"yaptığımız şey" - Translation from Turkish to Arabic

    • مانفعله
        
    • ما نفعله
        
    • ما نقوم به
        
    • ما قمنا به
        
    • ما فعلناه
        
    • ما فعلنا
        
    • قمنا به هو
        
    • مافعلناه
        
    • ما سنفعله
        
    • نقوم به هو
        
    • ما قمنا بعمله
        
    • ما قمنا بفعله
        
    • ما كنا نفعله
        
    • وما نفعله
        
    • ماقمنا
        
    Burada Yaptığımız şey insanların nefretlerini dışa vurdurmak. Open Subtitles مانفعله هنا هو لجعل الناس يخرجون . الكراهيّة التي يشعرون بها حيال أنفسهم
    Yaptığımız şey bu. Başımıza gelen herşeyden bir anlam çıkarmaya çalışıyoruz. TED هذا ما نفعله نحاول ان نجعل لكل شيء يحدث لنا معنى.
    Ve bu şu an, bu patlama noktasındayken, tamamen bizim Yaptığımız şey. TED وهذا هو تماماً ما نقوم به الآن، ونحن في هذه اللحظة الفاصلة.
    Yaptığımız şey iki evreni birbirinden ayıran zarda bir boşluk açmak oldu. Open Subtitles ما قمنا به هُو أننا فتحنا فُسحة في الغشاء الذي يفصل الكونين.
    Yaptığımız şey kemik iliğini alıp, laboratuvarda kök hücreleri yetiştirdik ve damara geri enjekte ettik. TED لذا ما فعلناه هو أننا أخذنا هذا النخاع العظمي وقمنا بزراعة خلايا جذعية في المعمل، ومن ثم حقناهم مرة أخرى في الوريد.
    Teknik olarak evet ama odayı biz istemedik Yaptığımız şey yanlıştı ama kötü değildi. Open Subtitles أجل، هذا ما حصل واقعيًا لكننا لم نطلب الغرفة ما فعلنا كان خطأً
    Evet, burada Yaptığımız şey bu savaş hikayeleri anlatmak. Open Subtitles أجل، حسنُ، هذا مانفعله هنا، نتشارك قصص الحروب
    Çünkü Yaptığımız şey, tüm bunlardan daha önemli. Open Subtitles علينا ألّا نجلب الأمر إلى العمل، لأنّ مانفعله أكثر أهميّة بكثير من هذا كُلّه.
    Yaptığımız şey çok önemli. Herkes bizimle olana dek durmayacağız. Open Subtitles ما نفعله مهم جدًا، ولن ننتهي حتّى يكون الجميع معنا
    Şu an Yaptığımız şey... Bunu becerebilmemizin tek yolu birlik olmamızdan geçiyor. Open Subtitles ما نفعله الآن، الطريقة الوحيدة التي سنفعل بها هذا ألاّ وهي متحدين
    Yaptığımız şey senin içeride yapacağın şeyden çok daha heyecan verici bir şey. Open Subtitles ما نقوم به أكبر إثارة بكثير من أيّ شيء يحدث هناك في الداخل
    Bakın, bugün Yaptığımız şey insanları matematik öğrenmeye zorlamaktır. TED حسناً ان ما نقوم به اليوم .. هو ان نجبر الطلاب لتعلم الرياضيات
    Böyle aşırı abartılı bir durumla karşı karşıya kaldığımızda Yaptığımız şey TED ما قمنا به بالطبع حين واجهنا تلك المبالغة الفظيعة ..
    Böylece Yaptığımız şey aslında bizlerin insanlık olarak soyutlama,çıkarsama yapmasıdır. TED لذلك، في الحقيقة، ما قمنا به هو أننا، البشرية، بدأنا بالتلخيص.
    Yaptığımız şey tam olarak, her türden erkek bireyleri, model sistemmiş gibi düşünerek kullanmak. TED وباعتقادي ما فعلناه هو أننا استخدمنا الذكور، في أي نوع، وكأنهم النظام النموذجي.
    Dean, Yaptığımız şey için gerçekten üzgünüm. Open Subtitles دين .. أنا آسفة جدا حول ما فعلنا.
    Yaptığımız şey de Milo'ya bu büyük sorunu yaratmamız gerekiyordu. TED والذي قمنا به هو اننا وضعنا مايلو في مأزق محرج
    Yaptığımız şey rastgele ve kontrollü denemelerdi Udaipur bölgesinde 134 köyde. TED إذن مافعلناه كان، قمنا بتجربة عشوائية محكمة في 134 قرية من مقاطعة أديبور
    Köprü iş bir sonraki hamleyi tasarlarken sadece o sırada Yaptığımız şey. TED ولكن هذا الشيء هو فقط ما نفعله في وقتنا الراهن بينما نبحث عن ما سنفعله لاحقاً.
    Yaptığımız şey denizcilik teknolojisinde hızlandırılmış bir açılım. TED وبالتالي ما نقوم به هو تطور مسرّع لتقنية الإبحار.
    Şimdiye kadar Yaptığımız şey dağın bir tarafına çok miktarda doğal gaz depolamak. TED لذلك، ما قمنا بعمله هو تكديس الكثير من الغاز الطبيعي بجانب أحد الجبال.
    Bu kulağa çılgınca geliyor ama Yaptığımız şey tam olarak buydu. TED تبدو هذه فكرة جنونية، لكن هذا بالضبط ما قمنا بفعله.
    Bu cümle beni düşündürdü çünkü Yaptığımız şey bu, değil mi? Open Subtitles وقد جعلني أفكر.. لأن هذا ما كنا نفعله أليس كذلك؟
    Ve Yaptığımız şey onu otantik öğrenme deneyimleriyle kişiye özel-temelli öğrenmeyle ortak etmek oldu. TED وما نفعله هو إشراكه في تجارب علمية موثقة، على أساس تعليمي خاص.
    Tam olayarak Yaptığımız şey de buydu. İki farklı strateji izledik. İlkinde, türler içi iletişim sistemini TED وهذا بالضبط ماقمنا بفعله، وذلك عن طريق اخذ ستراتيجيتين الاولى ركزنا فيها على

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more