Beni ilk gördüğünde heyecanlandığını söyleyemem ama ben de fazlasını beklemiyordum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أقول إنها فرحت كثيراً لرؤيتى ولكننى توقعت هذا |
Bakın, yüzyıl içinde insanların meslekler için ne yapacağını söyleyemem. | TED | لا أستطيع أن أقول لكم ما سيفعله الناس للقيام للعمل بعد 100 عام من الآن. |
Ne diyebilirim ki, ...tomografik sistem bağlantısı mikro-fokus'dan kopmuş. | Open Subtitles | ما أستطيع أن أقول أن النظام التصويرى تم فصله من التركيز الجزئي |
Ne diyebilirim ki, Moneypenny? | Open Subtitles | ماذا أستطيع أن أقول يا منىبينى؟ |
Ayrıca kadın başına bebek verisinin tüm ülkelerde şaşırtıcı bir şekilde güvenilir olduğunu söyleyebilirim. | TED | أستطيع أن أقول لكم أن البيانات المتعلقة بعدد الأطفال لكل امرأة جيدة بشكل مدهش في جميع البلدان. |
Bugüne kadar gördüğüm en seksi dişçi olduğunuzu söyleyebilir miyim? | Open Subtitles | هل أستطيع أن أقول أنك أكثر طبيب أسنان إثارة قد رأيتها في حياتي ؟ |
Bir şey diyemem ama pek sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أقول حقا؛ ولكنني لا أعتقد ذلك |
Ama dürüstçe size kimin kazandığını söyleyemem çünkü her beş dakikada bir eş değiştiririz. | TED | ولكن لا أستطيع أن أقول بصراحة من فاز، لأننا كنا نغير شركاءنا كل خمس دقائق. |
Denizaltına girip çok derinlere gitmeye olan ilgimden ahtapotların sorumlu olduğunu söyleyemem ama, ne olursa olsun, bunu seviyorum. | TED | ولا أستطيع أن أقول أن الأخطبوط مسؤول عن إهتمامي القوي للغواصات والغوص في الأعماق ولكن مهما كانت القضية, فإنها تعجبني |
Hoşuma gittiğini söyleyemem ama bekliyordum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أقول إنني أحب ذلك ، بل لقد كنت أتوقع ذلك. |
Hoşuma gittiğini söyleyemem ama bekliyordum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أقول إنني أحب ذلك بل لقد كنت أتوقع ذلك |
Onlara, oteli terk etmelerini söyleyemem ki. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أقول لهم أنّ عليهم الأنصراف من هنا |
Ne diyebilirim ki, hep Lucky Charms gevrek kutusunun üstündeki adamdan hoşlanmışımdır. | Open Subtitles | ماذا أستطيع أن أقول,دائماً أميل إلى الرجل على صندوق "لاكى تشارم" "حبوب غذائية" |
Ne diyebilirim ki o en iyisi. | Open Subtitles | ماذا أستطيع أن أقول أنها الأفضل |
- Ne diyebilirim ki? | Open Subtitles | ..وهنا الكثير من الأشخاص لك - أستطيع أن أقول هذا - |
Seksi insanları seviyorum. Ne diyebilirim ki? Sığ biriyim. | Open Subtitles | . أنا أحب الناس المثيرين . ماذا أستطيع أن أقول . |
Geoffrey dışarıda hala aynı, fakat evin içinde değişik biri olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | في الخارج لا يزال جيفري جيفري، ولكن في الداخل أستطيع أن أقول أن هناك شيء مختلف. |
Tekrar arkadaş olduğumuz için mutlu olduğumu söyleyebilir miyim? | Open Subtitles | هل أستطيع أن أقول إني مسرورة أننا أصبحنا أصدقاء مجدداً 801 00: 39: 14,508 |
Hayır, piskopos. Olmaz. Bütün parayı ben verdim diyemem. | Open Subtitles | كلا، لا تقُل ذلك، لا أستطيع أن أقول بأنّني مَن وهب كلّ ذلك المال. |
11 metre 8 santim uzakta oturuyor ve ben ona üzgün olduğumu bile söyleyemiyorum. | Open Subtitles | تعيش بالتحديد مسافة 38 قدم و 9 بوصات ولا أستطيع أن أقول لها بأنني آسف |
Tam olarak bilmiyorum, o yüzden kesin konuşamam. | Open Subtitles | أنا لا أعرف على وجه اليقين، لذلك لا أستطيع أن أقول حقا. |
Onun da orada olduğunu aynadan izlediğini bildiğimden bir şey de söyleyemedim. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أقول أي شيء حتى لأننيأعرفأنههناكبالخارج، تماماً خلف الحاجز الزجاجي |
- Can dostu edindiğini söyleyemeyeceğim. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أقول أنك حصلت على صديق عمرك |
Seni 6 yıldır tanıyorum ve kesinlikle söyleyebileceğim şey bugüne kadar tanıştığım hiç kimse de olmayan kocaman bir kalbin olduğu." | Open Subtitles | عرفتك من ست سنوات بالتأكيد أستطيع أن أقول أن قلبك أكبر |
Ama şunu söyleyebilirim ki benim için bu çok, çok doğru. | TED | لكن أستطيع أن أقول لكم أن الأمر صحيح للغاية بالنسبة إليّ. |