"ve bak" - Translation from Turkish to Arabic

    • وانظر
        
    • وانظري
        
    • وأنظر
        
    • و انظر
        
    • و انظري
        
    • وأنظري
        
    • و أنظر
        
    • و انظروا
        
    • ونظرة
        
    • وشاهد
        
    • والنظره
        
    • و أنظري
        
    • و إنظروا
        
    • و انظرِ
        
    • وإنظرْ
        
    Ona adamın başının dertte olacağını söyledim, o tehlikedeydi, Ve bak şimdi hastanede. Open Subtitles لقد أخبرتها أنه واقع في مشكلة وأنه في خطر وانظر الآن هو بالمشفى
    Misafir evine git Ve bak bakalım Holly'i bulabilecek misin. Open Subtitles اخرج الى منزل الضيوف وانظر ان كنت تستطيع ايجاد هولي
    Bu yüzden ağzına bir enstrüman koyman gerekir. Ve bak. Open Subtitles لذا فمن الأفضل وضع آلة موسيقية أمامها، وانظري
    Seni bir kereliğine dinlemiyordum baba... Ve bak ne oldu. Open Subtitles لم أستمع إليك مرة ، أبي وأنظر إلى ما حصل
    Senden elbiselerimi düşürmemeni istemiştim Ve bak kirlenmişler. Open Subtitles طلبت منك أن لا توقع ملابسي و انظر, لقد اتسخت
    Ve bak, hala seyahat edebilirsin, yani, hala tablo yapabiliyorsun. Open Subtitles و انظري .. مازال بأمكانكِ السفر .. أقصد ..
    Bir dövüşçüyle evlendin Ve bak sonumuz ne oldu. Bak sonum ne oldu. Open Subtitles ,تزوجتي مقاتل وأنظري ماذا حدث لنا أنظري ماذا حدث لي
    Elini kutudan çek Ve bak ona, genç insan. Open Subtitles أخرج يدك من الصندوق وانظر لها أيها البشري الصغير
    Elini kutudan çıkar Ve bak genç adam. Open Subtitles اخرج يدك من الصندوق وانظر لها ايها البشرى الصغير
    Uzan Ve bak, otobüsün altında onu görebiliyor musun? Open Subtitles انحني وانظر اسفل الحافله و انظروا اذا كان هناك
    Hayatımda hiç bir sınavdan geçer not almadım, Ve bak bugün neredeyim. Open Subtitles انا لم انجح ولا في امتحان واحد في حياتي , وانظر الى ما أنا عليه اليوم.
    Karaya erken çıkma çabamızın nedeni de buydu Ve bak şimdi neyle karşılaştık. Open Subtitles حسناً, هذا السبب الذي جعل البحث أن يطلب الوقوف في محطة سابقة وانظر إلى ماذا حصلنا
    Lezbiyen telefon ağacını salladın Ve bak ne düştü. Open Subtitles لقد هزيتي شجرة الإتصال السحاقية وانظري ماذا سقط منها
    Son üç yıldır tüm kararları ben verdim, Ve bak şirket hangi noktalara erişti. Open Subtitles طوال الأعوام الثلاثة الماضية، كنت أُدير الشركة، وانظري كم أصبحت هذه الشركة كبيرة
    Bunu yıkama Ve bak bakalım ailen ne kadar zamanda fark edecek. Open Subtitles لا تغسل هذا وأنظر إلى متى قد يأخذ من الوقت ليلاحظه والداك
    - Ben daha önce yaptım, dostum. Ve bak başına ne geldi. Open Subtitles ـ لقد فعلت هذا من قبل، يا صاح ـ وأنظر ما نلته
    Öz kardeşinin yerine bir şeytanı seçtin Ve bak sonucu ne oldu. Open Subtitles بذلك الوقت لقد فضّلتَ كائنة شريرة على شقيقك الذي من لحمكَ و دمك و انظر ماذا حصل
    Ve bak, hala seyahat edebilirsin, yani, hala tablo yapabiliyorsun. Open Subtitles و انظري .. مازال بأمكانكِ السفر .. أقصد ..
    NY Takipçisi tarafından tespit edilen kişi Ve bak, Midtown'da kim var? Open Subtitles أنظري موقع ملاحقي " نيويورك " وأنظري من في وسط المدينة
    Öz kardeşinin yerine bir şeytanı tercih ettim Ve bak neler oldu. Open Subtitles لقد فضّلتَ كائنة شريرة على أخيكَ الذي من لحمك و دمك و أنظر إلى ما حصل
    Ve bak ne oldu. Open Subtitles ونظرة الذي حدثت.
    Kızılderililer, şerefsizlerle el sıkıştı, Ve bak başlarına neler geldi ? Open Subtitles صافح الهنود الحجاج وشاهد من تم النصب عليه
    Şuradaki Sessiz Ateş'te onun dokun Ve bak olayını görmüştüm. Open Subtitles رأيتها تحصل على اللمسه والنظره من النار الصامته هناك
    Ve bak buldum bile. Vay be hala çalışıyor. Open Subtitles و أنظري ، لقد وجدته بالفعل يا رجل ، انها لا تزال تدق
    Ve bak burada ne varmış. Kara borsa bir kıyafete benziyor. Open Subtitles و إنظروا ما لدينا هنا، تبدو أنها ملابس من السوق السوداء
    Ve bak ne oldu... Open Subtitles و انظرِ ماذا حدث ...
    Acıktıysan yukarıya çık Ve bak Remy. Open Subtitles إذا أنت جائع، إرتفعْ وإنظرْ حول، رمي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more