"savaş alanı" - Translation from Turkish to Arabic

• منطقة حرب
• ساحة معركة
• ساحة المعركة
• ميدان المعركة
• أرض المعركة
• ساحة حرب
• ساحة قتال
• منطقة حربية
• منطقة الحرب
• كساحة حرب
• أرضاً للمعارك
• أرض المعركه
• للحرب
• ارض المعركة

Orası savaş alanı gibiydi, benim ne yapmam gerekiyor?
لقد بدأ المكان وكأنه منطقة حرب بحق الجحيم , ماذا يفترض مني أن أفعل ؟

Gerçekten dehşetti savaş alanı gibiydi
كان ومروعة للتو، حقا. كان مثل كونه في منطقة حرب.

Bir yatak odası, insanların mahremiyet paylaştıkları yer hayatın tohumlandığı yer, bir savaş alanı olmuştu.
غرفة نوم، المكان الذي يتشارك فيه الناس الإلفة، حيث تتكون الحياة نفسها، يصبح ساحة معركة.

Bu ülkede Fizik bir savaş alanı Sadece beyin yeterli olmalı, ama yeterli değil çünkü beyninin üstünde çalışacağı şey için paraya ihtiyacın var ve bu ülkede para bulmak için cesur olmalısın çünkü daima seni durdurmaya çalışacaklar olacaktır Göreceksin.
الفيزياء في هذه البلاد ,مثل ساحة المعركة ,ولعينة سترى

Bu bir savaş alanı. - Stratejimiz ne General?
. والأن هذا هو ميدان المعركة - وما هى خطتك أيها القائد ؟

Söylemek istediğim savaş alanı yerine o burada bizim yanımızda.
كل ما اقوله، ربما هو هنا الآن بدلاً من أرض المعركة

Biliyormusunuz, burası eskiden bir savaş alanı olarak kullanılmış. Birkaç yıl önce
هذا المكان كان منطقة حرب قبل عدّة سنوات.

Katlandığım onca zorlukla, berbat temizlik koşullarıyla ve mahrum kaldığım her şeyle, bir savaş alanı gibiydi.
إنه منطقة حرب مع كل البؤس والنظافه السيئه والحرمان

Burası savaş alanı, güvenli olacak hali yok ya.
.هذا سخيف, هذه منطقة حرب .لن يكون أمناً أبداً

Kendini öldürtmek istiyorsan, o savaş alanı üzerinden geçmek işine yarayabilir.
إنك تعبر إلى منطقة حرب وهي طريقة جيدة لقتل نفسك

Ama seçmenlerim hâlâ "Bana köprü ver, savaş alanı değil" diyor.
...هذا لا يغير واقع أن ناخبي يطلبون جسراً لا منطقة حرب...

Teneffüs zamanında savaş alanı gibi oluyor.
أحيانا يشبه هذا المكان ساحة معركة في العطلة

Fransız, arkadaşlarına şu mesajı ilet; Bangkok bir savaş alanı.
أيها الفرنسي انقل هذه الرسالة بانكوك ساحة معركة

İki başarısız evlilik, sayısız zor ilişkiden sonra, aşkın bir savaş alanı olduğunu anlamıştı.
بعد زواجين فاشلين وعلاقات رومانسية لا تحصى تعلمت بأن الحب ساحة معركة

savaş alanı düz bir arazide, alçak tepelerin eteğindeki bir nehir kıyısındaydı.
كانت ساحة المعركة على سهل عند النهر ...عند نهاية بعض التلال المنخفضة

savaş alanı Japon teşhir salonu gibi.
مع ذلك، هذه المنطقة تعتبر ساحة المعركة لليابان

Şüphesiz burası bir savaş alanı.
ومن الواضح أن هذا ميدان المعركة.

savaş alanı.
أنه يعني ميدان المعركة

savaş alanı şeytanı olarak bilinir.
هنا ، معروف بأسم شياطين أرض المعركة

Şöyle de bakılabilir. Tabiatın tamamı bir savaş alanı durumunda.
هناك رؤية من منظور أخر وهى أن الطبيعة ما هى إلا ساحة حرب

Bugünkü yaşamlar birer savaş alanı gibi.
الحياة الداخلية اليوم هي عبارة .عن ساحة قتال للغرائز

Yani, tam da savaş alanı denilemez, basit bir çatışma.
لا، حسناً إنها منطقة حربية و هذه مجرد مناوشة

Kesinlikle bir savaş alanı var.
منطقة الحرب هناك.

Bu bir kutlama gibi olmalı savaş alanı gibi değil.
هذا الحدث يجب ان يظهر كأحتفال وليس كساحة حرب

SADECE İNGİLİZ FİLOSU ONA KARŞI KOYABİLİYOR ARTIK OKYANUSLAR SAVAŞ ALANI
ابريل عام 1805 نابليون يحكم سيطرتة على أوروبا الاسطول البريطانى وحدة يقف فى طريقة المحيطات و البحار صارت أرضاً للمعارك

Açık bir savaş alanı ve eğimli bir yüzeyi olan sığınağı ile düşmanı dört bir yandan vurmak için gerekli olan bir arazi bulur.
كانت أرض المعركه مفتوحه منبسطه فى إنحدار مغطاه بالمعسكرات

Aslında, sanal savaşın öyle bir potansiyeli var ki yeni bir savaş alanı olarak düşünülüyor.
الواقع أنه نظرا للقدرة الكبيرة للهجمات السيبرانية فقد اعتبر كعالم جديد للحرب.

Passchendaele adını verdiğimiz bu harekat üç ay evvel başladı ama o zamandan beri yağmur yağıyor o yüzden savaş alanı adeta bir yahni kâsesi halinde.
هذه الحفلة التي ندعوها باشينديل بدات منذ3 شهور وهي مستمرة الي الان وبالتالي ارض المعركة اصبحت مثل اناء اليخني