"أذهب إلى" - Traduction Arabe en Turc

    • gitmek
        
    • gitmem
        
    • gitmiyorum
        
    • gitmedim
        
    • gideceğim
        
    • giderim
        
    • git
        
    • gitmeliyim
        
    • gitmemi
        
    • gitmeme
        
    • a gidip
        
    • gitmeyeceğim
        
    • gittim
        
    • gideyim
        
    • gidemem
        
    Hepimiz bir şeyler istiyoruz. Mesela ben Avustralya'ya gitmek istiyorum. Open Subtitles كلّنا نريد شيئا ما أنا مثلا,أريد أن أذهب إلى أستراليا
    - Tekneyi arıyorum. - Başka bir yere gitmek istiyorum. Open Subtitles أحاول أن أتصل بالمركب أريد أن أذهب إلى مكان آخر
    Gelebilir miyiz? Hayır. İş için kasaba dışına gitmem gerekiyor, yorulursunuz. Open Subtitles يجب أن أذهب إلى البلدة لأقوم ببعض الأعمال وأنتم ستشعرون بالتعب
    Eh, senin için fark etmeyecekse Peder ben Austin'e gitmiyorum! Open Subtitles إذا كان الامر لا يهمك كثيرا فلن أذهب إلى أوستن
    Pekala, belki senin gibi Yale ya da Harvard'a gitmedim. Open Subtitles حسنا، ربما أنا لم أذهب إلى هارفارد مثلك أو ييل.
    Bir yığ daha devam ettikten sonra Lourdes'e gideceğim. 15 mi? Open Subtitles سوف أعطيه فرصة سنة أخرى وبعد ذلك سوف أذهب إلى لوردز
    Size bir şey göstermek istiyorum--ben bir de-- astrologlara ve tarot kartı okuyan falcılara bolca giderim; bu da bana müthiş ilham verir. TED أريد ان أريكم -- أنا أيضا مهتم كثيرا -- أنا غالبا ما أذهب إلى خبراء الفلك وقارئي الطالع، وهذا أمر آخر يحفزني كثيرا.
    Daha fazla vakit kaybetmeyelim. Arka Taraf Hasar Kontrol'e git. Open Subtitles دعنا لانضيع وقت اخر أذهب إلى وحدة إحتواء الأضرار الخلفية
    - ...bir yerlere gitmek istemekte kötü olan ne var? Open Subtitles في أن أذهب إلى أماكن بعيدة حيث تتحرك الحياة بجديّة؟
    Tatilime gitmek istiyorum. - Dediğim her şeyi geri alıyorum! Open Subtitles أريد أن أذهب إلى إجازتي أستعيد جميع الكلام الذي قلته
    Yine de, önemli bir toplantı için restorana gitmek zorundayım. Open Subtitles يجب أن أذهب إلى المطعم الآن من أجل أجتماع مهم
    Gelebilir miyiz? Hayır. İş için kasaba dışına gitmem gerekiyor, yorulursunuz. Open Subtitles يجب أن أذهب إلى البلدة لأقوم ببعض الأعمال وأنتم ستشعرون بالتعب
    Efendim. Bana bir dakika izin verirseniz, hırdavatçıya gitmem gerekiyor. Şeye ihtiyacım var... Open Subtitles إذا كان يمكن الإستغناء عنى لفترة قصيرة أحتاج أن أذهب إلى مخزن المعدات
    Sen bana neler döndüğünü söyleyene kadar hiçbir yere gitmiyorum. Open Subtitles أنا لن أذهب إلى أي مكان حتى تخبرني ما يحدث.
    Ondan önce onu bulacaklarından eminim ve o zaman ben de seninle burada olacağım hiçbir yere gitmiyorum tamam mı? Open Subtitles أنا واثق من أنها سوف تجد له قبل ذلك. وسوف أكون هنا معك. أنا لا أذهب إلى أي مكان، حسنا؟
    Ben okula falan gitmedim ama iyi hikaye nasıl olur bilirim. Open Subtitles بالنسبة لي ، لم أذهب إلى أي كُليّة ولكنني أعلم ما الذي يصنع قصة جيدة
    Gerçi daha hiç gidemedim, ama elime geçen ilk fırsatta, sörf yapmaya gideceğim. Open Subtitles لم أذهب إلى هناك شخصيا لكن أول فرصه تتاح لي سوف أذهب للركمجه
    Kütüphanede kitabımı değiştiririm, yemek yerim ve genelde sinemaya giderim. Open Subtitles أستعير كتاباً وأتناول الغداء و غالباً أذهب إلى السينما
    - Gazze'ye dön ve ilk gemiyle evine git. Seni serbest bırakıyorum. Open Subtitles أذهب إلى غزه وخذ أول سفينه عائدة للديار أنا أعفيك من مهمتك
    Galiba Polise gitmeliyim. Ya da Porfiry'e gitsem daha iyi olmaz mı? Open Subtitles هل أذهب إلى قسم الشرطة أم أكتفي بأن أتجه إلى بورفير نفسه؟
    Babam tüm bunları atlatmam için New York'a gitmemi önerdi. Open Subtitles اقترح بابا أن أذهب إلى نيويورك إلى أن تهدأ الأمور
    Şehre kadar gitmeme izin ver, mümkün olursa da evi alabilirim. Open Subtitles دعيني أذهب إلى البلدة اليوم وأخذ المنزل إنّ كان ذلك على الأقل ممكن.
    Şanghay'a gidip, onlara göndermeye yetecek kadar para kazanacaktım. Open Subtitles لقد قصدت أن أذهب إلى شنغهاي و أكسب ما يكفي من المال كي أرسله ثانية إليهم
    O halde, taç giyme töreninin bitimine kadar Strelsau'ya gitmeyeceğim. Open Subtitles فى هذه الحاله فلن أذهب إلى سترلساو حتى ما بعد التتويج
    Oraya o kadar çok gittim ki, yönetmenliğe hazır hissediyorum. Open Subtitles ما إن أذهب إلى هناك، أشعر أني قادرة على الإخراج
    Bir dakika izin verir misin tuvalete gideyim? Open Subtitles هلا تعذرنى بينما أذهب إلى غرفه السيدات لدقيقه؟
    Asla alışverişe gidemem ama saçlarım ve tırnaklarım uzamaya devam eder. Open Subtitles أنا لم أذهب إلى محل أبداً وشعرى و أظافرى يواصلان النمو

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus