Terapinin, insanlar kendilerini daha iyi hissetsin diye yapıldığını sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدت أن العلاج النفسي من المفترض أن يحسّن من شعوري |
Sadece polislik yaptığını sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدت أن تجربتك تنحصر في عمل الشرطة فحسب |
Bildiğini sanıyordum? Bu yüzden geldiğinizi sanıyordum? | Open Subtitles | . كنت أعتقد أنك تعلم . إعتقدت أن هذا سبب مجيئك |
Benim onun için yapamadığımı, Başkan Joo yapabilir sanmıştım. | Open Subtitles | لقد إعتقدت أن الرئيس يمكنهُ أن يفعل لها ما لا يمكنني فعلهُ |
Her zaman gücümün bir lanet olduğunu düşündüm, fakat şimdi bunun bir hediye olduğunu görebiliyorum. | Open Subtitles | لطالما إعتقدت أن قدراتى كانت لعنه لكنى الآن أراها كهبه |
Seni rahatsız etmek istemiyorum. Sadece biraz daha bilgiye sahip olabilirim diye düşündüm. | Open Subtitles | لم أشأ أن أضايقك، إعتقدت أن بإمكاني الإتصال بك للحصول على معلومات إضافية |
Belki nişanlım benim büyüdüğüm yeri görmek ister diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | إعتقدت أن خطيبتي ستكون مهتمة برؤية المكان الذي كبرت فيه |
Bunu hallettiğimizi sanıyordum. Ellerinde kanıt yok. | Open Subtitles | إعتقدت أن المسألة قد سُوّيت، ليس لديهم أي دليل |
Dünyanın balayından önce yerinden oynamaması gerektiğini sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدت أن الأرضَ من المفترض أن لا تتحرك حتى شهرِ العسل. |
- Evet. Ben... Bunun vampir için sıradan bir av olduğunu sanıyordum ama başka birşey olabilir. | Open Subtitles | أجل ، لقد إعتقدت أن هذا مجرد قتل لمصّاص دماء |
Sümüksü iblisleri çok sevdiğini sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدت أن مصارعة الشياطين هى المفضلة لكى |
- Amacının bu olduğunu sanıyordum. - Oz onu seksi buluyor. | Open Subtitles | إعتقدت أن هذه هى النقطة إنه يعتقد أنها مثيرة |
Mesela onun uzun favorilerini, fakirliğin, kirliliğin ve gecekonduda yaşamanın bir işareti sanıyordum. | Open Subtitles | مثل : إعتقدت أن لحيته الجانبية السخيفة علامــة على أنــه فقــير و قــذر و يقيــم في كوخ مهلهل |
Bu defa daha az üzüleceğimi sanmıştım... | Open Subtitles | إعتقدت أن الأمر سيكون أقل إيلاماً هذه المرة |
Bu bulmacada çözdüğüm ilk iki kelimeydi ve sanmıştım ki... garip olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | أولئك كانتا أول كلمتان إكتشفت معناهما فى هذا اللغز وقد إعتقدت أن.. |
Şey, ben de senin getirdiğin örneğin cadılar bayramı şakası olduğunu düşündüm yani kim bilirdi ki? | Open Subtitles | نعم، حسنا، إعتقدت أن تلك العينة ..التي جلبتها إلي من دعابة عيد القديسين |
"Bir şeyler saklıyor olmalı," diye düşündüm ama ne olduğunu bana söylemedi. | Open Subtitles | لقد إعتقدت أن لابد أنها تخفى شيئاً .... لكنها لم تصارحنى به |
O tuhaf kadının şarlatan olduğunu düşünmüştüm ama yetenekliymiş. | Open Subtitles | لقد إعتقدت أن هذه السيدة دجّـالة، ولكنها ماهرة حقاً |
Ebeveynlerim ayrılacak sandım ve zayıf görünmek ya da işlerin değişmesini istemedim. | Open Subtitles | إعتقدت أن والداي سينفصلوا لم أرد أن أبدو ضعيفا أو تتغير الأمور |
Olağanüstü bir iş olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | تعلم، لقد إعتقدت أن هذه كانت أروع وظيفة. |
Ben küçükken sürekli çalışmak zorunda olduğun için yanımda olmadığını sanırdım ama büyüyünce fark ettim ki yanımda olamadığın için çalışmak zorundaydın. | Open Subtitles | أتعلم ، حين كنت صغيرا إعتقدت أن عدم تواجدك بقربي بسسب إنشغالك بالعمل طوال الوقت، و لكن لما إشتد عودي إكتشفت أنك |
Sağlık sanayisinin sağlıkla ilgili olduğunu düşünürdüm. | Open Subtitles | أنا دائماً ما إعتقدت أن صناعة المستحضرات الطبية كانت، أنت تعلمون، صحية |
Kocasının hobisinin otoriter kadınla kırbaç saklamaca oynamak olduğunu düşünüyordu. | Open Subtitles | إعتقدت أن زوجها كان يلعب إخفاء السوط مع معالجته للسيطره |