Uyku tutmuyor çünkü insanoğlu için elinden gelen bir şey olmadığı sonucuna vardı. | Open Subtitles | لا يستطيع النوم بسبب لأنّه استنتج أنّه لا يمكنه فعل شيء حيال البشر |
Reddedilmiş olmanın yaşattığı şoku atlattıktan sonra, mantıksız bir insanla evlenmekten son anda ucuz kurtulduğu sonucuna vardı. | TED | بعد أن تخطى هذه المفاجأة بالخذلان استنتج أنه نجا في آخر لحظة من الزواج بشخص غير عقلاني |
Kesinlikle insana ait olmadığı sonucuna vardı. | Open Subtitles | و استنتج في النهاية أنهم لم يأتوا من بشر |
INR geçen yıl bu çubukların muhtemelen ağır silahlar için kullanılacağı sonucuna vardı. | Open Subtitles | الـ"آي آر أن" إستنتجت أواخر العام الماضي على أن هذه الأنابيب لأغراض مدفعية |
INR geçen yıl bu çubukların muhtemelen ağır silahlar için kullanılacağı sonucuna vardı. | Open Subtitles | الـ"آي آر أن" إستنتجت أواخر العام الماضي على أن هذه الأنابيب لأغراض مدفعية |
Muskuloskeletal sistemimizin güçten çok harekete uyumlu olduğu sonucuna vardı. | Open Subtitles | هكذا وصف عضلات الجسم استنتج أن جهازنا العظمي العضلي مهيأ للحركة أكبر من كونه مهيأ للقوة |
Daha sonra aynı bireyde belki de iki ayrı cinsiyet organının olabileceği sonucuna vardı ki bazı hayvanlarda görürüz, imkânsız değil ama hiçbir zaman buna bir çözüm getiremedi. | TED | ثم استنتج إمكانية وجود أعضاء الجنسين معًا في نفس النحلة والذي لم يكن مستبعدًا، لأنه موجود في بعض الحيوانات، ولكنه لم يتوصل أبدًا للحقيقة. |
Sözünü tutmazsa, evrenin sonunu getirecek paradoksların ortaya çıkacağı sonucuna vardı. | Open Subtitles | لقد استنتج نهاية الكون يمكن أن تحدث لو أنه أخلف وعده -لقد كذبتَ |
Oort yeni ortaya çıkan kuyrukluyıldızların oranını hesapladı ve Güneş'i birkaç ışık yılı çapıyla çevreleyen küresel bir kuyrukluyıldız yığını olduğu sonucuna vardı. | Open Subtitles | قام (أورت) بحساب المعدل الذي تظهر به المذنبات الجديدة و استنتج أنه لابد من وجود سرب كروي هائل منها |
Bugünkü New York Times'da siyaset haberciliğinin Sherlock Holmes'u Charlie Savage bir çıkarım yaparak birbirini takip eden bu tür sızıntıların olmasının sebebinin içeriden birinin bunları sızdırmaya karar vennesi olduğu, sonucuna vardı. | Open Subtitles | هناك، تعلم، في الـ"نيويورك تايمز" اليوم، (تشارلي سافيج)، "شارلوك هولمز" المبدع في التقارير السياسية، استنتج حقيقة |