Kızıyla biraz daha fazla zaman geçirmeyi seven bir baba. | Open Subtitles | الأب الذي يحب أن يقضي مزيد من الوقت مع ابنته |
Hiçbir zaman çocuk seven bir adam olmak istediğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن أني أردت أن أكون الرجل الذي يحب الأطفال. |
Ama bir soruyu iki kez sormayı seven bir adam değilimdir. | Open Subtitles | لكنني لست من النوع من الرجال الذي يحب أن يسأل مرتين |
Benimle sevişmeye bayılan seksi genç bir erkeğim var ve şahaneyim. | Open Subtitles | لدي شاب مثير الذي يحب أن يمارس الجنس معي، وأنا رائع. |
Spor yapan, spora bayılan çocuğum ben. | Open Subtitles | أنا الفتى الذي مارس الرياضة و الفتى الذي يحب الرياضة |
Bir kadını seven, ona sarılmak isteyen onu destekleyen ve evet seks yapmak da isteyen bir erkek olarak geliyorum. | Open Subtitles | وليس كما شارك في المستشار، ولكن لأول مرة كرجل. الرجل الذي يحب امرأة، والذي يريد أن تعقد لها، وتوفير لها، |
Ben seni acil durum planlarını seven biri olarak düşünüyorum sadece. | Open Subtitles | أعتقد فحسب أنك ذلك النوع من الأشخاص الذي يحب خطة احتوائية |
Gülü seven adam. | Open Subtitles | المرء الذي يحب الازهار |
Şuradaki kamyoncu dostuma bakıyorum da tam avlanmayı seven bir tip. | Open Subtitles | لقد التقيت سائق الشاحنة هذا لتوي وهو من النوع الذي يحب الصيد |
Eğer sörfçü isen, kitap okumayı seven bir sörfçü gibi davran. | Open Subtitles | إن كنت راكب أمواج كن راكب الأمواج الذي يحب القراءة |
Ama bu seçimi neden tetiği çekmeyi çok seven bir adama bırakıyoruz? | Open Subtitles | ولكن لماذا نحن نترك الامر ل الرجل الذي يحب أن الضغط على الزناد؟ |
Eğlence seven bir tip olabilirim. | Open Subtitles | قد أكون من النوع الذي يحب المتعة لكن التلاعب؟ |
Bu arada mekânı yakıp durup seyretmeyi seven bir adam. | Open Subtitles | بالمناسبه ، أنه من واحد من تلك الرجال ، الذي يحب أن يضئ ثم يذهب ليشاهد. |
Yanındaki adam ise macera seven bir adam. | Open Subtitles | إذا كان الرجل القادم هو رجل الذي يحب المغامرات. |
Eğer salaksan, salsa yapmayı seven bir salak gibi davran. | Open Subtitles | إن كنت أحمق, كن الأحمق الذي يحب "رقصة "السالسا |
Spor yapan, spora bayılan çocuğum ben. | Open Subtitles | أنا الفتى الذي مارس الرياضة و الفتى الذي يحب الرياضة |
Ya bu Oliver şu tiplerdense... Hani aşk isteyen, tıpkı, bir kızla takılmadan önce muhabbet etmek isteyen? İ..ne mi? | Open Subtitles | ماذا لو كان من احد تلك الرجال الذي يحب التحدث الى الفتيات قبل يقع في حبها |
Ne yani, kasabada soğuk bir tane isteyen tek ben mi varım? | Open Subtitles | المشتهي للموتى الخاطئ؟ ماذا,هل تظن انني الوحيد في البلدة الذي يحب ان يعاشر الميتات؟ |
Charlotte birden prensinin kadınları kurtaran biri değil de kavga etmeyi seven biri olduğunu anladı. | Open Subtitles | أدركت شارلوت ذلك التاريخ لها وسن، تي الرجل الذي جاء إلى النساء، ق الإنقاذ، كان هو الرجل الذي يحب لبدء المعارك. |
Ajan White bekletilmeyi seven biri değildir, dedektif. | Open Subtitles | العميل الأبيض ليس هو الرجل الذي يحب أن تؤخّر أوامره أيها المحقّق |
Hani şu, serbestliği seven adam? | Open Subtitles | الذي يحب أن يكون منطلقاً.. ؟ |