| Ve Ticaret odasında, Kızılhaç'ın genel müdürü olduğunu iddia etti. | TED | وادعت أنها المدير العام لمنظمة الصليب الأحمر في الغرفة التجارية |
| Yapmayacağım. Bunların hepsi sahtekârlık. Annem babamı dışarı çıkarabilmek için müdürü kullanıyormuş. | Open Subtitles | لن أذهب, الأمر برمته خدعة كانت أمي تستغل المدير حتى تهرب أبي |
| Evet, ama şu an sırası değil. Direktör ile konuşmam gerek. | Open Subtitles | أجل، لكنني لا أستطيع الخوض بذلك الآن أحتاج للتحدث إلى المدير |
| Eğer bana kalsa sizi derhal işe alırdım. Ama Patron ben değilim. | Open Subtitles | إذا كان الأمر يرجع لى لكنت أعطيتك الوظيفة و لكنى لست المدير |
| Hemen sonrasında, çok uzun bir tartışma oldu, ve sonunda yönetici bana gelip dedi ki, ''Çok özer dilerim.Bizde şeker yok.'' | TED | وبعد هنية من التحدث المُمًعمع فيما بينهم قدم الي المدير وقال لي انا اعتذر بشدة .. لقد نفد السكر من عندنا |
| Müdürle olan ililşkimde görünüyor ki, o benim için baba gibi oluyor. | Open Subtitles | ما ترونه في علاقتي مع المدير أنها أشبه بعلاقة ولد و والده |
| müdüre rüşvet vermeye çalıştığım anlaşılmıştı ama ister inanın ister inanmayın hâlâ o ödülü Luke kazansın diye bir yol düşünüyordum. | Open Subtitles | لقد امُسك بي وانا احاول ان ارشي المدير لكن صدقوا او لا تصدقوا كنت لا ازال احاول ان افكر في طريقة |
| Ne diyordum? Müdürüm ben. Müdür benim, ulusal güvenlik falan filan. | Open Subtitles | ، انا المدير ، أنا المدير ، والامن القومي كل هذا |
| müdürü kendisine cinsel saldırıda bulunmakla suçlaması mağdurun yanılması olabilir. | Open Subtitles | إدعاء أن المدير هو من اعتدى على الطفلة مهم للغاية |
| FBI güney bölge müdürü ile birlikte çekilen fotoğrafları var. | Open Subtitles | كانت هنالك صور له مع المدير الجنوبي المحلي لمكتب التحقيقات |
| Evet yok çünkü işletmenin müdürü sadece bizim araştırmacılarımızla konuştu... | Open Subtitles | نعم لان المدير في ذلك الوقت تحدث فقط مع محققينا |
| Oda sayısı ikiden fazla olunca Direktör Yardımcısı'nın onayı gerekiyor. | Open Subtitles | كي تحصل على اكثر من الغرفتين تحتاج لموافقة المدير المناوب |
| Ancak Yardımcı Direktör işini Jason Wolfe kaparsa, bunu cidden sorun etmeyecek misin? | Open Subtitles | ولكن هل حقا أن تكون بخير إذا حصل جيسون وولف نائب المدير ظيفة؟ |
| İletişim Direktör Yardımcısı, Beyaz Saray hakkında iki çift laf edemiyor mu? | Open Subtitles | أنت المدير المنذوب بالإتصالات و لا تستطيع التحدث عن البيت الأبيض؟ |
| Şimdi Patron olduğuna göre, eğer kendine zam yapmak istersen... | Open Subtitles | الآن ، كونك المدير إذا أردت أن تمنح نفسك علاوة |
| Tam ofisten çıkarken Patron bu dosya yığını ve iki yardımcısıyla geldi dedi ki, "Ted, bunları yarın sabaha kadar temizle." | Open Subtitles | كنت اغادر مكتبى عندما دخل المدير و معه كومه من السجلات مع اثنين من المساعدين وقال ,راجع هذه حتى صباح الغد |
| Hey, yönetici, sence yeni libero yıldızımıza bir çift temiz krampon bulamaz mıyız? | Open Subtitles | أيها المدير ألا تعتقد أنه يمكننا أن نحضر زوج من الأحذية لنجمنا الجديد؟ |
| Müdürle biraz işim var. | Open Subtitles | عزيزتي .. لدى أعمال قليله لإنهائها مع المدير. أجل ؟ |
| Sekreterden genel müdüre, her çalışan dört hafta ücretsiz izin almaya mecburdu. | TED | كل موظف بدءً من السكرتيرة إلى المدير التنفيذي، كان مطالبا بأخذ4 أسابيع كعطلة غير مدفوعة الأجر. |
| Müdürüm, David hala, önemli bir varlık olduğunu kanıtlamak istiyor. | Open Subtitles | المدير دافيد يريد أن يثبت أنه مازال ذو نفع كبير |
| Yönetmen Orson Welles hakkında okumuştum işin başında kovmak için birini kiralıyordu böylece herkes patronun kim olduğunu öğreniyordu. | Open Subtitles | أقرأ عن هذا المدير أورسن ويليس الذي في البداية عين شخص ما فقط لطرده ثم الكل يعرفون من الرئيس |
| Yine de genel Başkan olarak yılda 40 bin alıyordunuz. | Open Subtitles | مع ذلك تقبِض 40 ألفا في السنة بصفتك المدير التنفيذي |
| Şef bu bilgilerin kodlarını çözene kadar orda kalmanı istiyor. | Open Subtitles | المدير يريدك أن تبقى مكانك حتى نقوم بفك شفرة الرسائل |
| Ben Gerald Olin. Dolphin Oteli'nin müdürüyüm. | Open Subtitles | أنا جيرليد أولين المدير في فندق الدولفين |
| Her yıl, CEO'dan, bana teşekkür eden bir mektup alırım. | Open Subtitles | انا احصل على رسالة شكر من المدير التنفيذي كل سنة |
| Bir parti düzenlediler. Şirketin yöneticisi geliyordu ancak arayarak gecikeceğini söyledi. | Open Subtitles | بهـذه المنـاسبة نـظمت الشركة حـفله خاصه وكـان المدير من المدعويين لها |
| - Müdür Yardımcısı. Sakin olun. | Open Subtitles | ـ هونج كونج، شنغهاي، إيطاليا ـ نائب المدير ، أهدأ |
| Amir, sizi birkaç gizli harekât ve hassas istihbarat operasyonlariyla ilgili bilgilendirmemizi istemisti. | Open Subtitles | طلب منا المدير أن نطلعك على عدد من العمليات السرّية وعمليات أخرى حسّاسة |