| Tamamen tahmin olmakla berabere oğlunuz, tesisin bu hücrelerinden birinde tutsak tutuluyor olabilir. | Open Subtitles | باحتمال عالي إبنكَ خلف الأسيرَ المَحْمُول هنا في المنشأة في إحدى هذه الخلايا |
| Baskın sırasında tesisin bir kısmını yakıp yıktılar ama hepsini değil. | Open Subtitles | ليسوا واثقين إن كان سيعيش لقد دمروا معظم المنشأة اثناء الهجوم |
| Baktığın oda bu tesisin en alt seviyelerinde. | Open Subtitles | الغرفة التي تنظرون اليها الان موجودة تحت أسفل دور في المنشأة |
| Kısa süre önce bu tesisin baş mühendisi olarak tayin edildim. | Open Subtitles | عُيّنت مؤخرًا في المنصب حديث النشأة وهو المهندس الرئيس لهذه المؤسسة. |
| Korumaları üç katına çıkardılar, tesisin tüm çevresi boyunca tarlalara mayın döşediler. | Open Subtitles | وضاعفوا عدد الحراس ثلاثة أضعاف ، وزرعوا حقل ألغام في محيط المصنع |
| Dahası, tesisin kapatılmasının tesadüf olduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | علاوة على ذلك، يقولون الإغلاق الوسيلة كان عرضي. |
| Peki bu tesisin yasa dışı mallar barındırmak için kullanıldığını biliyor muydun? | Open Subtitles | وهل كُنت تعلم أن تلك المُنشأة يتم إستخدامها ـ لتخزين بضائع مُهربة بشكل غير قانوني ؟ |
| Bu, tesisin iletişim dışı kalma süresi. | Open Subtitles | هذه هى المدة التى بقيت فيها هذه المنشأة خارج الأتصال عن العالم الخارجى |
| Bu tesisin komutanı. | Open Subtitles | هذا هو الجنرال هاموند إنه قائد هذه المنشأة |
| Bu tesisin dışında yetkimiz yok, Albay. | Open Subtitles | ليس لدينا اختصاص خارج هذه المنشأة يا كولونيل |
| Bu söylendi. Bu tesisin en hassas bölgelerini koruma altına almak için adımlar atılmalı. | Open Subtitles | لكن يجب علينا البدء بحماية المناطق الحساسة من هذه المنشأة |
| Çocuklar, sizleri sevgili karım ve bu tesisin kaptanı Bayan McAnsh'la tanıştırmak isterim. | Open Subtitles | اولاد اودكم ان تلتقوا بزوجتى الجميلة وقبطان هذه المنشأة هو السيد مكانش |
| Bu tesisin dışına birini yerleştirmeni istiyorum. Daima orada duracak. | Open Subtitles | أريد شخص يحرس تلك المنشأة في جميع الأوقات |
| Bütün tesisin gücünü kesemez miyiz? | Open Subtitles | لا يمكننا فحسب قطع الطاقة عن المنشأة بالكامل؟ |
| - tesisin kazanı az önce kapandı. - Nasıl oldu? | Open Subtitles | فرن المنشأة هبط للتو حَسناً , كَيفَ حَدثَ ذلك؟ |
| Bu tesisin koruması altında yaşıyorsunuz. Yemeğimizi yiyip, suyumuzu içiyorsunuz. | Open Subtitles | لديك الحماية من هذه المؤسسة تأكل طعامنا وتشرب مائنا |
| Eğer doğruysa tesisin yerini belirleyebilir ve ne tür bir güvenliğe sahip olduğunu öğrenebilirim. | Open Subtitles | إذا كان حقيقي ، يمكنني معرفة مكان المصنع ونوعية الحراسة عليه. |
| Bay Sark, Marshall'a tesisin şemasını verdi. | Open Subtitles | زوّد السّيد سارك مارشال بنظارة التقنية على الوسيلة. |
| Bu tesisin maliyeti için bir yol bulmam gerekti ben de müttefikimiz olan Güney Kore'ye çok az bir miktarda sattım. | Open Subtitles | احتجت إلى طريقة للدفع من أجل تلك المُنشأة لذا بعت مقدار ضئيل لكوريا الجنوبية ، حُلفائنا |
| Geçen hafta Far Rockaway tesisin benden çalınan yakıttan satın aldı. | Open Subtitles | منشأة روكواى التى لك إشترت الوقود من شاحناتى المسروقة الأسبوع الماضى |
| - Bu tesisin direk alt-uzay iletişimi yok. | Open Subtitles | لا وسيلة في هذا المرفق للاتصال الفضائي الفرعي المباشر |
| Komutanım düşünüyordum da. Bariyer tesisin etrafında kilometrelerce uzanıyor. | Open Subtitles | سيدي اعتقد ان الحاجز يمتد لعده اميال حول المنشأه |
| Beyler, tesisin her santimini incelemenizi istiyorum. | Open Subtitles | السادة المحترمون، درسنا كل بوصة من هذا المجمع |
| Ayraçta tesisin mikrofilmi var. | Open Subtitles | العلامه، ميكرو فيلم للمصنع |
| Taksiyle sıkı güvenlikli bir tesisin kapısından girilmez. | Open Subtitles | لا.. سيارة تاكسي لا يمكنها الدخول عبر البوابة الرئيسية لمنشأة ذات حماية عالية |
| Hayır. Benim sorumluluğum bu tesisin düzgün işlemesini sağlamak. | Open Subtitles | كلا ، فمسؤوليتي هي أن أتأكد أن القسم يستمر في العمل |
| - Elbette tesisin planlarını görünce, gerisi basit fizik. | Open Subtitles | نعم لما أرى مخططات البناية وستكون فيزياء بسيطة وممتعة |
| Lahitin ağırlığı bir kaç yüz ton, yani birilerinin tesisin çevresindeki zeminin en güçlü noktalarını belirlemesi gerek. | Open Subtitles | الناووس يزن ألاف الأطنان ، على أُحدانهم أن يحددوا أقوى النقاط على الأرض التي تحيط بالمنشأة |