Kasabayı terk etmen için uyarılmıştın. | Open Subtitles | لقد حذروك من اجل ان تغادر المدينة |
Kasabayı terk etmen için uyarılmıştın. | Open Subtitles | لقد حذروك من اجل ان تغادر المدينة |
- Burayı yıllar önce terk etmen gerekirdi. | Open Subtitles | كان من المفترض أن تغادري هذا المكان منذ سنين |
Rebecca, bu şehri hemen terk etmen gerekiyor ve gidip Marin'de babanla birlikte kalmalısın. | Open Subtitles | -ريبيكا"،أريدك أن تغادري المدينة" وتذهبي لقضاء عطلة الإسبوع مع والدكِ في ماين |
Suçlamalarını geri çekmesi için ikna ettim, şehri terk etmen şartıyla. | Open Subtitles | لقد اقنعته بأن يتنازل عن اتهامه لك على شرط مغادرتك المدينة |
Ağzını kapalı tutup şehri terk etmen için ne istiyorsun? | Open Subtitles | ماذا تريدين مقابل مغادرتك المدينة وانت مغلقة فمك ؟ |
Düğün günümüzde beni terk etmen hayatım boyunca başıma gelen en iyi şeydi. | Open Subtitles | أفضل ماحصل لي كان ابتعادك يوم زفافنا. |
Beni terk etmen gerekmezdi, Henri. | Open Subtitles | -كان عليك ألا تتركني يا هنري |
Sabah olunca, ülkeyi terk etmen gerektiğini biliyorsun. | Open Subtitles | يجب ان تغادر البلاد بحلول الصباح |
Su, en kısa zamanda şehri terk etmen gerekiyor. | Open Subtitles | سو) , يجب أن تغادري المدينة بأسرع مايمكن) |
- Burayı hemen terk etmen gerkiyor. | Open Subtitles | سنبدأ مع مغادرتك المكان |
Düğün günümüzde beni terk etmen hayatım boyunca başıma gelen en iyi şeydi. | Open Subtitles | أفضل ماحصل لي كان ابتعادك يوم زفافنا. |
Beni terk etmen gerekmezdi, Henri. | Open Subtitles | -كان عليك ألا تتركني يا هنري |