"أكن أعلم" - Traduction Arabe en Turc

    • haberim yoktu
        
    • bilmiyorum
        
    • bilmezdim
        
    • bilemedim
        
    • bilmediğim
        
    • olduğunu bilmiyordum
        
    • farkında değildim
        
    • bilemezdim
        
    • bile
        
    • bilmesem
        
    • bilmediğimi
        
    • emin değildim
        
    • biliyordum
        
    • fikrim yoktu
        
    Kızı takip ettiğim gece onun bir casus olduğundan bile haberim yoktu. Open Subtitles لم أكن أعلم حتّى بأنّه كان جاسوساً عندمّا تبعته في تلك الليلة.
    Bana yalan söylüyordun! Ne olduğunu bilmiyorum Eğer o şey yenseydi, sorunumuz kalmayacaktı! Open Subtitles أنا آسف لم أكن أعلم أن هذا سيحصل لابد أنه كان هنالك خطأ
    Tuhaf. Neredeyse yeni 18 vitesli bisikletin 50 dolara alınabileceğini bilmezdim. Open Subtitles لم أكن أعلم أنه بامكانك الحصول على دراجة بـ 18 سرعة
    Daha yeni haberim oldu. Ve sana nasıl söyleyeceğimi bilemedim. Open Subtitles أنظري لقد علمنا للتو ولم أكن أعلم كيف أخبرك بذلك
    Benim için yaptığın ve hiç bilmediğim bütün o güzel şeyleri. Open Subtitles كل الأشياء الجيدة التى فعلتها معى والتى لم أكن أعلم بها.
    Aramızda nasıl bir şey olduğunu bilmiyordum, ama partide bunun cevabını öğrenmeyi umuyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم ما نوع الشيء,‏ لكن كنت آمل أن الحفلة ستوضح ذلك
    Hayranı olduğun şeylerle olan ilişkilerimi seninle paylaşmam gerektiğinin farkında değildim, öyle olsun. Open Subtitles لم أكن أعلم أني مضطر لمشاركتك علاقاتي بالأمور التي تعجبك، لكن لا بأس
    Çünkü oraya gittiğinden haberim yoktu çünkü bana söylememiştin amına koyayım. Open Subtitles لم أكن أعلم بذهابك عنده، لأنك أخفيته عني عمّ نتكلم هنا؟
    Benim bunların hiçbirinden haberim yoktu, ve bize yapılacak işlerin yazılı olduğu buna benzer bir sunum yaptılar. TED و لم أكن أعلم أي شيء عن هذا, و قد كان لدينا عرض يحتوي على جدول أعمال, بهذا الشكل.
    Bu haksızlık. Kazaya kadar bebekten haberim yoktu. Open Subtitles لم أكن أعلم بأمر هذا الطفل حتى يوم سقوطها
    Bu sürece nasıl dahil olunacağını bilmiyorum. TED ولم أكن أعلم كيف سأساهم في عملية تطبيق تلك الفكرة
    O anı kelimelerle ifade edebilir miyim bilmiyorum. TED لم أكن أعلم وقتها ما إذا ما كانت الكلمات ستفي تلك اللحظات حقها.
    Bunu yaparken ne düşündün bilmiyorum ama, başlangıç olarak şunu ortadan kaldıracaksın. Open Subtitles حسنا أنا لم أكن أعلم ما الذ كنت تفكر به هنا لكنني سآخذ بهذه الطريقة كبداية
    Birini seni sevdiğim kadar sevmenin mümkün olduğunu sen doğmadan önce bilmezdim. Open Subtitles قبل ولادتك، لم أكن أعلم بأني سأحب شخصًا ما كما أحبكِ الآن
    Bazen sıtma hastalığına yakalanırdım ve bir sonraki öğünümüzün nereden geleceğini her zaman bilmezdim. TED كنت في بعض الأحيان أمرض بالملاريا ولم أكن أعلم كيف ستتوفر الوجبة التالية.
    Her zaman kaygı, suçluluk ve utanç dolu olurdum ve sebebini bilmezdim. TED أصابني إحساس دائم بالقلق والشعور بالذنب والعار، ولم أكن أعلم لماذا.
    Biliyorum yalan söyleyebilir, ama ona inanıp inanmama konusunu bilemedim. Open Subtitles و لكن أيضا لم أكن أعلم أنه يجب علي تصديقه
    Var olduğunu bile bilmediğim birçok şeyi de yanımda getirmiştim. Open Subtitles ولكن رجعت بأشياء كثيرة معي لم أكن أعلم حتى بوجودها
    Bu geçici iş yeri insanın ruh emiyor, emilecek bir ruhum olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles مكتب العمل المؤقت محبط للروح، وأنا لم أكن أعلم أن لدي روح للإحباط.
    Onun bana ne yaptığının farkında değildim. Open Subtitles لم أكن أعلم عن كل هذا الهراء الذى كان يفعله بى
    En kötü anımdı yaşadığım. Bu denli çabuk neşeleneceğimi bilemezdim. Open Subtitles تلك كانت أسوأ لحظات، لم أكن أعلم أنني سأكون مسرورة بمثل تلك السرعة
    Büyürken vahşi yaşamı koruyucu olmanın bir meslek olduğunu bile bilmiyordum. TED عندما كنتُ صغيرة، لم أكن أعلم أنّ حماية الحياة البرّية مهنة.
    Eğer bilmesem, bükülen bir adama bakıyoruz derdim. Open Subtitles إذا لم أكن أعلم أي شيء أفضل .. فسأقول أننا نبحث عن رجل متدفق
    Bütün bu yıllar, hep kendime onların ne olduğunu bilmediğimi söyleyip durdum. Open Subtitles طوال هذه السنوات , أخبرت نفسى أننى لم أكن أعلم من هُم
    Size ne olduğunu haber verecektim ama adınızdan ve adresinizden tam olarak emin değildim. Open Subtitles كنت أريد أن اخبرك عن ما حدث لكن لم أكن أعلم جيدا أسمك و عنوانك
    Bundan DNA örneği arayabilirsin. Pek çok konuda ders aldığını biliyordum. Open Subtitles أعلمأنكَتأخذالكثيرمنالطبقات، لم أكن أعلم أنكَ تعرف كل شيء عن الحامض النووي.
    Bunun senin içinde kanayan bir yara olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu. Open Subtitles لم أكن أعلم أنها نقطة حساسة بالنسبة لك حسنا دعنى فقط أقول

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus