"yanınızda" - Translation from Turkish to Arabic

    • معكم
        
    • بجانبك
        
    • جانبك
        
    • بجوارك
        
    • معكما
        
    • برفقتك
        
    • جانبكم
        
    • بصحبتك
        
    • عندكم
        
    • بجواركم
        
    • مَعك
        
    • بجانبه
        
    • بحوزتك
        
    • حاضراً
        
    • معك عندما
        
    Bu yüzden bilinçli dinlemenizi geliştirmek için, yanınızda götürebileceğiniz beş basit egzersizi veya aracı sizinle paylaşmak isterim. Ne dersiniz? TED لذا أريد ان اتشارك معكم بخمسة تمارين أو أدوات يمكنكم ان تستخدموها من اجل تحسين الانصات الواعي هل تريدون هذا ؟
    Karınızı da yanınızda sürüklüyorsunuz. Onu evde görmek yetmiyor mu? Open Subtitles وتصطحبون معكم زوجاتكم، ألا تملون منهم في وطنكم؟
    Hayır ama size katılmak isterim lordum. Tıpkı dayım gibi yanınızda olmak istiyorum. Open Subtitles لا ، لكن أود أن أشاركك يا سيدي أكن بجانبك كما كان عمي
    Hayır ama size katılmak isterim lordum. Tıpkı dayım gibi yanınızda olmak istiyorum. Open Subtitles لا ، لكن أود أن أشاركك يا سيدي أكن بجانبك كما كان عمي
    Yumuşak, sıcacık! Şansınız varsa yanınızda sevdiğiniz insan yatıyor ya da benim durumumda, eşim, iki çocuğum ve muhtemelen köpek de. TED إذا كنت محظوظا، قد يكون إلى جانبك شخص تحبه، أو في حالتي، لديّ زوجي وطفلاي وربما الكلب.
    Sanki adam yanınızda oturmuş, kulağınıza kim bilir neler fısıldıyor. TED كأن الرجل يجلس بجوارك يهمس ايّا ما كان في أذنك.
    İşte bu nedenle yoluma devam etmeden önce... izninizle yanınızda biraz oyalanmak istiyorum. Open Subtitles ولهذا, بعد اذنكما, سأبقى لأعبث معكما قليلاً قبل أن أستكمل رحلتي
    O Teksas korucusunu Missouri'de yakaladığınızda yanınızda olan. Open Subtitles الذى كان معكم عندما أمسكتم بشرطى تكساس بولاية ميسورى
    Emin olun ziyaretiniz boyunca ruhen yanınızda olacağım. Open Subtitles و تأكدوا أثناء وجودكم هنا إننى سوف أكون معكم بروحى
    Gece yarısını beş geçeye kadar yanınızda kalacağım... ama sonra, umarım beni mazur görürsünüz... kaçmam gerekiyor. Open Subtitles عليّ أن أبقى معكم حتى أخر 5 دقائق قبل منتصف الليل بعد الوقت الموعود أتمنى أن تسامحونني عليّ أن أهرب
    Umarım yanınızda basın kartlarınız, yelekleriniz ve kasklarınız vardır. Open Subtitles ستكونوا فى الموقع خلال دقائق قليلة أفترض أن يكون معكم البطاقات الصحفية والخوذ والسترات الواقية من الرصاص
    Eğer ölü biri yanınızda yaşasaydı hayat nasıl olurdu acaba? TED كيف ستكون الحياة تحت هذا النهج؟ إذا عاش الميت بجانبك و بكل ما تعنيه الكلمة
    Bir daha birisi yanınızda "g" sözcüğünü kullandığında bunun ne kadar can yaktığını onlara söyleyeceğinizi umuyorum. TED في المرة القادمة التي يستعمل فيها شخص بجانبك تلك الكلمات الدنيئة، أرجو أن تقوم بإخباره بالألم الذي تخلفه وراءها.
    Onları NORAD'a götüreceğiz. Sayın Başkan, izninizle, yanınızda kalmak istiyorum. Open Subtitles سيدي الرئيس بعد اذنك أريد أن أبقى بجانبك
    Bay Başkan, izin verirseniz yanınızda kalmak istiyorum. Open Subtitles سيدي الرئيس بعد إذنك أريد أن أبقى بجانبك
    Jeniffer sadece özel bir insan değildi her zaman yanınızda görebileceğiniz türden bir dosttu. Open Subtitles ليس فقط لأنها شخصيه مميزه بل لأنها الصديق الذى إلى جانبك دوماّ
    Bence dünyadaki herhangi bir erkek yanınızda bile dursa, kendini şanslı hissetmeli. Open Subtitles و أعتقد أنّ أيّ شخصٍ في العالم سيكون محظوظاً لمجرّد الوقوف بجوارك
    Sizler onu bulduğunuzda yanınızda olsaydım, belki daha iyi resimler çekebilirdim. Open Subtitles ربما سيكون لدينا صورة أفضل لو كنت معكما عندما وجدتماه
    - Hemen yanınızda olacağım. Open Subtitles شكراً لمساعدتك سأبقى برفقتك يا سيدي
    Yani Otomo ile anlaşma yapmalı ve savaşta yanınızda olmalıyız? Open Subtitles وكذلك, تريدنا أن نتفق مع أوتومو ونأخذ جانبكم في الحرب هاه؟
    Her zaman yanınızda olamayacağımı... ..düşünmek, kalbimi parça parça ediyor. Open Subtitles إن قلبي يموت حينما أظن بأنني لن أكون دائما بصحبتك
    Eğer herhangi bir nedenle Ron'a ihtiyacınız olursa, sadece arayın ve o anında yanınızda olur. Open Subtitles لذا ان احتجتم رون لاي سبب فقط اتصلوا وسيكون عندكم بسرعة
    yaparsınız. Güzel olan şey şu ki, yanınızda oturan kişinin sizi arayanın sesini iyi kötü duyacağını bilmenizdir. TED الشيء الجميل في الموضوع, تعلمون عندما يجلس شخص بجواركم, بعض الاحيان الى حد ما يسمعون قليلا من صوت المتصل
    Her şartta, o ismi istiyorsanız, beni yanınızda götürmelisiniz. Open Subtitles بأي من الطّرق، إذا كُنت تُريدُه أنت يَجِبُ أَنْ تَأْخذَني مَعك
    - Benimle konuşmuş olsaydı onun yanında kendimden geçmiş olurdum, sizin yanınızda duramazdım. Open Subtitles ــ لو تحدّث معي لكنتُ فقدتُ الوعي بجانبه و لا أقف هُنا معك
    Hayır, özellikle de Abby'nin yanınızda olduğunuzu söylediğimde. Open Subtitles كلاّ، ولا سيّما عندما أخبرته أنّ بحوزتك (آبي).
    Bugün birçoğunuzun buraya gelme sebebi de bu, her zaman yanınızda olan bu adama bir hoşçakal demek. Open Subtitles لهذا اتى الكثير منكم اليوم ليقول وداعاً لرجل كان حاضراً دائماً لمساعدتكم
    Cüzdan biyopsisi yaptıklarında kartınızın... yanınızda olması çok iyi olmuş. Open Subtitles من الجيد أن بطاقتك كانت معك عندما أجروا فحص المحفظة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more