحة يحتفظون بالبارود لصناعة رصاص حسب الطلب لكن البارود ليس بحاجة لأن يكون في رصاصة حتى يكون خطرا

Ne zamandan beri bu şehirde üç kuruşluk uyuşturucu satıcıları adam oldu?
حَسناً، لأن تجار المخدرات بكثرة في هذه المدينة، هل يظرك تغير بسيط

Uyuşturucu satıcıları ateş edildiğinde hangi yeleklerin işe yaradığını bilmek istediler.
تجار المخدرات يريدون أن يعرفوا، فقط للفضول، أيّ السترات ستجدي نفعاً.

Orada sadece uyuşturucu satıcıları güvendedir.
لأن الناسَ الوحيدينَ سلامة هناك تجّار المخدّرات.

Polis, araziyi bastı ve tüm satıcıları tutukladı.
الشرطة أحبَطت العملية وقامت بإعتقال تاجر المخدرات

Size ilk anlatacağım şey Orange ilçesi sokaklarında ve okul koridorlarında uyuşturucu satıcıları ve yasadışı kaynaklarını bir gizli polis olarak nasıl takip ettiğim olmayacak.
لن أبدأ حديثي بأن أقول لكم ما هو عملي كعميل سري يتعقب مروجي و تجار المخدرات في شوارع مدينتنا و ممرات مدارسنا

Uyuşturucu satıcıları dediler ki, senin çocukların onların işlerinin geleceği.
لقد صرح تجار المخدرات بأن أبنائكم هم تجارة بالنسبة لمستقبلهم

Herkes istediğini almak için yaptığı şeyi yapmaya devam ediyordu, uyuşturucu satıcıları, hırsızlar, kan bankası.
الكل هناك كان يفعل ما يفعله ليأخذ ما يريد، تجار المخدرات، اللصوص، بنك الدم.

Yolabileceğim bahisçiler, pezevenkler ve uyuşturucu satıcıları vardı. Kime sığınabilirlerdi ki?
أعني أنة كان لديهم وكلاء مراهنات و قوادون و تجار مخدرات يمكنني ابتزازهم,لمن سيلجأون لحمايتهم

Lionel, tüm büyük elmas satıcıları yapar dedi.
اللايزر قال ليونيل إن تجار الماس المهمون يفعلون هذا

Bu, adam kaçıranlar uyuşturucu satıcıları.
هؤلاء الخاطفون هم تجار مخدرات لديهم سيطرة على المنطقة لمدة ميل

Söylesene, silah satıcıları konusunda hep böyle hırslı mı yoksa bu seferkinin özel bir anlamı mı var?
حسنا، أخبرني بهذا. هل هي متحمسة تجاه كلّ تجار الأسلحة، أم هناك شيئ يخص هذا الواحد تحديدا؟

Eli kanlı eroin satıcıları.
تجار يتعاملون فى المخدرات وتواقون للدماء

Organize suçlar, uyuşturucu satıcıları, her ne olursa.
, الجريمة الكاملة تجّار المخدرات، مهما يكن

Tabi, uyuşturucu satıcıları fiş vermiyor ki.
نعم، نعم، وكأن تجّار المخدرات يُعطون إيصالات

Uyuşturucu satıcıları tarafından yüzlerinden vurulma ihtimalleri daha azdır.
أقل احتمالا من أخذ طلقة في الوجه من قبل تاجر مخدرات.

Ayrıca, 17 yaşında bir çocuk, frapan bir Hint kraliçesi ve bücür dindar bir peri kızı tayfasıyla motosikletli uyuşturucu satıcıları ordusunun karşısına çıkacak değilim.
وأيضاً لن أقوم بمواجهة جيش مع سائقي الدرجات مروجي المخدرات مع صبي بعمر 17 و شاذ هندي

Neden araba satıcıları? her zaman arabaları tekmeler.
لماذا يركل باعة السيارات دائماً الإطارات؟

Adam bir kahraman. Bu satıcıları içeri tıkmak için hayatını riske atıyor.
إنّه يجازف بحياته كي يودع هؤلاء التجار السجن

Bankacılar,paraşütcüler, araba satıcıları, savurgan gençler.
المصرفيين, المظليين, بائعي السيارات أبناء المبذرين.

Fotoğrafçıları, daktilo servisini ve satıcıları ara.
اتصليبالمصورين، و موظفي الطباعة و البائعين

Uyuşturucu satıcıları çok yaratıcı olmaya başlamış.
أصبح متاجري المخدرات مبدعين في عملهم

Uyuşturucu satıcıları da boşanır.
حسناً حتى تُجار المخدرات يحصلونً على الطلاقَ، أيضاً

Bozuk para satıcıları bunu parayı çizmeden temizlemek için kullanırlar.
تُجّار العملة المعدنيةِ يَستعملونَه لإزالة الترسبات بدونخَدْشالعملاتالمعدنيةِ.

Luke, benim okula gittiğim zamanlarda uyuşturucu satıcıları kız bulmakta hiç sorun yaşamazdı.
تاجري المخدرات لا يملكون مشاكلاً مع البنات

Toplantı nasıl geçti? Diğer satıcıları haset ettin mi?
كيف ستذهب الى الأجتماع ستجعل جميع مندوبى المبيعات يشعرون بالغيره