| Bir sonraki gün ana meydanda bir toplantı yaptım ve bazı kadınlar geldi. | TED | لذلك وفي اليوم التالي عقدت اجتماعا في الميدان الرئيسي وحضر بعض النسوة. |
| Brooklyn'de bir toplantı ayarlıyorlarmış. Tessio'nun bölgesinde. | Open Subtitles | سيدبرون اجتماعا فى بروكلين فى منطقة تيسيو |
| Brooklyn'de bir toplantı ayarlıyorlarmış. Tessio'nun bölgesinde. | Open Subtitles | سيدبرون اجتماعا فى بروكلين فى منطقة تيسيو |
| görüşme ayarlayan bir ajansla bağlantıdaydım. | Open Subtitles | و قد جهزوا اجتماعا مع ثنائي رائع و الذين لا يعيشون بعيدا عن هنا |
| Bu akşam için Noublesso toplantısı ayarlamıştım ama senin katılman şart değil. | Open Subtitles | سأعقد اجتماعا فى نيجلاسو الليلة لكن حضورك غير ضرورى |
| Oh, bir buluşma sözü vardı, oraya gitti.. | Open Subtitles | أوه، أنها عقدت اجتماعا للذهاب إلى بالنسبة لي |
| Dean'in ofisinde bir toplantım var. | Open Subtitles | و، اه، مكتب العميد دعا وقال ان هناك اجتماعا عاجلا. |
| Hepsinden önce 90 günde 90 toplantıya katılmanı istiyorum. | Open Subtitles | اريدك ان تذهب اولا الي 90 اجتماعا في ال90 يوما |
| Pekala, baylar, Başarılı bir toplantıydı. | Open Subtitles | حسنا أيها السادة لقد كان اجتماعا عظيما |
| İzlediğimizi bildiği halde niye toplantı düzenledi? | Open Subtitles | لم سيعقد اجتماعا عندما كان يعرف اننا نراقب؟ |
| Gözetmenleriniz detaylarla ilgili sizlerle bir toplantı düzenleyecektir. | Open Subtitles | المشرفون عليكم سيعقدوا اجتماعا لشرح التفاصيل. |
| Lütfen beni aydınlat, çünkü burada yapacağımız toplantının anlaşmamızı kesinleştirecek bir toplantı olacağını düşünüyordum ben. | Open Subtitles | ارجوك نورني لاني اظن ما يدور كان اجتماعا لضم تحالفاتنا |
| Hepsi konuşuyor. Aşağıda toplantı yaptılar. | Open Subtitles | جميعهم يستطيعون الكلام، وكانوا يعقدون اجتماعا |
| Tamamen güvendiğin biriyle bir toplantı ayarlayacaktır. | Open Subtitles | سيدبر اجتماعا مع شخص تثق بة تماما |
| Tamamen güvendiğin biriyle bir toplantı ayarlayacaktır. | Open Subtitles | سيدبر اجتماعا مع شخص تثق به تماما |
| - Ayakkabının gıcırtısı. Bay Carvelle çok yoğun bir adam ve bunun planlanmamış bir görüşme olduğunu bilin. | Open Subtitles | الصرير في الحذاء أنا متأكد من أنك تفهم كان هذا اجتماعا غير مخطط له |
| Önceki kiracıyı bulup benimle bir görüşme ayarlayabilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك ان تجد المستأجره السابقه و تنسق اجتماعا معي ؟ |
| Belediye toplantısı çağrısı yaptım, herkesi bir araya toplayacağım, dosyaları dağıtacağım, ama dosyalar artık parlak sarı! | Open Subtitles | سأنظم اجتماعا و وادعو جميع اعضاء المجلس وسأوزع المجلدات ولكن المجلدات الان صفراء مشعه |
| Buna yetkim olmadığı için tartışamam fakat Başkanın çok önemli bir toplantısı çıktı ve daha sürecek gibi gözüküyor. | Open Subtitles | ليس لي حرية إعطاء معلومات. لكن الرئيس يحضر اجتماعا مغلقا قد تطول مدته |
| Spanky ile bir buluşma ayarlattırıp, onu tuzağa düşürelim. | Open Subtitles | دعنا نجعلها ترتب اجتماعا بيننا وبين سبانكي |
| Yarın sabah Londra'da bir toplantım var ve jet yavaş çalışıyor. | Open Subtitles | ساعقد اجتماعا في لندن غدا والطائرة ستغادر |
| Bayan Coke Norris dün gece burada bir toplantıya katılacağını söyledi. | Open Subtitles | أعطتني السيدة كوك نوريس أن أفهم انه من المقرر ان يحضر اجتماعا هنا مساء امس. |
| "Harika bir toplantıydı." | Open Subtitles | كان لك اجتماعا صاخبا لطيفا |