| Ve eğer çocuk yaşıyorsa onu Carlton öldürmüş gibi göstermeye çalış. | Open Subtitles | و إذا كان الولد حياً اجعل الأمر يبدو كأن كارتون قتله |
| Peki yaşıyorsa, neden mektup yazmıyor? Sana ya da bana! | Open Subtitles | و لكن إذا كان حياً ، لماذا لم يكتب لك أو لى ؟ |
| yaşıyorsa, iyi aktör. | Open Subtitles | إذا كان حياً,سوف يلاقي الجحيم إذا كان يمثل |
| Eğer yaşıyorsa, intikamının ne şekil alacağını tarif edemeyiz. | Open Subtitles | إن كان حيّاً فلا يوجد وصفٌ لنوعِ الانتقام الذي سيسعى له |
| "Birinin canını sıkan kişi yaşıyorsa, o kişi özgür olamaz" | Open Subtitles | يعجز المرء عن التحرر ما دام مُضطهده حيًّا. |
| Ama, kendi kendine yaşıyorsa, daha fazlası olmalıydı. | Open Subtitles | ولكن , إذا كان يعيش لوحده, لاأظن أنه سيحتاج إلى هذه الكمية من الطعام |
| Kıyı Alan'ın fikriydi. yaşıyorsa oraya gitmiştir. | Open Subtitles | الشاطئ هو فكرة آلان إن كان حيا فسيكون متجها إلى هناك |
| Tabii hala yaşıyorsa. | Open Subtitles | هذا في حالة إذا كان لايزال حياً ، علي الذهاب |
| Kuşa 2 dolar veririm, tabi hala yaşıyorsa. | Open Subtitles | سامنحك دولاران مقابل الطير، لو ما زال حياً |
| Geyik hala yaşıyorsa onu korkutmak istemem. | Open Subtitles | لأني لا أريد إخافة الغزال إذا ما كان حياً |
| Eğer Brenner yaşıyorsa, ağaçtaki pasaklı kuş, bize onun nerede olduğunu söyleyebilir. | Open Subtitles | اذا كان برينر مازال حياً فهذا الطائر الخسيس بالاعلي قد يكون مازال علي اتصال به |
| Eğer hala yaşıyorsa, düşmanlarımızın etrafında toplanacağı bir sancak olacaktır! | Open Subtitles | إن كان لازال حياً فسيكون جداراً يتجمع حوله أعداؤنا |
| Eğer yaşıyorsa, bize ne yapar bilmiyorum. | Open Subtitles | إذا كان حياً لا نعلم ماذا يحاول أن يفعل ضدنا |
| Eğer Sean yaşıyorsa ve buradaysa, onu bulmam gerek. | Open Subtitles | اذا كان شون مازال حياً ويوجد هنا فيجب أن أعثر عليه |
| yaşıyorsa, o zaman dilek tutarsın. | Open Subtitles | وتحفرين ثم تخرجينهُ، وإن كان حياً.. فحينها عليك أن تقولين أمنيتك |
| Eğer yaşıyorsa onu bulmak zorundayız. | Open Subtitles | يجب علينا معرفة ماإذا كان حياً. |
| Söylediğin gibiyse ve yaşıyorsa, o da artık şovda. | Open Subtitles | حسناً ، إذا حيّاً كما تقول فهو بالداخل |
| Kurt hâla yaşıyorsa belki de dört. Onlardan birinin rehinelerin arkasında durup infaza hazır beklediğini varsaymamız lazım. | Open Subtitles | لدينا 3 محتجزي رهائن على الأقل لنتعامل معهم وربما 4 إن كان لا يزال (ذئب) حيّاً |
| - Tabii hâlâ yaşıyorsa. | Open Subtitles | فرضًا أنّه ما زال حيًّا. |
| Sokakta yaşıyorsa bir ara burada tedavi görmüştür. | Open Subtitles | إذا كان يعيش في الطرقات فإني متيقن من أنه عولج هنا |
| Ve yaşıyorsa, bize getireceklerdir. | Open Subtitles | واذا كان حيا انا متاكد انهم سياتون به |
| Çünkü lordum, eğer yaşıyorsa ben ona yakaşabilirim. | Open Subtitles | لانه سيدي لو انه مازال حيا استطيع ان اقترب منه |
| Seni temin ederim çocuğun hâlâ yaşıyorsa o bir canavar değil. | Open Subtitles | اؤكد لك إذا كان طفلك لا يزال على قيد الحياة فهو ليسَ بوحش |