"utanıyor" - Translation from Turkish to Arabic

    • محرج
        
    • خجول
        
    • خجولة
        
    • محرجة
        
    • تخجل
        
    • خجلة
        
    • يخجل
        
    • خجلان
        
    • تشعر بالعار
        
    • تشعر بالخجل
        
    • تخجلين
        
    • خجلانة
        
    • خجلاً
        
    • مُحرج
        
    • يشعر بالخجل
        
    Bu yüzden baban sana verdiğim kondomlardan almak için odana gitti... ve sana yakalandı, ve o zamandan beri çok utanıyor. Open Subtitles لذا ذهب والدك إلى غرفتك للبحث عن تلك الواقيات التي أعطيتك وأنت أمسكته، وهو محرج منذ ذلك الحين
    utanıyor ya. Burada korkunç-görünümlü bazı ucubeler gördüm. Open Subtitles إنه خجول جدا , لقد رأيت بعض الأشخاص المخيفين من قبل هنا
    Örneğin, ona çok uzun süre bakarsanız başka yöne dönüyor, çünkü utanıyor. Ya da buna benzer şeyler. TED مثل نظركم بعيدا اذا نظرتم فيها طويلا جدا لأنها تحصل خجولة. أو أشياء من هذا القبيل.
    Yani benden utanıyor falan mı? Open Subtitles وانها مثلا محرجة مني او شئ من هذا القبيل ؟
    Tabii ki utanıyor. Open Subtitles هل تخجل من , أندى ؟ ؟ أكيد يخجل منى أنا لا أخجل
    Öyle utanıyor ki, dışarı çıkıp arkadaşlarıyla bile karşılaşmak istemiyor. Open Subtitles إنّها خجلة جدًا لدرجة أنّها لاتقدر على الخروج ومقابلة أصدقائها.
    Neden? Birbirimize karşı duyduğumuz hislerden utanıyor musun? Open Subtitles التي، أنت خجلان مِنْ المشاعرِ نحن هَلْ عِنْدَنا لبعضهم البعض؟
    Sen vergini ödemekten, çocuklarına bakmaktan, karını sevmekten utanıyor musun? Open Subtitles هل تشعر بالعار في دفع ضرائبك حماية ابنائك, حب زوجتك؟
    Çok utanıyor, özellikle kadınlardan. Open Subtitles هذا محرج كثيراً خصوصاً والعاهرات من حوله
    O arabanın içinde görünmekten utanıyor musun? Open Subtitles هل أنت محرج من ان يتم رؤيتك في تلك السيارة؟
    Bize söylemeye utanıyor galiba. Open Subtitles ربّما هو أيضًا خجول من إخباري ماذا يكون .
    utanıyor olabilir ama gerçekten iyi biri. Open Subtitles -حسنا ، يمكن أن يكون خجول ، لكنه حلو جدا
    ..yeni bir rahibe gelmesiyle başladı. Rahibe Mary Clarence.. ..kameradan biraz utanıyor gibi. Open Subtitles الأخت ماري كلارينس والتي مع الأسف خجولة من الكاميرا
    Neden utanıyor musun? Sanatçı olmak istiyorsan utanmamalısın. Open Subtitles لا يجب أن تكونى خجولة إذا أردتى أن تكونى ممثلة
    Ona Palmolive reklamı işini kaybettiğini söylemekten utanıyor. Open Subtitles فهى محرجة من اخبارها انها فقدت الوظيفة لاعلان بالموليف الكبير
    Hazır konusu açılmışken arkadaşlarının yanında olmamdan utanıyor musun? Open Subtitles أوه, بالحديث عن هذا الموضوع هل أنت محرجة من وجودي بالقرب من أصدقائك؟
    - Yaptıklarından utanıyor musun? - Canın cehenneme. O zaman neden ne yaptığını anlatmıyorsun bize? Open Subtitles انت تخجل مما تفعله وإلا لم لاتخبرنا ماتفعله
    Bizimle görüşmekten utanıyor o kadar! Open Subtitles انها خجلة جدا من نفسها لذلك لا تريد أن ترانا
    Bana söylemezdi. Göstermeye utanıyor sanıyordum. Open Subtitles رفض أن يخبرني فكرت أنه يخجل أن يريني إياه
    Niles da ancak bu arabayı alabilmiş İtiraf etmeye utanıyor. Open Subtitles الذي must've كُلّ هو كَانَ قادر على التَحَمُّل. هو فقط خجلان لإعتِرافه.
    Babam olduğunu söylemeye utanıyor musun? Open Subtitles هل تشعر بالعار من الاعتراف انك والدي؟
    Ona yaklaştığım zaman, utanıyor. Ne yapmalıyım? Open Subtitles عندما اقترب منها, هي تشعر بالخجل ماذا افعل؟
    Vücudundan utanıyor olman herkesin utanması gerektiği anlamına gelmiyor. Open Subtitles فقط لأنك تخجلين من جسدك هذا لا يعني أن الجميع يجب عليهم هذا
    Kendi annem bile benden utanıyor. Open Subtitles امى خجلانة مني اخبرت الجميع اننى تاجر مخدرات
    Profesyonel katil olmaktan utanıyor musun? Open Subtitles مكافأتك ستكون لا شئ الست خجلاً لكونك قاتل محترف؟
    Mızmızlanmayı kes ve gel şuraya, tamam mı? Biraz utanıyor, bozuntuya verme ve fazla büyütme bunu. Open Subtitles إنه مُحرج قليلاً، لذا كُن هادئاً و لا تكبر الأمر.
    Çok açık, ya da kapalı, bir büyücü bile utanıyor bu durumdan. Open Subtitles منفتح جداً، ورغم ذلك مُنغلق حيث المشعوذ فيه يشعر بالخجل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more