"yürümem" - Translation from Turkish to Arabic

    • أمشي
        
    • أسير
        
    • لأمشي
        
    • اسير
        
    • للمشي
        
    • لن امشي
        
    Peki, 6 no'lu trenle, 77'ci Cadde'ye kadar gidebilirim veya ekspres trenle 88'ci Cadde'ye kadar gidebilirim ama o zaman yürümem gerekir. Open Subtitles حسناً, سآخذ القطار 6 حتى الشارع 77. أو سآخذ القطار السريع حتى القطار 86 لكن عند ذلك سيكون عليَّ أن أمشي.
    iki mezara da isemek için çok yürümem gerekmeyecek. Open Subtitles لأنني لن أمشي كثيراً كي أتبول على كلا القبرين.
    Babam burada nasıl yürümem gerektiğini öğretti bana. Çocuk parkı mı burası? Open Subtitles ـ أبي علمني كيف أسير هنا ـ هذه ليست ساحة لللعب
    Onun için şimdi bir süreliğine konsantre olmam ve çıplak ayak yürümem gerek. Open Subtitles حان الوقت كي اركز على نفسي و أسير حافية القدمين
    Lyla. Benim tekrar yürümem için bir mucize olması gerekiyor. Open Subtitles ليلى، سيستوجب الأمر أن تحدث معجزة لي لأمشي مجددا أعني
    Doktor dedi ki, eğer kurşun iki milimetre sağa ve 30 santim yukarı gelseymiş bir daha yürümem imkansız olurmuş. Open Subtitles اتعلم قالوا انه اذا كانت الرصاص انحرفت 2 مليمتر الى اليسار وقدم للأعلى ماكنت لأمشي مجدداً
    Hayır, yürümem tavsiye ediliyor aslında. Open Subtitles لا ، المفروض ان اسير خمسة أميال كل يوم
    İşe gitmek için. Artık emniyet şeridinden yürümem gerekmiyor. Open Subtitles للوصول للعمل، لكي لا أضطر للمشي في طريق توقف الشاحنات
    Ankesörlü telefon için 10 blok yürümem gerekti. Open Subtitles أضطررت أن أمشي 10 شوارع إلى الهاتف العمومي.
    Binebileceğim zaman asla yürümem. Open Subtitles لا أمشي ابدا عندما يكون بإمكاني الركوب
    Kaç blok yürümem gerek? Open Subtitles كم عدد المربعات أحتاج لأن أمشي
    Telefondayken yumurta topuklarda yürümem mi gerekiyor? Open Subtitles هل علي أن أسير على قشر البيض و أنا أتحدث على الهاتف؟
    Oo, hayır! Bir tarafa yürümem lazım. Open Subtitles أوه كلاّ، أنا أسير في هذا الجانب ..
    Saçmalamayın, ben asla yürümem. Open Subtitles سحقاً لهذا، لن أسير.
    Bak, alışılagelmiş anlamda güzel bir kız olmadığımı biliyorum ve Moda Haftası'nda kimse podyumda yürümem için para vermeyecek veya kansere çare bulmayacağım ya da Great American Novel'ı yazmayacağım ama bana şarkı söyleyeceğim bir sahne verirseniz içgüdüsel olarak biliyorum ki kimse beni orada alt edemez. Open Subtitles أنظر، أعلم أني قد لا أكون... مثلاً، نمودجية الجمال، و... لا أحد سوف يدفع لي لأمشي على ممر عرض الأزياء الأسبوعي
    Biraz yürümem lazım. Open Subtitles أنا أحتاج... أحتاج لأمشي.
    yürümem gerekti! Open Subtitles اضطررت لأمشي
    Tek başıma eve kadar yürümem güzel olur. Open Subtitles سيكون من اللطيف ان اسير للمنزل لوحدي
    Bu geceyi unutmak için yürümem lazım. Open Subtitles احتاج ان اسير هذا المساء بأكمله
    Saat 20:58, P-2'ye yürümem ve külahları koymam iki dakika sürüyor. Open Subtitles إنها الـ8: 58، و سأستغرق دقيقتين للمشي حتى الموقف ف-2 و لإعداد المخاريط
    yürümem gerek. Open Subtitles أنا بحاجة للمشي
    Ben 3 saat bu karanlıkta yürümem. Open Subtitles انا لن امشي ثلاث ساعات في هذا الظلام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more