"العلاقات" - Traduction Arabe en Turc

    • ilişki
        
    • ilişkileri
        
    • ilişkilerin
        
    • ilişkiler
        
    • ilişkilerden
        
    • ilişkilere
        
    • seks
        
    • ilişkinin
        
    • ilişkilerini
        
    • ilişkilerle
        
    • ilişkiyi
        
    • ilişkiye
        
    • ilişkide
        
    • ilişkisi
        
    • ilişkim
        
    Bir toplantıda, buluşmada ya da iş görüşmesinde, veya iki insan ortak bilgiler bildiklerini fark edince, ilerleyen bir ilişki. TED اجتماع أو مقابلة عمل أو مواعدة غرامية أو بعض العلاقات التي تتوطد بسبب أن الشخصين يدركون أنما يتقاسمون معلومات مشتركة.
    Hak yönetmeliği artık sadece sahip olmakla ilgili değil. Karmaşık bir ilişki ağı ve kültürel yapımızın önemli bir parçası. TED الآن، إدارة الحقوق لم تعد مجرد سؤال بسيط عن الملكية. إنها شبكة معقدة من العلاقات وجزء مهم من المشهد الثقافي.
    Kadın erkek ilişkileri üzerindeki etkileri hakkında çıkarımda bulunmak da ilginç olacaktır. TED من المهم التخمين حول الأثر الذي سيخلِّفه على العلاقات بين الرجال والنساء.
    Dijital ilişkilerin bu genel çeşitliliği bağlamında güvenli bir şekilde ‘’yabancılığı’’ aramak bu yenilik için çok iyi bir temel olacaktır. TED وفي سياق هذا النطاق العريض من العلاقات الرقمية, البحث عن الغرابة بشكل آمن قد يكون وبشكل حسن أساس جديد لذلك الإبتكار
    Belki de en başarılı ilişkiler olumsuzluk çıtası en yüksek olanlar diye düşünebilirdim. TED لذا كنت لأفترض بأن العلاقات الأنجح هي تلك حيث تكون عتبة السلبية عالية.
    Bir yaşam için yanan evlere girerim ancak ilişkilerden kaçarım. Open Subtitles أجري إلى بناية تحترق لأجل الأحياء ولكني أهرب من العلاقات
    Aralarındaki her çizgi iki insan arasındaki ilişki. Farklı türde ilişkiler. TED كل خط بينهم هو علاقة بين شخصين أنواع مختلفة من العلاقات.
    İlişki ile parayı karıştırmanın iyi bir fikir olmadığını düşünürüm. Open Subtitles تعلّمتُ أنّها ليست فكرة جيّدة أبداً خلط العلاقات مع المال
    Evet ama ilişkiler müdürüsün ve bu da bir ilişki işte! Open Subtitles صحيح، و لكنك مديرة العلاقات العامة. و زواجي جزء من علاقاتي
    Ya öyle, ya da bundan sonraki her ilişki çok sıkıcı gelecek. Open Subtitles إما ذلك أو كل العلاقات التي ستأتي بعد هذه ستبدو مملة جدًا
    Bilirsiniz, benim alanımda mimarinin sosyal ilişkileri ilerletmek için her şeyi yapıp yapamayacağı hakkında bir tartışma söz konusu. TED كما تعلمون، في مجالي، هناك مناظرة حول إن كانت هندسة العمارة قادرة على فعل أي شيء لتحسين العلاقات الإجتماعيّة.
    Kelowna hükümeti Dünya ile yeniden ticaret ilişkileri kurmak istiyor. Open Subtitles حكومة كيلونا كانت تريد إعادة تأسيس العلاقات التجارية مع الأرض
    Halkla ilişkileri bana bıraksan da kendi hukuki işlerine baksan nasıl olur? Open Subtitles المبالغة في العواطف سيوحي بالابتذال. لمَ لا تدعي لي أمر العلاقات العامة،
    O gece ilişkilerin içinde de sınıf farkı olduğunu anladım. Open Subtitles تلك الليله, ادركت ان العلاقات كان لديها نظام طبقات ايضاً
    İki: Bazı ilişkilerin düzeltilemeyecek kadar kötü durumda olup olmadığı. Open Subtitles الشيء الثاني كيف لبعض العلاقات أن تكون غير قابلة للإصلاح
    Evet, bayılırdım onlara. (Gülüşmeler) Neyse, orada her zaman zevk, ilişkiler ve tabii ki seks üzerine yazılar olurdu. TED نعم، أحبها حقا. على كل حال، دائما ما كان هناك مقال عن المتعة و العلاقات و بكل تأكيد الجنس.
    İlişkilerden ortaya çıkarız, ve derin bir şekilde iç içe geçmişizdir, biri diğeriyle. TED لقد ظهرنا للوجود نتيجة العلاقات, ونحن ندخل احداها بالاخرى.
    Ben herhangi bir ilişkilere karşıyım özellikle , diskodan önce doğumamış kişilerle . Open Subtitles لا أحبّ العلاقات التي بلا معنى مع شخص لم يولد حتى قبل الديسكو
    Çoğu ilişkinin böyle başladığını doğrulayan başka araştırmalar da var. TED وهناك دراسات أخرى تؤكد بأنّ معظم العلاقات تبدأ بهذه الطريقة.
    Kızıl Çin'i tanıdıkları anda Japonya Tayvan'la diplomatik ilişkilerini koparacak. Open Subtitles اليابان ستقطع العلاقات الدبلوماسية مع تايوان إذا إعترفت بالصين الشيوعية
    Baksana, Gestapo'da halkla ilişkilerle mi, yoksa iç işleriyle mi ilgileniyordun? Open Subtitles أخبرني، هل كانت العلاقات العامة التي عملتها للجستابو أو للعلاقات الاجتماعية؟
    Tanıdığın birini sinemada görüp selam verdiğin bir ilişkiyi mi kastediyorsun? Open Subtitles تقصدين نوع العلاقات أين ترين شخصاً تعرفينه في السينما وتقولين مرحباً؟
    Aynı ilişkiye sahip başka birini daha arıyoruz? Eşit değiller. Open Subtitles نحن نبحث عن شخص يبحث عن مثل هذه العلاقات ؟
    Ama gerçekten de beni en çok memnun eden tecrübe, her iyi ilişkide ihtiyacımız olan dinleme numarasıdır. TED لكن في الواقع أكثر تجربة مرضية روادتني هي عملية الإستماع المطلوبة في العلاقات الناجحة ككل.
    Kültürümüzün şu sıralar bu kavramla az çok sıkıntılı bir ilişkisi olduğunun farkındasınızdır. TED قد تكونوا لاحظتم بأن لدى ثقافتنا شيئًا من العلاقات المضطربة مع هذا المفهوم حاليًا.
    Yetmişlerde çok fazla tek gecelik ilişkim olurdu ve seksenlerde altmışlarda da... Open Subtitles كان لدي الكثير من العلاقات اليلية في السبعينيات والثمانينيات وحتى في الستينيات

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus