| yaşamım boyunca bütün bunlara tanıklık ettiğimi düşünmüştüm. | Open Subtitles | لقد اعتقد طوال حياتى أننى شاهد على كل شئ و لقد فعلت |
| Ama yaşamım ya da ölümüm, Camelot'a hizmet edecekse alın. | Open Subtitles | و لكن ، ان كانت حياتى أو عدمها تخدم كاميلوت خذها |
| Bütün yaşamım boyunca, beni gerçekten sevenlerden kaçtım. | Open Subtitles | طوال حياتى وأنا أتفادى الرجال الذين أحبّونى بحق |
| Oğlum, yaşamım boyunca şimdiye kadar hiç bir şey istemedim. | Open Subtitles | بني.. طوال حياتي لم أطلب أبداً شيئاً لنفسي، حتى الآن |
| yaşamım konusunda kötü hissetmemi sağlayıp, tedavi etmek mi istiyorsun? | Open Subtitles | أتحاولين ان تجعليني أشعر بالسوء على حياتي حتى يمكنكِ اصلاحي؟ |
| Bu benim yaşamım ve bununla yaşacağım. | Open Subtitles | لكن لا يمكننى, و هذه هى حياتى و أنا أتعامل معها |
| Çekici LA yaşamım. Kahve hazırlamalıyım ve patronumu yatağa zincirlemeliyim. | Open Subtitles | حياتى الباهرة,أصنع القهوة و أقيد الرئيس فى الفراش |
| Bu kampanya. Politika. Benim tüm kamusal yaşamım ve kişiliğim. | Open Subtitles | هذه الحملة, السياسة حياتى العامة و شخصيتى |
| Tüm yaşamım boyunca bu ev altımıza edecek kadar bizi korkutmuştu. | Open Subtitles | كان هذا المنزل اللعين يخيفنا جميعاْ طول حياتى |
| Başbakan Michael Callow, yaşamım hayatım size bağlı. | Open Subtitles | رئيس الوزراء مايكل كالو حياتى حياتى تعتمد عليك |
| Nokta kaynak makinasını bulduğumda yaşamım tamamen değişti. | TED | لقد تغيرت حياتى تماما عندما وجدت آلة للحام المعادن بإستخدام قوس كهربى فى نقطة . |
| Tüm yaşamın boyunca kanun adamı oldun. Evet, tüm yaşamım boyunca. | Open Subtitles | كنت رجل قانون طوال حياتك آجل طوال حياتى . |
| yaşamım boyunca kendi kendime sorduğum soruların cevaplarını! | Open Subtitles | السؤال الذى سألته لنفسى طوال حياتى |
| Seni tüm yaşamım boyunca seveceğim, senden başka kimseyi sevmeyeceğim. | Open Subtitles | سأحبك طوال حياتى. أنت ولا أحد أخر. |
| Çünkü tüm yaşamım boyunca kendimi adadığım elimden alınmasına izin veremem! | Open Subtitles | لأننى لا اريد اى شخص ان يشترى عمل حياتى |
| yaşamım boyunca ilk kez, kim olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | للمرة الأولى فى حياتى أعرف من أكون |
| Çok iyi bir yaşamım var. Harika bir yaşamım var! | Open Subtitles | -أنا عندى حياة جيدة أنا أقصد , حياتى رائعة |
| Tüm yaşamım boyunca tuvalet temizlerim, ama onun için çalışmam. | Open Subtitles | سأقوم بتنظيف المراحيض طوال حياتي و لكنِّي لن أعمل له |
| Bu herif kahramansa, benim polis olarak şehirdeki yaşamım ne ifade ediyor bilmiyorum. | Open Subtitles | لو أنّ هذا الرجل بطل، فلستُ أدري ماذا تعني حياتي في المدينة كشرطي. |
| Tüm yaşamım boyunca normal bir aile olmayı hayal ettim geri döndüğünde bu mümkündü bunu yaşayamadığım için hep seni suçladım. | Open Subtitles | أتعلمي ، لقد كان لدي هذا الوهم طوال حياتي . أن أحصل على حياه طبيعية وعندما عُدتِ . أصبح هذا ممكناً |
| yaşamım... Benim yaşamım, zaten Truman Show. | Open Subtitles | فحياتي هي حياتي هي "يوميات " ترومان "الانسان الحقيقي" |