"احدى" - Traduction Arabe en Turc

    • biri
        
    • birini
        
    • birinin
        
    • birinde
        
    • biriyle
        
    • birisi
        
    • ın
        
    • biriydi
        
    • birinden
        
    • keresinde
        
    • en
        
    • biridir
        
    • şu
        
    • tane
        
    • tanesi
        
    Aslında, iş arkadaşlarımdan biri... geç saatte çıktı ve sonra ortadan kayboldu. Open Subtitles في الحقيقة احدى زميلاتي في العمل انتهت في وقت متأخر ثم اختفت
    Sen de oyuncularımın notlarından şikayetçi olan öğretmenlerden biri mi olacaksın? Open Subtitles هل ستكونين احدى المعلمات اللاتي يشتكين باستمرار بخصوص درجات اللاعبين ؟
    Testislerinden biri ezilmiş v iltihap kapmış, yani onları kesmeleri gerekiyordu. Open Subtitles احدى خصيتيه اصيبت و الحق به الضرر و هم سيقومون بقطعها
    Sanırım ben, şu kızıl saçlı Yolanda'lardan birini deneyeceğim. -O senindir. Open Subtitles أعتقد أننى سأجرب احدى البنات ذوى الشعر الأحمر فى فرقة يولاند
    şu kutulardan birinin üzerine oturup işime karışmanız nasıl olur? Open Subtitles هل يمكنك ان تجلس فوق احدى الصناديق ولا تتدخل ؟
    Gizli mekânlarımdan birinde bir dinleme cihazı buldum sen bize katılmadan önce. Open Subtitles الذي اثق بكونه ليس مدسوساً اكتشفت وجود جهاز تنسط في احدى مخابئي
    Başka biriyle görüştüğünü sanıp bir gece onu takip ettim. Open Subtitles اعتقدت انها تواعد شخص آخر وفي احدى الليالي , تبعتها
    Adamın biri 36 saat çalıştıktan sonra öldü. TED احدى العاملين توفي بعد نوبة عمل دامت 36 ساعة متواصلة
    en sevdiğim beyin hikayelerinden biri bu orta yaşlı adamları anlatıyor. TED احدى القصص المتعلقة بالعقل تشرح اولئك الرجال متوسطي العمر
    Ve yanıp sönmeye başladığında şu çok hızlı yanıp sönen LED'lerden biri olacak sadece. TED وعندما يبدأ بالوميض اي عندما تبدأ احدى اضواءه بالوميض بسرعة
    Bir defasında, gardiyanlardan biri esirlerin tuvaletlerine, içerisi esir doluyken bir el bombası atıyor. TED في احدى الحالات رمى أحد الحراس قنبلة يدوية على مخدع السجناء حينما كانوا فيه
    ve bu da bizim şimdi yaptığımız şeylerden biri. TED وهذه هي احدى الامور التي اعمل عليها الان
    en sevdiğim araştımalardan biri şunu buldu: erkek ev işi yapmaya ne kadar istekli ise kadın da onu o kadar çok çekici buluyor. TED احدى الدراسات المفضلة لدي اكتشفت أنه كلما كان الزوج قادراً على القيام بألاعمال المنزلية كُلما وجدته زوجته جذاباً أكثر
    Uyandığımda anladım ki meğer silikon kulak tıkaçlarımdan birini çiğniyormuşum. Open Subtitles وأدركت عندما صحوت أنني كنت أمضغ احدى سدّادتي اذني الهوائيتين.
    Böbreklerinden birini ve bağırsağının bir kısmını almak zorunda kaldık. Open Subtitles كان علينا أن نستأصل احدى كليتيه و جزء من أمعائه
    Eğer kendi şarkılarımdan birini söylersem, sanırım daha çok hoşunuza gider. Open Subtitles اذا سمحت لي ان اغني احدى اغنياتي اعتقد بانها ستعجبك كثيرا
    O zaman artık seninle işyerimdeki kızlardan birinin arasını yapmanın zamanı geldi. Open Subtitles اذاً انة الوقت لتجعلنى ارتب لك لقاء مع احدى الفتيات من مكتبى
    Onu bulmak için uğradığı onlarca seferden birinde bıraktı bunu. Open Subtitles هُنا في احدى المرات التي أتت فيها وهى تُحاول إيجاده
    Bu fikri açıklayabilmek için derimizin altına inerek, bu çıkıntılardan biriyle; cilde uygulanan Nanopatch teknolojisiyle başlamalıyız. TED ولشرح تلك الفكرة، نحتاج لأخذ جولة خلال الجلد، وبداية مع احدى تلك المسقطات وبتطبيق النانوباتش على الجلد.
    Ve Çin devlet sansürü tarafından yapılmış bazı düzeltmelerle panolarımızdan birisi bize iade edildiğinde şaşırdık. TED ولدهشتنا عادت احدى مخططاتنا مع تعديلات من الرقابة الحكومية للصين
    Benim üzerimdeki etkilerini görmek için beklerken Dorothy L. Sayer'ın dramatik hikayesini izleyin. Open Subtitles بينما انت تنتظر لترى التأثير المحتمل علىّ يمكنك ان تشاهد احدى قصصنا الدرامية.
    Bir bombacı olayına bakıyorduk, Jason'ın ilk dosyalarından biriydi bombacının arabasının Quantico'nun otoparkında olduğunu söyleyip araması için onu gönderdik. Open Subtitles كانت لدينا قضية عن مفجر كانت احدى اولى قضايا جيسون لذا جعلناه يذهب ويفتش سيارة المفجر والتي كانت في مرآب كوانتيكو
    Camlardan birinden içeri girmişler. Sizinki olabileceğini düşünüyoruz. Open Subtitles لقد اقتحموا احدى النوافذ ونعتقد انها نافذتكم
    Nehir çok kirliydi. Aslına bakarsan bir keresinde yanmıştı bile. Open Subtitles أتعلمين , ذلك النهر لشدة تلوّثه قد احترق احدى المرات
    Aziz Sebastian Nişanı, Kilisenin verdiği en yüksek rütbelerden biridir. Open Subtitles إنّ شارة القدّيس سيباستيان احدى التشريفات العظيمة التى تمنحها الكنيسة
    Bir ciğerin kanla doluyor ama Allah'tan iki tane ciğerin var. Open Subtitles ، احدى رئتيك مليئة بالدم . و لهذا خـُلقت لك أخرى
    Ve bu noktalardan bir tanesi her iki panoda da aynı. TED و احدى النقاط في كلا اللوحتين متشابهة في اللون في اللوحتين.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus