"أخطأت" - Traduction Arabe en Turc

• yanlış
• yanılmışım
• hata yaptım
• yanıldım
• günah işledim
• hatam
• ıskaladın
• hatalı
• berbat
• hataydı
• yanılıyorsun
• yanıldın
• kaçırdım
• ıskaladım
• yanlıştı

Dinle, yoldaş. Belki yanlış numarayı aradın ama tam aradığın adamı buldun.
إسمع يا رفيق لعلك أخطأت في الرقم لكنك وجدت ما تبحث عنه

Belki de yanlış iz üstündeyizdir. Evet, belki de yanlış okudun.
ــ لعلّنا أخطأنا بفهم مفتاح اللغز ــ أجل، لعلّك أخطأت بقرائتها

Yine yanlış kardeş. Ölülerle çıkan benim. Alınma ama hepsi de yakışıklı çocuklardı.
مرة أخري , أخطأت في إختيار الأخت أنا هي التي تواعد الرجال الميتين

Bay Robie, hakkında yanılmışım. Benim hakkımda da sen yanılmış olabilirsin.
مستر روبيه لقد أخطأت بحقك أعتقد أنك أخطات بحقى أنا أيضاً

Ne olduğunu düşünüyorsanız bunların hepsi korkunç bir yanlış anlaşılma.
مهما كانَ إعتقادك كل مافي الأمر أنكَ أخطأت في ظَنِك

Ne yaptım biliyor musunuz? 917'i aradım ama yanlış basmışım.
هل تعلم ما الذي فعلته لقد اتصلت ب917 لكنني أخطأت

Ona inanıyordu sadakatsiz, her ne kadar o sadece yanlış vardı bir mendil.
هو أعتقدها غير مخلصة , بالرغم من أنها فقط أخطأت وضع مكان منديل

Ama yanlış yaparsan, yanlış yaptığını anlayacak kadar bile vaktin olmaz.
ولكن ارتكب خطأ ولن يمكنك ان تعرف إذا أخطأت ام لا

Büyük bir ihtimal dediklerini yanlış duymuşumdur, onlar da benim dediğimi yanlış duymuştur.
لذا من المرجح انني أخطأت في سماع كلامهم وهم أخطأوا في سماع كلامي

Burada durup bana nerede yanlış yaptığımı söylemene ihtiyacım yok.
لست بحاجة إليك لتقف هنا وتخبرني عما أخطأت في فعله

Beni öldürmemelerini söyle. Neyi yanlış yaptım?
قل لهم أن لا يقتلوني. ما الذي أخطأت فعله؟

Hayır, yanlış anladınız. O Yüzbaşı Rooney.
. لقد أخطأت فى الأمر . هذا هو الكابتن رونى

Senin ve ağabeyinin olaydan hiç bahsetmemenizi yaptığınızdan utanıyorsunuz diye algılamıştım ama yanılmışım.
أخطأت في الاعتقاد أنّ عدم ذكرك المسألة أنت وأخيك عنى أنكما شعرتما بالخجل الملائم بسبب سلوككما

Onlara kalkülüs öğretmeye çalışarak hata yaptım sanırım.
ربما أكون قد أخطأت عندما حاولت تعليمهم حساب التفاضل والتكامل.

yanıldım galiba. Buraya doğru geldiğinden çok emindim.
لقد أخطأت فيه كنت متأكدا جدا أنه هرب من هذا الطريق

Gençliğimde, rüyamda kutsal sandık için muazzam, ...bir tapınak yapacağımı görmüştüm ama, ...büyük günah işledim ve tanrının evini, ...yapma görevimi yerine getirmedim.
فى شبابى ، كنت قد حلمت اننى قمت ببناء معبد قوى لإيواء تابوت العهد و لكنى أخطأت كثيراً

Gizli olduğunu bilmiyordum. Eğer hatam varsa üzgünüm.
لم أكن أعرف بأنها سرية أعتذر إن كنت أخطأت

İyi bir avcıysan geyiği niye ıskaladın?
لماذا أخطأت الأيل إن كنت صيادا ماهرا فعلا؟

Mesela, Adams'ın temyizinde mahkemenin benim haklı ya da hatalı olduğumu söylediğini söyleyemezsiniz.
لا تستطيع أن تقول بأن قضية أدام بأن المحكمة تقول أنا صحيح أو أنا أخطأت

Tamam, her şeyi berbat ettim. Tamam mı? Fakat sana EPO falan vermedim.
حسناً، لقد أخطأت لكن لم أعطك إلايرثروبوين

Eric cidden bir hataydı. Onu asla incitmek istemezdim.
لقد أخطأت بشأن إيريك ولم أكن سأجرح مشاعره

Yine yanılıyorsun, ben yedi yaşındayım ve okula gidiyorum. Yeni başladım...
أخطأت ثانية ، أنا بعمر 7 سنوات واذهب للمدرسة

Genelde haklı olan bir kıza göre son zamanlarda çok yanıldın.
بالنسبة لفتاة لا تخطئ غالبا لقد أخطأت كثيرا مؤخرا لكن لن أخطئ ثانية

Hiç adil değil. Bir tane kaçırdım ve neredeyse çırılçıplağım.
هذا ليس عادلاً، أخطأت رمية واحدة وأكاد أكون عارية.

Almaya çalışırken eğildi, ama ben ıskaladım nişancıyı vuramadım, tamam mı?
لقد سقط محاولًا ألتقاطه وأنا أخطأت مٌطلق النار. أخطأت مٌطلق النار، حسنًا؟

Bu şekilde karşına çıkmam yanlıştı biliyorum ama düşündüm ki benim gibi bir çocuğun senin gibi bir kızın ilgisini çekmesi için çok uçuk bir şey yapmalıydım.
أعلم أنى أخطأت بفعلى هذا أن أتطفل عليك على هذا النحو و لكنى أدركت أنه ما كان لشخص مثلى أن يجذب إِهتمام