"temsilci" - Translation from Turkish to Arabic

    • وكيل
        
    • النائب
        
    • ممثل
        
    • الوكيل
        
    • مندوب
        
    • المندوب
        
    • وكيلاً
        
    • وكيلة
        
    • ممثلاً
        
    • الممثل
        
    • مبعوث
        
    • مُمثل
        
    • مندوبين
        
    • كوكيل
        
    • مبعوثاً
        
    Eğer o temsilci bir yazılım aracısıysa vatandaş sayımız kadar senatörleri olan bir senatomuz olabilir. TED إذا تحققّ ذلك الأمر وأصبح نائبك مجرد وكيل الكتروني، فسيكون لدينا مجلس شيوخ يضمّ أعضاءً بعدد المواطنين،
    Bu gece tiyatroda bir temsilci vardı, ve diyor ki bu oyunun Broadway için yeterince iyi olabileceğini düşünüyor. Open Subtitles كان هناك وكيل موجوداً هذه الليلة ويقول أنه يعتقد أن هذه المسرحية قد تكون جيدة بما يكفي لبرودواي
    Bu temsilci ise bir ayak bağı veya bir zayıf nokta. TED هذا النائب هو عنق الزجاجة أو نقطة الضعف.
    O yüzden mi bu görüşmeye Savunma Bakanlığı'nızdan bir temsilci getirdiniz? Open Subtitles ربما لهذا السبب أحضرت ممثل من وزارة الدفاع لديكم لهذا الإجتماع
    Benim istediğim türden bir temsilcisin. Her zaman olmaya çalıştığım türden bir temsilci. Open Subtitles إنّه نوع الوكيل الذي أريد النوع الذي لطالما صبوت أن أكونه
    BM'den bir temsilci bir saat önce beni bu konuda bilgilendirdi. Open Subtitles مندوب من الامم المتحدث ابلغني بذلك منذ ساعه مضت
    Asıl saçmalık, temsilci ve arkadaşıma, kızımın sevgilisini müşteri olarak temsil etmesinin aşırı derecede uygunsuz olduğunu açıklamam. Open Subtitles هو سبب حاجتي لإخبار وكيل أعمالي و صديقي منذ سنوات عديدة لماذا من غير اللائق أن يمثل حبيب ابنتي كـ عميل
    Düşük karakterli bir temsilci n'apar ki? Open Subtitles ما الذي على وكيل الاعمال ضعيف الشخصية ان يفعله؟
    Yük gemileri kiralayan mülayim bir temsilci yıl dönümü kutlamak için buraya geliyor. Open Subtitles ، وكيل تأجير سُفن شحن دمث الأخلاق يتواجد هُنا للإحتفال بالذكرى السنوية لحفل زفافه
    temsilci Kwon Young Chan garson kılığındaki Yun Hwa tarafından suikasta uğradı. Open Subtitles لكن تم اغتيال النائب كوان يونج تشان من قبل يون هوا متنكرة كنادلة
    Bu sırada temsilci Jo Myung Ho'nun sıradaki hedef olduğu anlaşıldı. Open Subtitles حصل على تلميح ان النائب جو ميونج هو الهدف القادم
    İlk şeyin, ki bunu aylar önce yapmalıydık, Kuzey Üçgeni için özel bir temsilci seçmek olduğuna inanıyorum. TED في رأيي أن أول ما كان علينا فعله من شهور هو اختيار ممثل عام عن المثلث الشمالي،
    İstiyorum. Ama, yalnızca bir temsilci yollasalar olmaz mı? Open Subtitles نعم، لكن لا يَستطيعُ أَنْ يُرسلوا فقط ممثل واحد؟
    Meslekteki en iyi temsilci görünüşe göre müşterisini bulamıyor. Open Subtitles حسناً ، الوكيل الأفضل فى الدورى يبدو أنه لا يستطيع إيجاد موكله
    Oradaki temsilci oydu. İşini kaybetmiş olabilir. Open Subtitles إنه الوكيل هناك أو كان كذلك قد يصبح بلا عمل
    Teröristler tahminimce tetiktedir ve herhangi bir temsilci onları harekete geçirir. Open Subtitles على افتراض أن الإرهابيين سيكونون في حال تأهّب ويمكن لأيّ مندوب أن يطلق النار عليهم
    temsilci, o elmasları almak için geliyor buraya geldiği zaman ise ona doğruyu söyleyeceğim. Open Subtitles المندوب بطريقه لهنا لأخذها وعندما يصل، سأخبره بالحقيقة
    - Biliyorum ama 50 farklı alım satımda 20 tane banka kullanılmış.- 20 temsilci banka. Open Subtitles أعلم ذلك لكنهم كانوا 50 مبادلة مختلفة مع 20 مصرفاً مختلفاً ‫20 وكيلاً مصرفياً مختلفاً
    temsilci olmak sonu olmayan bir şey. Bir stüdyo işinde çalışmayı çok isterim. Open Subtitles وكيلة كانت مجرد مرحلة أود العمل لأستوديو
    Onu kontrol etmesi icin okulun bir temsilci göndermesi çok sorumluca. Open Subtitles التصرف المسؤول من المدرسة أن ترسل ممثلاً عنها للإطمأنان عليها
    temsilci Binks, sana güvenebileceğimi biliyorum. Open Subtitles أيها الممثل بينكس أعرف أنه يمكنني الاعتماد عليك
    Benim önerim ise Başkanım ya siz ya da ekibinizden bir temsilci Hakam ile Umman'da buluşsun ve rehineleri orada serbest bıraksın. Open Subtitles توصيتي سيدي الرئيس هو إما أنت أو مبعوث من هذه الإدارة
    "Binadaki her temsilci, her müşteri için çalışacak". Open Subtitles "كلّ عميل يجب أن يكون مُمثل بكلّ الوكلاء في المكتب"
    Ne senatör, ne de temsilci. Open Subtitles لا أعضاء بمجلس الشيوخ الأمريكي، لا مندوبين.
    Ve temsilci olarak, altında çalışan herkesle konuşma hakkın var. Open Subtitles و كوكيل لديك كامل الحق في أن تتحدث مع أي شخص يشتغل تحت امرتك
    - temsilci gönder o zaman, kendin gitme. Open Subtitles إذاً أرسل مبعوثاً. لاتذهب بنفسك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more