"المفترض ان" - Traduction Arabe en Turc

    • gerekiyordu
        
    • gerekiyor
        
    • gereken
        
    • gerek
        
    • gerekmiyor
        
    • gerekirdi
        
    • lazım
        
    • gerektiğini
        
    • sanıyordum
        
    • gerekir
        
    • lazımdı
        
    • gerektiği
        
    • olmalıydın
        
    Aslında o benim üvey kardeşim ve Josh'ın burada olmaması gerekiyordu sanırım. Open Subtitles بالواقع نحن اشقاء وجوش لم يكن من المفترض ان يكون هنا الان.
    Semptom raporlarınızı doldurmanız ve biz sizi çağırınca buraya gelmeniz gerekiyordu. Open Subtitles كان من المفترض ان تملأ تقرير أعراضك وتأتي عندما نتصل بك
    Sizin güçlü olmanız gerekiyor. Bütün o şeylere ihtiyacınız yok ki? Open Subtitles من المفترض ان تكونوا رجال اقوياء لستم بحاجه للادوات صح ؟
    Ders çalışmam gerekiyor aslında. Gelecek ay baro sınavına gireceğim. Open Subtitles من المفترض ان اكون ادرس ساقدم فحص الولايه هذا الشهر
    Bizim balayımız olması gereken zamanda oraya gittiğimde çok güzeldi. Open Subtitles عندما ذهبت هناك لماكان من المفترض ان يكون شهر العسل
    Tayin formları tabii. Onları bugün tabura göndermemiz gerek. Open Subtitles نماذج الاستعواض من المفترض ان تكون فى الفرقه النهارده
    Bu taco dürümlerinin sert veya yumuşak olması gerekmiyor mu? Open Subtitles هل من المفترض ان تكون قشرة التاكو صلبة ام لينة؟
    Senin kendini riske atman gerekirdi. Onun yerine Aaron attı. Open Subtitles كان من المفترض ان تقف أنت بجانبي بدلا من آرون
    Tamam, neyse. Bu çocuklar hafta sonu için misafirimiz. Teknik olarak yurtta kalmamız gerekiyordu ama oda arkadaşımız biraz... Open Subtitles حسنا مهما يكون هؤلاء الرجال ضيوفنا في عطلة نهايه الاسبوع حسنا , تكتيكيا , من المفترض ان نبقى بالمساكن
    Sabıkalı olmayan biriyle iletişime geçmem gerekiyordu ve tanıdığım tek kişi de sendin. Open Subtitles كان من المفترض ان اتواصل مع شخص غير مجرم وكنت الوحيدة التي اعرفها
    Aslında düğün olması gerekiyordu ama gelinin partisinde iki kız kavgaya tutuştu. Open Subtitles كان من المفترض ان يكون حفل زفاف لكن فتاتين من الحفل دخلوا
    Basit bir soygun olması gerekiyordu her şey onun yüzünden ters gitti. Open Subtitles كان من المفترض ان تكون عملية سرقة بسيطة, وفسد الأمر كله بسببه.
    - Yapacak bir şeyim kalmamıştı Toni. - Bana sahip çıkman gerekiyordu. Open Subtitles لا اعرف مالذي افعله غير ذلك كان من المفترض ان تهتمي في
    Ha birde annenle kurduğunuz tuzaktan sonra hislerini umursamam mı gerekiyordu? Open Subtitles اوه,وانا من المفترض ان اهتم بمشاعرك, بعد الذى فعلته انت ووالدتك؟
    her iki durumda da... şu anda burada olman gerekiyor. Open Subtitles يدل .. على انه من المفترض ان تكون هنا الان
    Burada olacaksanız, bazı hassasiyetleriniz olmalı, çünkü, teorik olarak burada olmamanız gerekiyor. Open Subtitles يجب ان تحسنوا التصرف لأنه ليس من المفترض ان يتواجد احداً هنا
    Senin de kadın vücuduna saygı göstermen gerekiyor, Müslüman çocuk. Open Subtitles وانت من المفترض ان تحترم جسد المراة، ايها الولد المسلم
    Tek bir kere bile bir şeyi olması gereken yere koysa gam yemem. Open Subtitles هاه؟ فقط عندما سيكون جيد إذا وضع شيء حيث من المفترض ان يكون
    Lola bak, biliyorum sen bir oyuncusun ve ortada belli bir miktarda etkileyici bulmam gereken gariplik var ama bu çok fazla. Open Subtitles لولا , اسمعيني , اعلم انك ممثلة هناك كمية معينة من الألاعيب من المفترض ان اجدها ساحرة , ولكن هذا كثير للغاية
    Dur bir dakika, orospu çocuğu. Bu külüstürü benim sürmem gerek! Open Subtitles انتظر يا ابن العاهرة من المفترض ان اقود هذا الشيء
    Bize yardımcı olabilmen gerekmiyor mu? Open Subtitles اليس من المفترض ان تكون هنا للمساعده.. ؟
    İlkinde veya ikincisinde yere düşmesi gerekirdi. Open Subtitles 'من المفترض ان تنخفض في الأول أو الثاني.
    Olabilir ama şarbon solumuş olması lazım ki o da imkansız. Open Subtitles كان من المفترض ان تكون التعرض للجمرة هذا امر غير مرجح
    - Haddini aştın ve beni beklemen gerektiğini çok iyi biliyorsun. Open Subtitles انت خارج الخط انت على حق كان من المفترض ان تنتظرنى
    Ben, artık hepimiz dostuz sanıyordum. Open Subtitles اعتقدت اننا جميعا من المفترض ان نكون اصدقاء الان
    Onu elimizden geldiğince çok hatayla ve mucizeyle doldurmamız gerekir. Open Subtitles من المفترض ان نملأها بكل خطأ و معجزة يمكننا تخيلها
    Şu sıralar başımın dönmesi lazımdı, hatırladın mı ? Open Subtitles من المفترض ان أكون المشوش الآن أتذكّرين ؟
    Ve o bizi koruması gerektiği kişilerle iş birliği yaptı. Open Subtitles ووضع يده مع الناس الذي من المفترض ان ينقذنا منهم
    Çeneni kapatmanı söylemiştim, ve sen-- Benim tarafımda olmalıydın. Open Subtitles قلت لك ان تخرس من المفترض ان تكون الي جانبي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus