"savaştığım" - Translation from Turkish to Arabic

• قاتلت
• حاربت
• احارب
• أُقاتل
• أقاتل من
• حاربتُ

Bağışlayın, efendim ama uğruna savaştığım toprak, kendim için değildi.
سامحنى يا سيدى و لكن الأرض هى ما قاتلت من أجلها و ليس من أجل نفسي

Uğrunda savaştığım amaca ulaşmamış olmama rağmen...
رغم أن الهدف الذي قاتلت من أجله لم يتحقّق

Aynı yurtdışında düşmanlarla savaştığım kadar şiddetle burada, ülkemizde de adalet için mücadele edeceğim.
وسأقاتل للعدل هنا في موطننا كما قاتلت أعداءنا بشراسة خارج البلاد

Bir bakıma benim gözümde, harpte birlikte savaştığım kişilerin hepsi kahramandı.
بشكل ما أعتبر كل من حاربت معهم فى الحرب، أعتبرهم أبطالاً

Size karşı savaştığım için Allah beni affetsin.
أدعو الله أن يغفر لي الأوقات التى حاربت فيها ضدك

Uğruna savaştığım yerleri düşününce anlayacaktır.
انها تتفهم في المناطق التي احارب فيها القضاية

Senin yanında savaştığım için mutluyum. Herkes öyle.
أنا, أنا سعيدٌ لكوني أُقاتل معكَ و كل الرجال كذلك

Benden 200 yıldır inandığım ve uğruna savaştığım her şeyden vazgeçmemi istiyorsun.
أنت تطلب مني أن أتخلى عن كل شئ آمنت به قاتلت من أجله لـ200 عام

Babası benim hayatım boyunca olmasın diye savaştığım herşeyi yok eden bir kadınla evlendin
... أنتتزوجتإمرأةوالدها . يقوم بكل شئ قاتلت ضده طوال حياتى

Mysaf'ın kenar mahallesinde doğdum. Uğruna savaştığım yer orası.
أنا ولدت بأحياء فقيرة بـِ "ناساف"، حيث عشت، قاتلت وتكسيّت على ذلك.

Uğruna savaştığım ülkeyi gezip görmeyi seviyorum.
أحب رؤية الوطن الذي قاتلت لأجله

- Uğruna savaştığım toprağa ne oldu?
-ماذا ستفعل بالأرض التى قاتلت من أجلها

Yanında savaştığım, birlikte kanımızın döküldüğü.
هؤلاء الذين قاتلت وناضلت معهم

Olabilir. Gawain, bir defasında savaştığım bir asker. Onu Uther'in adamları arasına almaya çalışmıştım, ancak kabul etmemişti.
(جوين)، محارب قاتلت معه لمرة حاولت ضمّه إلى رجال (أوثر)، لكنّه رفض

Bu ülkeyi özgür insanlar kurdu. Uğruna savaştığım ülke işte bu.
لقد بنى هذا البلد رجال أحرار وهذا هو البلد الذي حاربت من أجله

Benim uğruna savaştığım özgürlük bu.
هذه هي الحرية التي حاربت لأجلها

Uğruna savaştığım her şey boşa gitti.
كل ما حاربت من أجله تبخر

Uğruna savaştığım herkesi düşünüyorum sende dahil.
،أنا اهتم بجميع من احارب من اجلهم بما فيهم أنتِ

Tek bildiğim benim ne için savaştığım.
انا اعرف ما الذي احارب من اجله

Uğruna savaştığım şey bu Bay Başkan.
هذا ما أُقاتل لأجله سيادة الرئيس

İnsanlar, uğruna savaştığım şeye inandıkları için benim yanımda olmak isterlerse onlara önderlik ederim ama hükümdar olmayacağım.
لو أن الناس يريدون إتباعي لانهم يؤمنون بما أقاتل من أجله سأقوم بقيادتهم ولكني لن أضع التاج على نفسي كملك

Yaptığım her şey uğruna savaştığım her şey, onun içindi.
كل ما فعلته، كل ما حاربتُ لأجله كان من أجلها