"sevdiğini" - Translation from Turkish to Arabic

    • تحب
        
    • تحبين
        
    • يحب
        
    • تحبني
        
    • تحبها
        
    • يحبني
        
    • تحبينني
        
    • تحبيني
        
    • تحبينه
        
    • حبك
        
    • يحبك
        
    • تحبه
        
    • تحبّني
        
    • أحببت
        
    • تحبك
        
    Palyaçoları sevdiğini biliyorum o yüzden sana bu yatağı yaptım. Open Subtitles أعرف أنك تحب المهرجين ، ولذلك صنعت لك هذا السرير
    Tanrım. Bu şehrin o zirkonyayı bu kadar çok sevdiğini bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أعرف أن هذه المدينة تحب تلك الألماسة بذلك القدر
    Hayır ama senin sahili sevdiğini biliyorum ve gününü mahvetmek istememiştim. Open Subtitles لا، لكنني أعلم بأنكِ تحبين الشاطيء، ولم أرغب بإفساد هذا عليكِ
    Annem, zayıf büyük göğüslü ve tepeden aşağıya "Selam" diyen kadınları sevdiğini anlatırdı. Open Subtitles ماما اخبرتني أنه كان يحب النساء النحيفات صاحبات الأثداء التي تنتصب وتقول هاللو
    Geçen gün, beni sevdiğini söylediğinde, tam bir cevap vermemiştim. Open Subtitles ،ذلك اليوم عندما قلت أنك تحبني لم أرد عليك حقاً
    Kuzenin olduğunu, onu sevdiğini biliyorum ama beni deli ediyor. Open Subtitles انا اسفه ليفون اعلم بانها ابنة عمك اعلم بانك تحبها
    Homer bir keresinde madenini ailenden daha çok sevdiğini söylemişti. Open Subtitles هومر قال فى مرة أنك تحب المنجم أكثر من أسرتك
    Ve tekrar sevdiğin kişiye onu sevdiğini söyleyemeyen korkak olacaksın. Open Subtitles و ستعود كونك جباناً ألا تخبر من تحب أنك تحبه
    Ama sıcak yerlere gitmeyi sevdiğini böylece kısa şortlarını giymeyi sevdiğini sanıyordum. Open Subtitles لكني اعتقدت انك تحب الذهاب الى الاماكن الحاره حيث يمكنك ارتداء شورتاتك
    Hepimiz Olivia'nın spot ışıklarını sevdiğini biliyoruz. O bir aktris. Open Subtitles حسنـاً, أنا أقـول فقـط, كلنـا نعلـم أن أوليفيـا تحب الأضـواء
    O da seni seviyor ama birine onu sevdiğini söylemen yetmez. Open Subtitles وهو يُحِبُكِ أيضاً ولكن هذا لا يكفي لتقولي أنكِ تحبين أحدهم
    Sadece bir şeyi sevdiğini söylerken bu kadar rahat olmana sevindim. Open Subtitles لا شيء، أنا سعيد لأنكِ مرتاحة لقولكِ أنكِ تحبين شيئا ما
    - Sir William'a dansı sevdiğini söylemiş! - Bir sonraki baloya katılacakmış! Open Subtitles ـ قال أنه يحب الرقص ـ قال أنه سيحضر الحفلة الراقصة القادمة
    Ben değilim. Onun güzel, kılıç kadar ince vücudunu sevdiğini söylüyor. Open Subtitles لا يمكن أن تكون أنا، يقول أنه يحب جسدها الصغير والجميل
    Senin de beni sevdiğini sanıyordum. Senin bir suçun yok. Open Subtitles أنا كنت فقط اظن انك تحبني , أنه ليس خطأك
    Ashley, beni değil, onu sevdiğini bana yıllar önce söylemeliydin bunun sadece onur meselesi olduğuna inandırdın beni. Open Subtitles كان يجب أن تخبرني منذ سنين أنك تحبها هي وليس أنا ولا تدعني متعلقة بحديثك عن الشرف
    Soğuk biriydi, çıkarcıydı, beni sevdiğini hiç söylemedi, hatta hoşlanıyorum bile demedi. Open Subtitles لقد كان باردا كان محاسبا لم يخبرني بأنه يحبني أو معجب بي
    Dün gece beni sevdiğini, ömür boyu beraber olacağımızı söyledin. Open Subtitles ليلة الأمس قلت إنك تحبينني وإننا سنمضي بقية حياتنا معاً
    Bak, beni sevdiğini düşünüyorsun, fakat çok açık ki sevmiyorsun. Open Subtitles أعلم انك تظني أنك تحبيني لكن من الواضح انك لا
    Seni tınlamadığının farkındaydım, ama hiç olmazsa onu sevdiğini düşünürdüm. Open Subtitles اعلم انكى كنتى وضيعة معه, لكنى كنت اعلم انك تحبينه
    Onu ne kadar sevdiğini. Onun uğruna kaç insanı feda ettiğini. Open Subtitles عن مدى حبك لها وكم من الناس الذين راحوا ضحية بسببها
    Onunla işin bittiğinde... daha iyilerini istediğinde... seni, kimin sevdiğini anlayacaksın. Open Subtitles حسنا ، عندما تملّين منه وتعودين لرشدك ستعلمين من يحبك حقا
    Beni sevdiğini söylemesinin bu kadar uzun sürme sebebi de bu sanırım. Open Subtitles و لهذا السبب ربّما إستغرق منها الأمر سنوات كثيرة لتخبرني أنّها تحبّني
    Seni anlamıyorum! Hep o senaryoyu sevdiğini deyip duruyordun. Open Subtitles أنا لا أفهمك أنت قلت لي أنك أحببت السيناريو
    Ama seni ne kadar sevdiğini ve arada bir aramanı istediğini biliyor musun? Open Subtitles ولكن هل تعلم كم هي تحبك وستقدر اتصالك بها مرة في كل فترة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more