Hiçbir zaman son vermeyi düşünmedim ama ne zaman gideceğimizin ve nasıl gideceğimizin kendi elimizde olmasını istemez miyiz? | Open Subtitles | أنا لمْ أُفكّر أبداً في إنهائه و لكن... ألا نرغب جميعنا في التحكم في وقت موتنا ؟ و طريقة موتنا ؟ |
Bununla ilgili kayda değer bir şekilde hiç düşünmedim. | Open Subtitles | كما هو واضح لم أُفكّر بذلك مطلقاً |
Köprüyü geçtikten sonra düşünmeye başladık. | Open Subtitles | وقدنا إلى نهاية الجسر وبدأت أُفكّر وقلت: |
Sonra seni düşünmeye başladım ve beni bağışlamanı diledim. | Open Subtitles | ،إنّه لم يكن كما اعتقدت وبدأت أُفكّر فيك وأتمنى وآمل أن تُسامحني |
Şey, Adalind bebeğini doğurunca ne olacak diye Düşünüyordum da... | Open Subtitles | كما ترين، كنت أُفكّر حول ما سيحدث بعد ولادة أدليند |
Düşündüğüm kişi o değildi. Seni Düşünüyordum. | Open Subtitles | ،إنّه لم يكن كما اعتقدت وبدأت أُفكّر فيك |
- Şu anda ne düşündüğümü biliyor musun? | Open Subtitles | أتريد معرفة ما الذي أُفكّر به الآن ؟ ليس فعلاً |
Bunun kötü bir fikir olduğunu biliyordum. aklımdan ne geçiyordu bilmiyorum. | Open Subtitles | كُنت أعرف أنها فكره سيّئه لا أعرف فيمَّ كُنت أُفكّر |
Sanırım bunu hiç düşünmedim. | Open Subtitles | أعتقد بأنّني لم أُفكّر بذلك |
Aslında gerçek şu; daha bu kadar derinlemesine düşünmedim, Skyler. | Open Subtitles | أتعلمين، الحقيقة هي.. لم أُفكّر بهذا البُعد، (سكايلر) |
Ben bunu hiç düşünmedim. | Open Subtitles | لم أُفكّر بذلك |
düşünmeye ihtiyacım olduğunda hâlâ buraya gelirim. | Open Subtitles | و لا زال المكان الذي أطلبه حينما أُريد أنْ أُفكّر |
Aslında, bir metafor düşünmeye çalışıyorum Gerçekten en çok bir şeyle denenen biri için Ve işe yaramadı. | Open Subtitles | وحقيقةً، أحاولُ أن أُفكّر في استعارة تصفُ حال شخص فعل أفضل ما بوسعه ولكنّه فشل |
Birden... ..sadece seni düşünmeye başladım. | Open Subtitles | بدأتُ أُفكّر بك |
Şeyi Düşünüyordum, şu göl kenarında konuştuğumuz şey hakkında. | Open Subtitles | أنا أنا كُنْتُ أُفكّر بالحديث الذي خضناه بالبحيرة |
Son zamanlarda çok stresliydim. Sürekli seni Düşünüyordum. | Open Subtitles | لقد كنتُ مُجهدًا مؤخرًا وكنت أُفكّر فيكِ كثيرًا |
Düşünüyordum da belki sen ve ben bir ara bir şeyler yiyebiliriz. - Sadece ikimiz. | Open Subtitles | أتعلمين، كنتُ أُفكّر ربّما أنا و أنتِ بإمكاننا أكلَ وجبةٍ في وقتٍ ما، نحنُ فقط |
Bana bakıyorsun,ama ne düşündüğümü bilmiyorsun... ve hiç bir zaman da bilemeyeceksin. | Open Subtitles | ينظُر إلي الناس , و لا يعرفوا بماذاأُفكّر. ولنيعرفواأبداً بماذا أُفكّر! |
Pekâlâ, ne düşündüğümü biliyorsun. | Open Subtitles | حسنٌ, أنتَ تعرف ما أُفكّر به |
O hâlde bu hikâyeleri aklımdan çıkaracağım. | Open Subtitles | إذاً .. عليّ أنْ لا أُفكّر بهذه الإشاعات ؟ |
O zamanlar sadece ne istediğimi düşünürdüm, sahip olduklarım aklımdan geçmezdi. | Open Subtitles | في ذلك الوقت كنتُ أُفكّر بما أُريد فقط، ولم أُفكّر بما كان لديّ مُطلقًا. |