"tek bir şey var" - Translation from Turkish to Arabic

    • هناك شيء واحد
        
    • هناك شئ واحد
        
    • هناك شىء واحد
        
    • هناك شيئاً واحداً
        
    • هنالك شيء واحد
        
    • شئ واحد فقط
        
    • هناك أمر واحد
        
    • هناك شيء وحيد
        
    • هناك شيئ واحد
        
    • فقط شيء واحد
        
    • ليس لدينا سوى واحد
        
    • ثمة شيء واحد
        
    • شيئاً واحد
        
    • شيئاً واحداً فقط
        
    • شيئًا واحدًا
        
    Kitapta yazdığına göre hamile kadınların yapamayacağı tek bir şey var. Open Subtitles كما يقول الكتاب هناك شيء واحد للحامل لا يمكن أن تفعله
    Yapabileceğim tek bir şey var o da seni reddetmek. Open Subtitles هناك شيء واحد امامى فحسب لافعله أنا ارفض مشاعرك أسفة
    Annen hakkında söyleyebileceğim tek bir şey var birlikteyken çok gülerdik. Open Subtitles أعني, هناك شيء واحد سأقوله حول أمك كُنا نتعالى بالضحك عالياً
    Bu tür çekim kuvvetini oluşturabilecek benim bildiğim tek bir şey var. Open Subtitles هناك شئ واحد أعرفه من الممكن أن يولد مثل هذا السحب الجاذبي
    Hak ettiğiniz tahta oturabilmeniz için yapmanız gereken tek bir şey var. Open Subtitles هناك شىء واحد يجب عليك أن تفعله وهو أن تستعيد حقك الشرعى فى العرش..
    Sanırım bu durumda yapılması gereken tek bir şey var. Open Subtitles فى هذه الحالة ، أعتقد أن هناك شيئاً واحداً لكى افعله
    Aklıma gelen tek bir şey var, ama her şeyi düzgün yapman gerek. Open Subtitles انظر, هناك شيء واحد يمكنني ان افكر به ولكن عليك ان تلعبها بدقة
    Hatırladığım tek bir şey var. Bir adam uyarıdan önce ateş etmeye kalkarsa onu bir köpek gibi vurmak benim görevim ve bunu yaparım. Open Subtitles هناك شيء واحد أنا أَتذكره إذا أما تدور المحاولات لضرب الإشارة
    Bütün bunlardan çıkardığım tek bir şey var. Open Subtitles تعلمون، هناك شيء واحد أدركت خلال كل هذا.
    Yapabileceğim tek bir şey var Ajan Mulder. Open Subtitles هناك شيء واحد فقط بأنّني يمكن أن أعمل، الوكيل مولدر.
    Böyle yaktığını bildiğim tek bir şey var. Radyasyon. Open Subtitles هناك شيء واحد فقط أعرف بأنّ الحروق مثل تلك.
    Şu anda beni gerçekten mutlu edebilen tek bir şey var. Open Subtitles في هذه اللحظة هناك شيء واحد فقط يجعلني سعيدًا
    Şu anda da havalandırma borusu ile bizim aramızda tek bir şey var. Open Subtitles و الآن هناك شيء واحد بيننا و الفتحة الهوائية
    Bu evde yalnız tek bir şey var bilinçsiz ve yolunu şaşırmış güç. Open Subtitles هناك شئ واحد و شئ واحد فقط فى هذا المنزل قوه طائشة عديمه الإتجاه
    Hak ettiğiniz tahta oturabilmeniz için yapmanız gereken tek bir şey var. Open Subtitles هناك شىء واحد يجب عليك أن تفعله وهو أن تستعيد حقك الشرعى فى العرش..
    Ölünce, olmasını istediğin tek bir şey var. Open Subtitles عندما تموتين، هناك شيئاً واحداً تريدنيه أن يحدث.
    İşe yarayacağını düşündüğüm tek bir şey var. Open Subtitles هنالك شيء واحد استطيع التفكير فيه من الممكن ان يساعد.
    Bu çok ilginç bir hikaye, gelecekten gelen çocuk ama mantıklı olmayan tek bir şey var. Open Subtitles يالها من قصة مسلية يا فتى المستقبل... لكن هناك أمر واحد غير معقول...
    Bunun gibi insanlara yapılacak tek bir şey var. Open Subtitles هناك شيء وحيد يمكن فعله مع الناس مثل هذا
    O şekil değiştiren, sürüngen albino yaratıkları bozum etmek için yapacağımız tek bir şey var. Open Subtitles هناك شيئ واحد بإمكاننا فعله قبل أن نذهب و نهاجم هؤلاء الأوغاد
    Eğer öyleyse, yapmamız gereken tek bir şey var. Open Subtitles الفرسانالسود إذا كنا كذلك, فهنالك فقط شيء واحد علينا أن نفعله
    Yapacak tek bir şey var. Open Subtitles ليس لدينا سوى واحد.
    Beni mutlu edebilecek tek bir şey var. Open Subtitles إنّك تعي ثمة شيء واحد الذي بوسعه أن يجعلني سعيدة،
    Sizi yenebilecek tek bir şey var... Open Subtitles ثمة شيئاً واحد يمكنه أن يهزمكم
    Şimdi, unutmayın, yapabileceğiniz tek bir şey var... Zincirlenmiş adamın tanktan çıkarılması için bağırabilir, ağlayabilirsiniz. Open Subtitles والآن تذكروا أن هناك شيئاً واحداً فقط يسمح لكم بالقيام به هو أن تسحبوا الرجل موثقاً يصرخ ويستنجد خارج هذه الزنزانة !
    16 yıldır bu işin içindeyim, ve öğrendiğim tek bir şey var. Open Subtitles خلال الـ16 سنة التي فعلت فيها هذا، تعلمت شيئًا واحدًا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more